THK adı üstünde Türk Hava Kurumu. Yani hava kuvvetlerimizin güçlendirilmesi için Atatürk tarafından kurulan bu kurumunun şimdi elinden kurban derisi toplama yatkisi alınıyor. Kimlere veriliyor?Yıllardır bu konuda THK'ile itişip kakışan tarikatlar istediklerini alıyorlar. Yani milli bir kurummuş yok şuymuş buymuş önemli değil önemli olan insanları domuz bağı ile bağlayarak kesen, cihat yapıyoruz diye kendi dininden olan din kardeşlerinin kafasını keserek kanlarını içen, ciğerlerini yiyen bu insanlarda çeşitli tarikatlerden. Sen anca vatan millet de bayrak de. Birlik beraberlikten söz et. Bunları dinleyen kaldı mı ki? Bunları yazsan söylesen seni dinleyen olmadığı gibi düşmanlık besleyenler her gün çoğalıyor.
Tıklım tıklım dolu bir yolcu otobüsü. Son sürat yolda gitmekte. Ön sırada oturan yaşlı kadın şoföre: ' "oğlum biraz yavaş git'"der. Şoför "Abla sen fordu bilirmisin" diye sorar. Kadın "oğlum şakayı bırak. Yavaş git hepimizi öldüreceksin "der. Şöfor pişkin pişkin, "Abla sen fordu bilir misin sorusunu tekrarlar. Bu karşılıklı diyolog bir kaç kez tekrarlanır. O sırada yolculardan birisi "Ben bilirim ne olacak? Şöför derin bir hefes alı ve "Bunun freni nerede söylermisin?"der. Bu öyküdeki frenin yerini bilmeyen şoför gibi ülkemizdede sanki frenin yerini bilmeyenler tarafından yönetiliyor gibi ha bire gaza basılıyor.
Milli Eğitimimiz millilik vasfını yitirdi. Aileler çocuklarını imam hatiplere yazdırılmaya zorlandıklarını söylüyorlar. Birde aman benden duymuş olmayın. Başımıza bir şey gelmesin diye tembih ediyorlar. Öğretmenlerin bile ayrıştırıldığı, aralarına nifak tohumları ekildiği bir ülke haline gelindiğini herkes biliyor, söylüyor.
Peki spor ne durumda? Orada da ayrımcılık yapılıyor Geçenlerde iki güzide kulübümüzün arasında yapılan maçın son dakikalarında olanları herkes gibi hayretle izlemedik mi? Bunları yapanlar tarafında atilan 'tweet'lerden kimler olduklarını gördük te inanmadık. Bunların yerine daha düşünmemiz gerekli olanlar var. Ayağında ayakkabısı olmadığı için terlik giyen. O terliğe benzeyen ne olduğu belirsiz ayakkabıyla okula gelen çocuklarımız var hala. Çantaları olmayan, bir kalemi iki kardeş paylaşan çocuklarımız var hala. Serbest kıyafet dediler. Kırsal alanlarda daha önlüğü bile bulamayan çocuklarımız var. Sabah evden aç karnına okula giden çocuklarımızı karınılarıni doyuralım. Kendi çıkarlarımız uğruna geleceğimizi karartmayalım.