Bizi takip eden okurlarımız anımsayacaklardır. Geçenlerde covid-19 ile ilgili yazdığımız bir yazıda bazı uzmanların görüşlerine yer vermiştik.

Genel kanı şu:

“ Covid-19 ilkbaharda azalır, yaz aylarında sona erer.”

Covid’in hızla yayılan varyantı omicronun da artık tehlikeli olamayacağı konusu ortaya atılmıştı.

Ancak, bu görüşlerin karşısında olanlar da var.

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Reşat Sipahi, Kovid-19'un kısa sürede yok olacağına dair yanlış bir algı oluştuğunu belirterek "Omicron, evrimsel anlamda kısa sürede yok olmayacak" dedi.

Türkiye'de Kovid-19 vaka sayılarının artışıyla birlikte toplumsal bağışıklık gelişeceğine ve koronavirüsün kısa sürede yok olacağına dair yanlış bir algı oluştuğunu söyleyen Prof. Sipahi, Omicron'un evrimsel anlamda kısa sürede yok olmayacağını söyledi.

Omicron daha az öldürse de öldürmeyi sürdürdüğünü vurgulayan Prof. Dr. Sipahi’nin görüşlerini yansıtıyoruz:

"Vaka sayıları arttığı için toplum bağışıklığın gelişeceğini ve virüsün 2- 3 ay içinde biteceğini söyleyen kişiler oluyor. Omicron, evrimsel anlamda kısa vadede yok olacak gibi durmuyor. Bu günler hassas, aşısız, eksik aşılı vatandaşların için riskli günler. Bu kişilerin daha fazla dikkat göstermesi gerekiyor. Omicron, daha az öldürüyor ancak öldürmeye devam ediyor. Daha çok enfekte etmesi de toplumdaki vaka sayısının artmasına neden oluyor. Omicron'a bağlı oluşan alt varyantları da değerlendiren Prof. Sipahi, "Hangi varyant, dünyada yoğunlaşırsa yeni varyantlar çıkıyor. Omicron'dan kaynaklı BA1 ve BA2 varyantları ortaya çıktı. Şu ana kadar göründüğü kadarıyla bu varyantlar daha fazla öldürmüyor ancak daha az öldürdüğüne dair de net bir veri yok. Ölüm datası için biraz daha zamana ihtiyaç var. Yayılımı Omicron gibi. Bence adının ne olduğundan bağımsız bütün varyantlar için maske, mesafe ve aşı çok önemli. En önemlisi de bütün dünyanın ortak bir güçle hareket etmesi gerekiyor. Hem servislerde hem de yoğun bakım ünitelerindeki doluluğun devam ettiğini belirten Sipahi, "Hem servislerde hem de yoğun bakımlarda yüzde 90'ın üzerinde doluluk devam ediyor. Bir ay öncesiyle karşılaştırdığımızda, tanı koyduğumuz hasta sayısı hastanemizde yaklaşık 5 kat artmış durumda. Öğrencilerin yarıyıl tatiline girmesiyle birlikte havanın da soğuk olmasının etkisiyle kapalı alışveriş merkezlerindeki hareketlilik arttı. Nüfusumuz açısından günlük 70 bin civarındaki rakamlara devam edecek olursa, kısa sürede bu virüsten kurtulmamız mümkün gözükmüyor. Bir varyant gelecek ve bütün dertleri çözecek gibi bir algı var. Elimizde daha hızlı bulaşan ve nispeten daha az öldüren bir varyant var ancak bunun Kovid-19'un tamamen yok olmasını sağlayacağını herhangi bir garantisi yok.”

Özetleyelim:

Görüldüğü gibi tehlike halen geçmiş değil. Gelecekte de bizi neler bekliyor bunu şimdiden tahmin edemiyoruz.

Belki de önümüzdeki ilkbahar ve yaz aylarında bu tehlike daha da artacaktır. Her şeyi olmuş bitmiş gibi görmememleyiz.

Konu ile ilgili Dünya Sağlık Örgütü’nden gelen uyarıyı da dikkate almak durumundayız.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) yöneticisi Tedros Ghebreyesus, koronavirüsün Omicron varyantının daha hızlı yayıldığını ve Delta varyantına göre daha hafif semptomlar gösterdiğini belirtti. Ghebreyesus, "Buna rağmen semptomlar hafif olarak kategorize edilmemeli" dedi.

WHO klinik yöneticilerinden Janet Diaz da, ilk aşamada yapılan çalışmalara göre Omicron varyantının hastaneye yatışlarda, şu an dünyadaki baskın varyant olan Delta'ya göre daha az artışa sebep olduğunun görüldüğünü, hem genç hem de yaşlılarda daha hafif semptomlara yol açtığının anlaşıldığını söyledi.

WHO'nun Cenevre'deki genel merkezinde Diaz ile birlikte basın toplantısı düzenleyen Ghebreyesus, ilk çalışmaların varyantın ilk aşamada görüldüğü Güney Afrika ve İngiltere'de yapıldığını söyledi:

"Omicron'un Delta'ya göre daha hafif semptomlara yol açtığı görülse de, 'hafif' kategorisinde değerlendirilmemeli. Çünkü Omicron da insanların hastaneye yatmasına ve ölümlere yol açıyor."