Dudakları soğuktan ya da çilekeş yaşamdan yarılıp patladığı gibi bizim yöre de yaşayan insanların; toprakta uzun zaman sulanmayınca hem kirlendi. Hemde dudakları çatlayor çok yerinden yarıldı. Ağaçların dalları, yaprakları kirlendi tozdan topraktan.
Gece gündüz gökyüzüne bakmaktanda gözlerinin feri söndü neredeyse. Kuşlar bile uzun günlerdir banyo yapamamaktan şikayetçilerdi günlerdir. Çayır çimen de neredeyse kanı çekilmişti susuzluktan. Gökyüzünde bir bulut bile görünmüyordu ki biraz umut olsun. Müjde olsun dağ ataşa. Geçenlerde biraz yağmur çilemiştide doğada yaşayan canlı cansız tüm varlıklar sevinçten sokaklara dökülmüştü.
Öyle değil mi geçekten su hayattır.
Su yaşamdır.
İnsanlar aç 40 gün yaşayabilirmiş ama susuz ancak 3 gün yaşayabilirmiş.
Bu gün gene öyle günlerden bir gün idi. Ama sanki havada bulut olacakmış yağmur yağacakmış gibi bir beklenti her zaman olduğu gibi vardı zihinlerde. Akşama doğru havadakı bulutlar dahada çoğalmaya başladı. Aaa birde baktımki şıpır şıpır yağmur damlaları yaprakların üzerine düşüyor. O an herkes , her canlı gibi bende yağmurun altına gittim. Bir süre o damların altında ıslanmaya çalıştım.Yağmur damlaları gittikçe hızlandı. Ağaçlar, kuşlar, banyo yapıyorlardı şarkılar söyleyerek. Toprak anada kana kana su içiyordu.Sinesinde barın dırdığı canlılara müjde veriyordu sanki.
Aslında bizler elimizdekilerin kıymetini bilemiyoruz.O an farkına varamıyoruz ama biraz bizden uzaklaştıklarında onların kıymetini biliyoruz.Ufak çıkarlarımız için elimizdekilerin kaçtığını, onların aslında ne kadar değerli olduğunu bilemiyoruz.Hor görüyor hor kullanıyoruzda kaybolunca farkına varıyoruz değerlerimizin.Yıllardır eğitim alanında yapılanları izliyorumda köy enstitülerimizin kapatılmasının ne kadar yanlış olduğunu düşünüyorum.O ilim yuvalarından yatişen birisi olarak şimdilerdekileri izliyormda ancak farkına varıyorum.Köylerdeki çocukların eğitilmelerini gerektiğini, o yoksul kırsal kesimdeki insanların dünyadan haberleri olmak için yapılanları. Ama her zaman olduğu gibi birilerinin çıkarlarına ters dütüğü için bu ilim yuvaları kapatılmıştır.Buna benzer Atatürk' ün önderliğinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin içi de boşaltılmaya calışılıyor.Eğitim, sağlık, adalet gibi değerlerimizdeki değişiklikleri ben gibi sizlerde izliyorsunuzdur.Eldekinin kıymetini kaybedince yada yok olunca farkına varıyoruz ama bu günlere durduk yerde gelinmedi.Değerlerimizin kıymetini bilmeliyiz. Onları ilk günlerdeki gibi sahiplenere gelecek kuşaklara bırakmalıyız.
