Herkese Merhabalar
Aslına bakarsanız konunun dere, tepe, yayla, bayır, şelale ile falan alakası yok. Çünkü bu seyahate anne ve babamla çıktım. Ayrıca sonbahar mevsimi olup devamlı yağmura yakalanmış olmamız hareketlerimizi büyük ölçüde kısıtladı. Bir de aslında biz Antalya diye yola çıktık yolda kaza vardı babam yanlışlıkla Samsun kavşağına girince 2 yıl önce yarım kalan Karadeniz gezimizi bitirelim dedik. İlk durağımız Ordu oldu.
Ordu, yaylası, denizi, kültürü mutfağı, ayrıca coğrafyasının doğa sporlarına elverişliliği ile her çeşit turizme hitap eden, yeşil ve mavinin buluştuğu tipik bir Karadeniz şehri. Hafif çiseleyen yağmur, şehrin sokaklarını ıslatırken bizi kalbi sımsıcak, gülümseyen insanlar karşıladı.
Ordu'nun Dereleri merkezdeki 5 yıldızlı otelleri aratmayan öğretmenevinde kaldık. Bütün odalar deniz manzaralı kahvaltı salonu terasta ve Karadeniz ayaklar altında. Gece ışıklandırılan teleferikler Özge Ulusoy'un podyumlardaki edasını aratmayacak şekilde süzüle süzüle geçiyor kafamızın üzerinden..
Boztepe'ye hem kara yoluyla taksiyle çıktım hemde teleferikle. İkisinin de kendine ait özel bir güzelliği var. Taksici bizi yukarı çıkartırken bir yandan da şehri tanıttı. Dönüşe daracık dönemeçli patikalardan geçerek tarih kokan mahalleleri selamladık...Gecenin karanlığında teleferikle 2.3 km uzunluğunda ki yolu 6 dk 35 saniyede aşıp şıkır şıkır yanan şehri tepeden seyrederek ince belli bardaklarda Karadeniz in dünyaca ünlü meşhur çayını yudumladık.
Ordu Türkiye Dünya fındık üretiminin yüzde 75 ihracatının yüzde 70 ini elinde bulunduruyor. Almanya İtalya Fransa bizden Fındık ithal edenlerin başında geliyor. (Google söyledi) Bu yıl fındık toplayıcıları çoğunlukla Gürcülermiş gibi bilgilerin yanında taksi şoföründen aldığımız habere göre Orduya gelin gelecek olanların çapa yapmayı bilmesi gerekiyormuş. Yani Orduya gelin gitmek kolay değil kızlar aklınızda bulunsun.
ŇELER YESEK...
Ordu'da, kara lahananın ismi Pancar. Pancar çorbası siparişi verip kara lahana gelirse hiç şaşırmayın. Kara lahana bir çok şekilde değerlendiriliyor, sarması da ayrı bir şahane . Mısırın taş değirmende dövülerek yapılan ekmeklerinin lezzeti bambaşka. Bol tereyağlı kıymalı pidenin lezzetide şaşırtıcı. Kaşar peyniri ve yöreye has ezme sucukla yapılan Ordu tostu yenmeden dönülemez. Sahildeki restoranların birinde balık yemelisiniz bize Hamsi vermediler çünkü mevsimi değilmiş olanlar Marmara'nın mazotlu hamsileriymiş. Fındıklı burma tatlısı yemede yanında yat. Yok böyle bir tat. Liste saymakla bitmez ama biz sadece iki gün kaldığımız için bunları ancak deneyebildik.
Meydanda tahta barakalarda hediyelik eşya satanlar var. Hem yardım amaçlı hemde arkadaşlarımızı sevindirmek için magnet ya da daha değişik küçük hediyeler alabilirsiniz.
Not: Ordu gezdiğim en güzel Karadeniz şehri en kısa zamanda etraftaki ilçeleri ve yaylalarını da keşfetmek için geri dönmeyi planlıyorum. Kim bilir yamaç paraşütü bile yapabilirim belki.
Haftaya görüşmek üzere
