İlk kişisel sergisi ile 2015 yılında dikkat çeken ve eleştirmenler tarafından çok beğenilen Londra’lı sokak sanatçısı Ant Carver, geçtiğimiz hafta ikinci kişisel  sergisini açtı. 

Her ne kadar açılış gecesini işlerim nedeniyle kaçırsam da bir sonraki gün hem sergiyi izleme hem de Ant’ı görme fırsatı yakaladım.

Hazır onu yakalamışken de sorularımı birbiri ardına sıraladım!

Neden portre çalıştığını,sokak da uzun süre çalışıp çalışmayacağını önümüzde ki yılın planlarını ...

Henüz 27 yaşında Ant.

Doğup büyüğüdüğü Londrayı, özellikle yaşadığı Bethnal Green’i kendine has tarzıyla yaptığı portrelerle donatan bir sanatçı.

Atölyesi de Bethnal Green’de.

Siyah beyaz çalıştığı figürlerin özellikle portrelerin üzerini renkli grafiti tekniği ile boyamasıyla  tanınıyor.

O bu tekniğe deneysel soyut (abstract) çalışma diyor.

Aslında uzun zamandır  tanıtmayı istiyordum Ant’ı.

‘Upfest’ ve ‘City of Colour’ festivallerinde yaptığı eserlerle oldukça dikkat çekmişti.

Ardı ardına katıldığı grup sergilerinde de adından sözettirdi.

Geçtiğimiz yıl Barselona ve Amerika’da boyadığı duvarlar çok beğenilip sosyal medyada en fazla paylaşılan eserler arasına girdi.

Ona, hızla kendini geliştirdiğini büyük galeriler ile çalışmaya başladığında sokakta da devam edip etmeyeceğini sordum; Tabi devam edeceğim dedi.

Net bu konuda! 

Atölyesinde yeni teknikler geliştirip sergilere hazırlandığını ama sokakta özgür olduğunu söylüyor.

Sanat okumuş üniversitede. Alaylı değil yani.

İngilterenin yetiştirdiği en önemli figüratif sanatçı Lucien Freud’un hayranı.

Bu hayranlık onu portre çalışmaya taşımış.

Hep mi portre çalışacaksın dedim, “evet kesinlikle” dedi.

”Değişik kültürlerden insan portreleri yapmayı seviyorum.Soyut boyamak,portreleri eğlenceli hale getiriyor”

Bu aralar Londra’da yaşayan genç sokak sanatçıları birbiri ardına sergi açıyor.

Ant’a aralarında rekabet yaşanıp yaşanmadığını sordum.

“Resim yapmayı ve sanatı çok seviyorum.

Diğer sanatçıları da izlemeyi seviyorum.Benim için rekabet yok” dedi.

Oldukça alçak gönüllü bu konuda.

2019 yılı için planlarında sergi açmak yerine Avrupa’nın değişik şehirlerini boyamak var.

Bu da gösteriyor ki adını daha fazla duyacağız.

Sergisi “Not For Us To Say” Hoxton Basement galeri de devam ediyor.

İzlemek isterseniz 9 Aralığa kadar şansınız var.

Kaçırırsanız da her zaman söylediğim gibi internet çağında her sergi bir tık ötenizde.

Haftaya görüşünceye kadar sanatla kalın!