Pencerelerden yolları, parkları, bahçeleri seyretmenin ne kadar zor olduğunu görüp yaşayınca anladık. Sokaklarda, yollarda ya da kırlarda dolaşmanın özgürlüğümüzle olan ilgisini bir daha kavaryrak uzaktan bakarak iç geçiriyoruz. Yahu inanın hareketsizlikten heryerim ağrımaya başladı. Aslında ben hareketsiz duramam. Evde odalarda sıkılırım. Bir an önce kendimi sokağa atarak o kapalılıktan kurtularak rahatlamaya çalışırım. Evlerde, odalarda otururken illa da pencereleri olmazsa kapıyıda açarım. Ama havada olduğunca soğuk olduğu için onu bile yapamaz oldum.

Birde köpeğim Ayaz'la yollarda parklarda koşup oynamanın özgürlüğümüzün bir parçası olduğunu öğrendim. Can sıkıntısı. Hiçbir işte yapasım gelmiyor. Yat babam yat . Yanlarım ağıyor artık. Ama yapacak bir şey yok. Sağlılığımızın kıymetini kendimizi tehlikelerden. virüslerden koruyarak öğreniyoruz yeniden. Bu bizlere ders oluyor.

***

Bakınız kendilerini kaf dağının ardında görenlere. Onlarda biçare yoksul, fakir insanların durumua düşmediler mi?

Mağrurlanma padişahım senden büyük Allah var diye bir söz vardır.

İşte tamda onun anlamını kavramanın zamanı şimdi.

Yok canım bana birşey olmaz diyenler yok mu?

Tabiki varlar.

Onlar her zaman olmuşlardır.

Bundan sonrada olacaklardır.

Ama bu virüs onlarada bir şeyler anlatmış olmalı ki pek ortalarda görünmüyorlar.

Allahın kılıcı yok diyorlar.

İşte Allahın kılıcını gördük. nasılmış?

Şimdi ona sen bizi koru yarabbiiim diyerek yalvarıyoruz.

Çünkü o bizi yarattı.

Öldükten sonrada diriltrerek hesap soracak.

Kul sıkılmayınca hızır yetişmezmiş.

Allah her türlü derdi verip dermanınıda verendir.

İşte böyle insan kapalı kalınca kafasıda çalışmıyor.

Baş ağrısı, can sıkıntısı insanları tedirgin ediyor.

ma yapacak bir şeyde yok.

Sabredeceğiz.

Sabrın sounu selamettir demiş atalarımız.

***

Bu evlere kapanmak hayvanlara yaradı.

Kuşları görüyorum nerdeyse pencerelerden içeri girecekler. Eskiden on metreden kaçıp, uçup saklanırlardı.Yaban hayvanlarıda öyle başı boş zevk içinde dolaşıyorlar. Bu güne kadar onların özgürlüklerini kısıtlamışız. Şimdide onlar bize özgürlüğün ne kadar önemli olduğunu gösteriyorlar.

Hani derler ya:  -Ne ağlarsın benim zülfü siyahım. Bu da gelir bu da geçer ağlama.

Bu da gelip geçerde önce önlemlerimizi, sağlığımızı korumayı unutmamalıyız.

Dünyada yaşayan insanların hayvanların daima birbirlerine muhtaç olduklarında hatırdan çıkarmamalıyız.

Hepinize özgür ve sağıklı günler dilerim.

Ah özgürlük. Vah özgürlük...