Osmanlı İmparatoru Yavuz Sultan Selim’e kızalım mı şimdi. Sen git Mısır’ı al, dönüşte İskenderiye ve Antakya Patrikhanelerini, İstanbul'daki Rum Patrikhanesi'yle birleştir.  Sonrada İstanbul’da ki Patrikaneyi, 'Ekümenik'  diye tüm dünyaya duyur.  Sene 1517. Ekümenik, evrensel veya cihan patriği anlamına geliyor.
Ekümenik Patrik Bartholomew, ‘Dünya Ortodoksları’nı temsil ediyor. Yavuz Sultan Selim’in Ortodokslara kazandırdığı ünvanı Lozan Anlaşması’nda kaldırıldı. Osmanlı sonrası kurulan Türk Cumhuriyeti, 'Ekümenik' kavramını yani sözde evrensel patriği tanımaz. Sadece onursal olarak,  Rum Ortodoks Patrikhanesi (Fener Rum Patrikhanesi) tanımlanır.
Türkiye’de, Trabzon’da Sümela Manastırı’nda ilk defa ayine izin verildi.
Türkiye Başbakanı  diyor ki “Ne oldu, yılda bir kez izin verdik birşey mi oldu ? Hiçbir şey olmadı. Türkiye kazandı. Şimdi Yunanistan’da cami inşaatı ne oldu diye soracağız”
Yunanistan’da cami yaptırınca her şey çözüme kavuşuyor mu ? Hayır tabiiki… Daha kötü oluyor.
Sen 'Ekümenik' kavramını tanır adamlara değer verirsen ki Sümela ayinleri ile başladın. Yarın başka taleplerde gelecek. Trabzon’da ki Pontus Rum devleti veya imparatorluğu kurma çalışmaları ayinlerle başlar.
Yani güzelim Türk Cumhuriyeti’nin ileriyi görerek oluşturduğu bütün kurallar yıkılsında başka bir şey istemüzük…!
Öyle mi !
Aynen öyle…
Zaten başımıza ne geldiyse bu ileriyi göremeyen yöneticiler yüzünden gelmedi mi ?
Ekümenik’lik ne demek yöneticiler biliyor mu ? Bal gibi biliyorlar…
O zaman.
İşin içinde iş var öyle değil mi ?
Aslında yok. Herşey çok açık. Yolsuzluklar, kanunsuzluklar açık açık yapılıyor. Hemde adamın gözünün içine baka baka…
Bartholomew, ayinde sizce neler demişti;
A) Yaşasın Türk Cumhuriyeti
B) Yaşasın Patrikane, yaşasın Rumlar,
C) Yaşasın Rum İmparatorluğu ( Türkiye toprakları)
D) Yaşasın Ekümeniklik, Yaşasın Türkiye’de Ortodoks bir Hristiyan devleti 
Sözde Ermeni Soykırımını derken İstanbul’da,Vatikan tarzı bir devletçiğimiz olmasın mı şimdi yani ?