Doğru yanlış demeden birilerini söylediklerini hatta tek bir kişinin direktiflerini yerine getirmek için canla başla çalısanları izleyip görüyorsunuzdur herhalde. Kendi işlerimizin, sorunlarımızı üstesinden gelemezken başkalarının işine karışıyoruz. Bize ne kardeşim Suriye'den? Başka bir ülkenin içişlerine karışma, onlara kendi isteklerimizi yaptırma da nereden çıktı?
Bizim düsdurumuz; "Yurtta sulh, cihanda sulh" değil miydi? Bir ülkenin diğer bir ülkenin iç işlerine karışmak savaş nedeni değil mi?
Biz savaşmak istemiyoruz.
Hani analar ağlamasındı?
Şimdi analar ağlamıyor mu?
Nedir bu başımıza gelenler? Bunlara bir dur diyecek yok mu? Birisi kuyuya bir taş atıyor bütun insanalar o taşı çıkarmak için uğraşıyor. O Reyhanlı'daki patlamalarda yitirdiğimiz canların, akan kanların,heba edilen milli servetin hesabını kim, kimler verecek? Hemen gene belli odaklar iş başında. İstediklerinin üstüne yıkmaya, kendilerini haklı çıkarmak için her yerde olur olmaz yazıp söylemeye, bin dereden su getirmeye devem ediyorlar.
Bu dünyanın öbür tarafıda var. Orada ne yapacağımızı, nasıl hesap vereceğımizi hiç düşünmüyor musunuz. Ağzınız açıldı mı Allah peygamber dersiniz. Ama olanlara bir bakınız allahaşkına. Artık küçük büyük, çocuk, kadın erkek fark etmiyor. Kim kime kızıyorsa. Kim kimi gözüne kestiriyorsa hemen zarar veriyor. Hatta canına kast ediyor. Bu ülkede kimsenin can güvenliği var mı allahaşkına? Tüm özgurlüklerimiz birer birer elimizden alınıyor. Konuşma özgürlüğü yok. Can mal özgürlüğü de yok. Seyahat özgürlüğüde yok.Neyi okuyup yazacağımıza birileri karar veriyor.
Medyada Tv'de ne izleyeceğımize de karışılıyor. İnsanların yedikleri, içtiklerine bile yasak getirilmedi mi? Biz bunları kendimiz istemedik. Birçoğumuz belki biraz daha rahat ederiz. Yoksulluğumuz azalır. İş aş sahibi oluruz dedik. Çocuklarımızı daha güzel eğitim alması için belki birşeyler yapılır dedik. Ne eğitim kaldı ne öğretim. Kimin ne yaptığı, neyapacağı belli değil.
Günü kurtaracağızda ne olacak?
Çocuklarımız, torunlarımız, onların çocukları ne yapacak? Bu ülkede bir lira için insan öldürülüp birde yakılıyor.Diger kapkaç olaylarını ve hırsızlıkları, soygunları saymıyorum. Biz insanlarımızın, halkımızın ne giyip ne yiyip içeceğine değil önemli sorunlarımıza çareler üretmeli ve hemen uygulamalıyız. Karamsarlık, çaresizlik insanlarımızı halkımızı kötü yollara itiyor. Bunlara çareler bulunmalı.