Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hedefinde yeni bir seçimin olduğu biliniyor. Şimdi, AK Parti ile CHP’nin koalisyon hükümetinde anlaşamadıkları takdirde Meclis’in yeni bir seçim kararı için toplanacağı ve karar alacağı söyleniyor. Görebildiğimiz kadarı işle Başkent’te bunun hazırlıkları yapılıyor.

Geriye döndüğümüzde Başbakan Davutoğlu’nun partisinin teşkilatlarına günler önce gönderdiği “Yeni bir seçime hazır olun, hazırlıklara da başlayın” talimatının boşuna söylenmemiş olduğunu da görmekteyiz. 

Her ne kadar Davutoğlu “Erken seçim telaffuz etmek ve seçime gitmek ülkeye yapılacak kötülüktür” diyorsa da Cumhurbaşkanı’nın etkisinden kurtulamadığı da görülüyor. 

Cumhurbaşkanı Danışmanlarından hukukçu Burhan Kuzu geçenlerde bir açıklamada bulundu. Kuzu “Fiili ve hukuki bir zorluk varsa erken seçim kararı komisyonda görüşülmeden genel kurul kararı olarak alınabilir” diyor.

Bunun anlamı şudur:

Seçim yolu göründü, hazır olun.

“Komisyon oluşmadığı için seçim kararı görüşülemez” tezi de bu şekilde rafa kaldırılmış olacak. “Oldu da bitti maşallah” ile muhtemelen Kasım ayında sandık başına gidilecek. Meclis genel kurulunda AK Parti ve zaten seçim isteyen MHP’nin oyları yeni bir seçim kararı için yeterli oluyor.

Peki, yeni bir seçimde AK Parti tek başına iktidar olabilir mi? 

Bunu günlerdir tartışıyoruz. Yapılan kamuoyu araştırmaları AK Parti’nin birkaç puanlık artışla tek başına iktidar olabileceğini gösteriyor. Bazı araştırmalarda da bu iş bıçak sırtında görünüyor. “Olabilir de olmayabilir de “deniliyor. Aslına bakılacak olursa büyük risk taşıyan bir seçim olacak.

Siyasi analistlerin bu konudaki ortak görüşlerinin özetini sizlerle paylaşalım:

“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kafasında AK Parti’nin tek başına iktidar olması yatıyor. Bu riski göze alacak. Yeni bir seçimde partisinin alacağı oyu bugün aldığından daha yüksek görüyor. Kaybedeceği bir şey yok. Partisi tek başına iktidar olursa daha rahat hareket edecek. Başkanlık sistemi artık gündemden düştüğü için hedefini başka yönlere çevirecek. Yine meydanlara çıkacak ve AK Parti için oy isteyecek. HDP’yi aşağılara çekebilir. Ancak HDP’nin kemikleşmiş Kürt oyları vardır ve bu oylar da bu partiyi yeniden Meclis’e sokabilir. Kaldı ki, barajın düşürülmesi de gündemde bulunuyor. MHP’den milliyetçi oylara da gözünü diken Cumhurbaşkanı’nın bu kesimden de oy alabileceği düşünülüyor. Erdoğan’ın kafasında yeni seçimde yüzde 42-45’lik bir oy alabilme hesapları var. AK Parti’nin tek başına iktidar olmasından sonra yeniden “açılım” kartının açılması da söz konusu. Bütün bu hesaplar tutar mı, ya da yeni bir seçimde AK Parti 7 Haziran seçimlerinde elde ettiği oyu bile alamaz mı bunu ilerleyen zaman içinde göreceğiz. Kasım’a kadar bu köprülerin altından daha çok sular akacaktır.”

Şimdi ortaya yeniden sandık konulduğunda muhalefetin yapacağı çalışmaların daha önem kazanacağını söylemeliyiz.

Öncelikle 7 Haziran seçim sonuçlarını kimin ya da hangi partilerin iyi okuyamadığı ortaya konulmalı. Çünkü milletin sandıkta verdiği mesajların okunmaması belki de seçmende daha da tepki yaratacaktır. Bunun nedenlerinin çok iyi anlatılması gerekiyor. Gerekirse kapı kapı dolaşılacak, AK Parti’nin, Cumhurbaşkanı’nın yeni bir seçimi neden çok istediği anlatılmalıdır.

Ülkeyi yeniden seçim ortamına getirmek isteyenlerin asıl niyetleri, ne yapmak istedikleri seçmence iyi bilinmelidir. Bugün AK Parti ile diğer partiler hangi noktalarda bir araya gelemiyor, bunlar neler, eğer bir koalisyonda anlaşma sağlanamıyorsa bütün bunların seçmene anlatılması gerekiyor. Milletin verdiği koalisyon ortaklığından kimler kaçıyor, kimler sorumluluk almıyor, bütün bunlar meydanlarda, evlerde ikna edilerek anlatılabilirse seçmen hiç kuşkusuz yeni bir dersi de önüne konulacak sandıkta vermesini bilecektir.

Bazı kamuoyu araştırma gruplarının yaptığı anketlerde seçmenlerin yüzde 66’sının ülkeyi yeniden seçim ortamına ne amaçla getirilmek istenildiğini bildiklerinin ortaya çıkması da önemlidir.

Kaldı ki, yeni bir seçimin maliyetinin de küçümsenmeyecek rakamlara ulaştığı biliniyor. Daha önce konu ile ilgili açıklamalarda bulunanlar, seçim maliyetinin yüksekliğinden söz etmişler ve bunun ülke ekonominse yük getireceğinin altını çizmişlerdi.

Muhalefet iyi çalışır, iyi hazırlık yapıp, seçmenleri ikna edecek duruma gelebilirse seçim sonuçlarını da etkileyebilir. 

Kamuoyu araştırma gruplarınca yapılan değerlendirmelerde de “Seçmen oynanan oyunların farkında” açıklamalarının da seçmenin yeniden seçime neden gitmek durumunda kaldığını bilmiş olması da önemsenmelidir. Özetle sandığa yeniden gidecek olanlar “Bizi kandıramazsınız” mesajı ile belki de AK Parti’ye hiç beklenmeyen bir tokadı indirebilir.

Biz, bütün bu değerlendirmeler eşiğinde yeni bir seçimin AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan için “çantada keklik” olmadığını bir kez daha anımsatmak istiyoruz.