Elin Anayasa mahkemesi yosuzlukla suçlananları görevden alıyor. Kırsal kesimin oylarını almak için devleti zarara sokmuşlar. Suçları bu.

Peki bizim bir bakanın kolundaki 700 bin liralık saat nereden geldi? Nasıl alındı? Yani bu kolundaki saatin değeri bizim köylerdeki evlerin en azından 50 -60 tane ev demek. Yani adam bu kadar evi kolunda taşıyor. Yani gözümüz yok. Gerçekten kazandıysa, helalindan kazanarak edindiyse genede helal olsun. Ama anlattıkları gibi doğru değilse helal etmiyorum. Şimdi o şunu  dedi. Bu bunu dedi gibi laflarla kalabalık etmeyeceğim. Ama ortada bir gerçek var. Bakanlar hakkındaki iddiameler gizleniyor. Acaba neden. Sıradan bir adamın böyle bir olay karşısında nasıl suçlanacağını hatta ayyuka çıkartılacağını bilmiyormuyuz?Ama adamlar çıkmışlar kürsüye ona buna saldırıyorlar. Kendilerini aklamaya çalışıyorlar. Ben hacca gittim. Şöyle dini bütünüm. Böyle doğruyum diye kendilerini bile kandırmaya çalışıyorlar.

Kardeşim bunun dinle ne ilgisi var?

Ama görünen o ki bunların bu konularında bir gariplik, bir karanlık işleri olduğunu  beşikteki çocuklar bile anlarda bizim büyükler üzerini örtme, kapatma çabasındalar.

Peki siz kapatsanız Allah bilmiyor mu?

Oraya nasıl hesap vereceksiniz?

Bence elin memleketlerinde olduğu gibi üzerinde şaibe olan, iftira bile, yalan bile olsa gidip bağımsız mahkemelerde yargılanıp aklanmaları ve öyle vatandaşın önüne çıkmaları gerekir. Ama bakıyorum hiç öyle bir durum , çaba yok.

Varsada yoksada ben dürüstüm.

Ben böyle bişey yapacak adam değilim diyorlarda başka birşey demiyorlar.

Yani söylediklerinden bu şaibeleri temizlediklerine inanamıyoruz. inandırıcı olamıyorlar.

Bu günlerde bir tartışmadır gidiyor. Cumhurbaşkanımız kim olmalı?

Bunu bilmeyecek ne var.

Bu koşullarda tabiki Basbakan Cumhurbaşkanı olacak.

Ama bunu insanları beynine iyice yerleştirilmesi için çabalar devam ediyor.

Bunu insanların gözüne sok soka illa bu olmalı diye direterek hatta iyice perçinlemek için ne gerekiyorsa yapıyorlar.

Yani her konuda olduğu gibi bunuda kabul ettirmek için ne gerekiyorsa yapılacak ve dedikleri olacak. Bence partileri bir kaç aday çıkarmalı. Adayları partililer kendileri karar verer vererek seçmeli? Doğrusu bu değil mi sizce?

 

ORMANDA BÜYÜK PANİK..

Kaplumbağanın telaşla kaçtığını gören ayı, ona neden kaçtığını sorar. Kaplumbağa: Vergiciler ormana gelmiş.Bende bir araba,hanımda bir araba, çocuklarda birer araba .. Canımızı çıkarırlar valla.Bunu duyan ayı korku ile kaçmaya başlamış.Onu gören maymun , neden kaçtığını sormuş. Ay:Nasıl kaçmam; Bende bir kürk, hanımda bir kürk,çocukta bir kürk...Bu vergiciler mutlaka bir açık bulurlar.. Bunu duyan maymunda kaçmaya başlar.Onu gören tavşan" yahu sen niye kaçıyorsun?Senin kıçın açıkta, hanımın kıçı açıkta, oğlanın kıçı açıkta... Sana ne yapacaklar?Maymun kaçmaya devam ederken ama der.Doğru söylüyorsunda kardeş..Kıçımızı açıkgörünce ne yapacakları belli olmaz."..