Genel inanışa göre, Neron Roma’yı yakar. Yazdığı şiirin yangın ile ilgili mısrasının gerçekçi olması için Petronius’un sözüne itibar eden Neron, Roma’nın ortasında bir ateş yakar ve şehrin üçte ikisinin harabeye dönüşmesine neden olur. Ama hikayenin gerçeği biraz farklıdır.

BUGÜN : BECERİKSİZ EGOİSTLER

ABD ve İngiltere, dünyada en çok vaka ve can kaybı ile birinci ve üçüncü sırada yer alırken, buna karşılık açılmayı da en çok aceleye getiren iki ülke. Gerek Trump gerekse de Johnson ülkelerini hızlıca açmanın faturasını ise daha bugünden ödemeye başladılar.

Aslında cümle biraz yanlış oldu, faturayı onlar mı ödüyor yoksa ölenler mi? Trump ve Johnson’ın önlerindeki ilk seçimi büyük ihtimalle kaybedecek olması, ölenler ve aileleri için ne ifade edecek, nasıl bir teselli olacak ki?

Beş başkanının, 20 yıl devam ettirdiği, haksız Vietnam savaşında 58 bin kayıp veren ABD, Trump yönetiminde dört ayda 130 bin kayıp verdi. Aynı dönemde Trump Corona ile mücadele edeceğine, başta bilim insanları olmak üzere sırayla klasik medya, sosyal medya, demokratlar ve sonunda isyan eden kendi halkı ile mücadele etti. Trump’ın mücadele etmediği tek şey ise kendi kahredici egosu oldu.

Başarısız Corona mücadelesinden, kendisi de hasta olarak elde ettiği küçük bir sempati krıntısı ile, biraz daha az hasarla çıkma ihtimali olan Johnson ise, açılma sürecine de taşıdığı etkisiz yönetimi ile başladığı noktaya geri döndü. Bugünlerde ise, bu konuda hesap vermek için henüz çok erken olduğunu söyleyerek zaman kazanmaya çalışıyor.

Dünyanın geri kalanında ise, insanların umarsız tutumu, tüm diğer eksikleri göz ardı etmemize neden olacak şekilde dikkatimizi çekiyor. Ancak yaklaşan ve WHO’nun yüksek tonda uyardığı ikinci dalgaya karşı alınan önlemlerin yetersizliği ise düşündürücü.

DÜN : HER ZAMAN BAŞKA BİR SUÇLU VARDIR

Dünya tarihinin son beş bin yılı büyük ölçüde, ihtiraslı firavunların, imparatorların, kralların, çarların, padişah ve şahların bedellerini ödeyen halklar tarihidir desek yanlış olmaz. Son yüz yılda ise bunların yerini modern başkanlar ve liderler almıştır. İhtiraslı liderlerin ve başkanların bedelini ödeyen halklar. Onların demokrasi ve barış anlayışı ve hakimiyet çabalarının esaretinde, savaşlarda ve sokaklarda can veren milyonlarca insan.

Neron’un çok bilinen hikayesi, bir şiir mısrası veya lir çalmak için Roma’yı yaktığından bahsediyor. Ancak buna karşılık gerçek tarih, Neron’un Romayı yakmadığını aksine çıkan yangını söndürmek için fazlasıyla da çaba sarfettiğini söylüyor. Ancak Neron’un bunu yapmış olması onun amansız bir zalim olduğu gerçeğini ise değiştirmiyor.

Neron tüm çabasına rağmen, Roma’nın yanmasına pek de üzülmüyor aslında. Zaten kendi zevkine göre inşa etmeye çalıştığı Roma’nın 14 ilçesinden 10’unun yok oluşu Neron’un kendi ihtirasına göre bir Roma oluşturmasına da olanak sağlıyor.

Ancak, bu yangın ve yok oluşun faturasının kendisine kesileceğini farkeden Neron, bu felaketin sorumlularını da buluyor hemen. Roma’nın Hristiyanlardan dolayı yandığını iddia eden Neron, büyük bir zulme başlayarak, bu yeni dinin mensuplarını Roma sokaklarında katletmeye başlıyor.

Sonrasında olaylar Neron’un beklediği gibi gelişmiyor. Tahta çıkabilmek için annesine amcasını öldürten, sonra da kendi annesini öldüren Neron, önce askerleri sonra da bütün senatoyu karşısına alıyor. Senato tarafından halk düşmanı ilan edilen Neron, infazdan kurtulmak için eline aldığı hançeri boğazına saplayarak intihar ediyor.

YARIN : ARTIK BEDELİ SORUMLUSU ÖDESİN

Bu hikayeden bugünün liderlerine bir ders çıkar mı bilinmez. Ancak tüm tiranların gerçek hançeri, tarihte nasıl anıldıklarıdır. Tarihe bakarak son yüz yılın ve bugüne bakarak gelecek yüz yılın tiranlarını görmek için alim olmaya gerek yok sanırım.

Dünyada bugüne dek Yeni Zelanda Sağlık Bakanı dışında Corona yönetimindeki beceriksizliğinden dolayı istifa eden bir lider çıkmadı. Arada kaçırdıysam okurlardan özür dilerim. Genel olarak tüm liderler ölümlerden Corona’yı (!) sorumlu tutmak eğiliminde. Tüm ülkelerde Corona bir doğal afet gibi sunuluyor. Yani bu ölümlerde, beceriksiz yöneticilerin, nefesi çoktan kesilmiş yetersiz sağlık sistemlerinin, açgözlü ve ihtiraslı şirketlerin, sahte bilim insanlarının hiç suçu yok.

Buna karşılık pandeminin yaşandığı yılbaşından beri, bu kifayetsiz küresel liderler topluluğu, sağlığa 2800 milyar dolar para harcarken, 800 milyar dolar da askeri harcamalara para harcamaktan geri durmuyorlar. Kiminle savaşacaklar acaba? Herhalde kapımızdaki iklim sorununa da dronlar ve tüfekler ile saldırmayı düşünüyorlar.

Ben yine de ümitvarım. Her ülkede halkların bu pandemik suçun cezasını ilk seçimlerinde beceriksiz liderlerine ödeteceklerine inanıyorum, inanmak istiyorum. Tabi o günlere kadar bu bedeli ödetecek halimiz kalırsa.