Bir bütünün parçaları eksik olmaya başladı mı artık o kişide tam olarak yaşamakta güçlükler oluşmaya başlamıştır. Bu toplumlarda da böyledir. Bizde eksik olanda bir bütünün parçası olduğumuzu unutmamızdır. O zaman işte ayrışmalar, kavgalar başlar. Günümüzde insanlarımızın sakinleşmeye ihtiyaçları var.

Hepimiz bu bir bütünün parçalarını oluşturuyoruz.

Bu gün bilim insanlarına kulak verdiğimizde canlı cansız herşeyin enerjiden ibarat olduğunu söylediklerine tanık oluyoruz.

Örneğin fakir ülkelerdeki insanlar, çocuklar açlıktan ölürken zengin ülkelerin huzur içinde yaşamaları mümkün olur mu?

Hele akşamları televizyon izlerken bir annenin çocuğuma ekmek alamadım dediğini duyduğumuzda vijdanımızın ne hale geldiğini düşünelim. Onun için bir bütünün parçaları olarak birlikte hareket etmenin bütünlüğümüzü korumamıdaki önemimini hiç bir zaman unutmayalım.

Bu dünyada adece bizler yaşamıyoruz.

O açlıktan ölen hayvanları, ilaçlarla zehirleyerek ölümlerineneden olduğumuz canlılarıda düşünelim.

Yaşadığımız ortamda çevremizde ne varsa hepsi bütünümüzün birer parçalarıdır.

Ağaçlar, kuşlar, taşlar, böcekler, sular hele yaşama kaynağı olan sularımızı hoyratca kullandığımız için hem kendimize hemde çevremize verdiğimiz zararlarla ne yaptığımızın frkında olmadan kenimizi ve çevremizi yaralayarak geleceğimizi, sağlığımız yani bütünün parçalrını birbir yok ediyoruz.

Sonra sağlığımız bozuluyor.

Her an patlamaya hazır bombalar gibi sinirden yakınlarımızı ve çevremizi kırıp geçiriyoruz.

Ormanlarımız yok oluyor.

Üç kuruş kazanacağı diyerek o koca ulu dağların yapısını bozarak yaralanmış ta imdat isteyen birileri gibi feryadınını bile duymaz olduk.

Ülkemizde en nadir denizlerinden biri olan marmara denizini, o güzelim adına şarkılar yakılan boğazımızı ne hale getirdik.

Artık işişten geçtikten sora farkına vararak vay sen yaptın.

Yok sen sebep oldun diye gene birbirimize yükleniyoruz.

Hepimizin içini açan o şırıl şırıl akan temiz, berrak derelerimizden su içerek elimizi yüzümüzü yıkayarak nefes aldığımız günleri hatırlıyorumda içim sızlıyor.

Şimdi o derelerin kuruduğu gibi içlerinde nekadar insan artıkları varsa hepsiyle tıka basa dolmuş durumda.

Hepimiz Allahın yarattığı ölümlü varlıklarız.

Bizim yapmamız gereken yeniden yenileri kurgulayarak modern insanlar olduğumuzu kanıtlamamız gerekiyor.

Başka türlü doğayla, çevemizle barışabilir miyiz?

Bir bütünün parçası olduğumuzu unutmadan parçlarımızı bozup dağıtmk yerine parçalarımızı birleştirerek bütünlüğümüzü tekrar sağlamamız gerekiyor.

Haydi hep birlikte. Hepinize sağlık ve huzurlar dilerim