“Orda bir köy var uzakta o köy bizim köyümüzdür”. Karaağaç denince hep aklıma bu şarkı gelir. Tarihle yada Edirne ile fazla yakınlığı olmayanların pek bilmediği bir semt aslında. Lozan Anlaşmasıyla topraklarımıza katılmıştır. Lozan Anlaşması zaferimizin bir nişanı olarak Yunanistandan savaş tazminatı olarak almışız. Edirne merkeze 10 km Yunanistan sınırına ise 4 km uzaklıktadır.

Eğer yolunuz bir gün Edirne’ye düşerse, mutlaka Karaağaç'a uğrayın benim için soğuk bir gazoz için birbirinden güzel cıvıl cıvıl kafelerinden birinde çünkü orda unutulmayacak anılarım var benim. Karaağaç ile tanışmam 80’li yılların sonuna dayanır o zamanlar tarihini bilmezdim daha doğrusu ilgilenmezdim. Yıllar geçip olgunlaşınca mı ne, tarih, kültür ve eski bina delisi oldum bilmiyorum.

Edirne’den yola çıktığınızda karşınıza 1600 lü yıllarda inşaedilmiş Tunca köprüsü çıkıyor ve biraz ilerisinde Meriç Köprüsü sizi selamlıyor bütün geçmisiyle. Tunca köprüsü geçen hafta bakımdaydı. Meriç nehri uzerinde bulunan tarihi taş köprünün tam ortasında sultanların dinlenmesi ve manzara seyretmesi için ayrı bir bölüm bile yapılmış. Sizde benim gibi fotoğraf çekme bağımlısıysanız bir kaç dakika durup kuyruğa girin kendinizi Sultan gibi hissedin. Köprünün etrafındaki kafelerde oturupbirseyler atıştırabilirsiniz. Yıllar sonra Lalezar gazinosunu görmek beni çok şaşırttı artık Meriç'in Simgesi olmuş durumda.Nehrin etrafında yer alan mekanlardan birinde serpme kahvaltı ile güne başlayabilirsiniz. Nehrin bitimindeki sarıya boyanmış“Protokol" binasınının bahçesi belediyeye aitmiş. Nehirin eşsizmanzarası karşısında bol köpüklü bir kahve ne güzel gider. (Ben asker kökenli olduğum icin askeri gazinoda biraz vakit harcayıpgün batımının fotolarını çektim. Nehrin karşı tarafında öğretmenlere ait tesislerde var.) Protokol Evi'nin sağındaki Arnavut taşı döşeli yol bizi Karaağaç’a ordan da Pazarkule sınır kapısına ulaştırıyor. Karaağaç, Lozan anıtı ve müzesi, yeşillik mesire yerleri, kendine has mimarisi, tarihi tren garı, Trakya Üniversitesinin öğrencilerinin  vakit geçirdiği bir birinden renkli kafeleri ile çok ilgi cekici bir semt.

Karaağaç’ın birde simgesi var 17.45 metre uzunluğu ile beton çember, birliği, genç kız figürü; estetik, zerafet ve hukuku, kızınelindeki güvercin barış ve demokrasiyi, diğer elindeki belge de Lozan Anlaşmasını sembolize eder.

Edirne deyince aklınıza sadece camileri, hamamları,kervansarayları, köftesi, ciğeri gelmesin. Karaağaçsız bir gezi Edirne gezisi düşünülemez.

Haftaya görüşmek üzere