19 Mayıslarda yüreğim kabarır. Atatürk’ü görünce her daim gurur duyar beynim. Cumhuriyet, eşitlik, hak adalet denince tüm korkularımı bir kenara bırakırım. Nerede bir yenilik yapan genç duysam ellerine sarılasım gelir. Yurdumu ve yurdumun insanlarını çok severim. Bu da benim vazgeçemediğim huyum. Atatürkü ve onun yaptıklarını, savaşlarını, devrimlerini okuyunca kim iftihar etmez atasıyla. Kurtuluş savaşını, Çanakkale savaşını, Dumlupınar harbini, Anafartaları bilmeyenlerde var . O onların suçu değil. Onlara doğruları öğretmeyenlerin, yanlış bilgilerle beyinlerini yıkayanların suçu. Çok doluyum ama satırlar yetmiyor işte. Şu güzelim dünyada üç günlük ömrümüz var. Bu kadar kısa zamanda insanlar kendilerini, çevrelerini, doğayı o kadar kötülükler yapıyorlar ki.

Yaşamları bunca aldıkları nefesin doğadan geldiğini, ona bu kadar muhtaç olduğumuzu kavrayamıyorlar. Yapılan hatalar,yapılan kötülüklerin hiç kimseye bir yararı dayok. Ama bunları düşünecek zamanımız yoki Çünkü önce birbirimize zarar vermeliyiz. Karşımızda olnaların zaten yaşam şansları yok. Adeta bu dünya tek bizim gibi düşünenlerin. Diğerleri yani ötekiler olmasada olular. Yeri geldiğinde bizim insanımız. İşimşze gelmeyince hain, terörist, ve teröristlere yardım edednler diye ayırıp ellerinde gelse canlarını alacak hale gelen insanlarız biz. Allah sonumuzu hayırt etsin diyorum . Başka söylenece lafta bulamıyorum. Ülkede yerel seçimler oldu. Neredeyse üzerinden uzun zaman geçti. Çünkü bizim degil aylar günler kaybedilecek bir dakikamız bile yok aslında. Sonra yani sadıktan aynı zarftan çıkan üç oy pusulası geçerlei, bir oy pusulası geçersiz sayılarak Büyük şehir başkanlığının seçimini iptal ettiler. Seçilmiş başkanın elinden mazabatasını aldılarda yeniden sadece büyük şehir belediye başkanlığı için seçime gidiliyor. Aklın hafsalanın alabileceği bir iş değil ama bizim ülkemizde böyle  olaylarda oluyor sık sık. YSK ya gitsenizde, mahkemeye gitsenizde sizin haksız olduğunuza karar veriliyor. Böylece insanlarımız arasındaki ayırım giderek artıyor. Bu da ülkemize insanlarımıza ekonomik, sosyal ve siyasal  ayrılıklar getiriyor. İnsanlarımız geçinemedikleri için kendilerini yakmaya başladılar. 

Çünkü ülkede iş aş yok. 

Çaresiz kalıyor insanlarımız.

Yetkililerimizin bu konularda bir sözlerini de duymadık. Bu kadar zorluklara, güçlüklere karşı biraz bu sıkıntılardan kurtulabilmek için Milli bayramlarımız ve dini bayramlarımız imdadımıza yetişiyorda birkaç gün neşeleniyoruz.

Son günlerde Vatan evlatlaeımızı artarak kaybetmeye başladık. Allah onlara rahmetler etsin. Yakınlarına ve ülkemize dayanma gücü versin. Onlar bizim evlatlarımız, canlarımız olarak gönüllerde yaşayacak.hepinize sağlıklar dilerim.

Umutlarımızı yitirmeyelim İnşallah....