Amerika Birleşik Devletleri başkanı Barack Obama'nın 2008 yılı başkanlık seçimi kampanyasının sembolü olan Hope - Umut posteri,  Shepard Fairey tarafından sadece bir günde yapılıp basılmış.

Umut posterini aslında kendisi için yapmış Fairey.

Bir röportajında ; o kadar bıkmıştım ki Bush yönetiminden spontane oluştu fikir, bir günde yaptım ve bastım.Bush'un yerine kim gelirse umut olacaktı diyor.

350 adet bastığı posterin hepsi web sitesinde aynı gün satılınca Obama'nın kampanya yöneticilerinin dikkatini çekmiş ve Obama'nın seçim kazanmasında çok büyük bir rol oynamış.Bu nedenle de Obama seçimi kazanır kazanmaz bir mektup yazıp tesekkür ve şükranlarını bildirmiş Fairey'e.

 

Her ne kadar Umut posteri ile geniş kitleler tarafından tanınsa da,Fairey 90'lı yıllardan beri tanınan,sevilen bir sokak sanatçısı.Institute of Contemporary Art Boston ,Fairey'yi gününüzün en sevilen ve etkileyici sokak sanatçısı olarak görüyor.

Eserleri Los Angeles County Museum of Art, National Portrait Gallery, Victoria and Albert Museum ,MOMA kolleksiyonlarında.

 

1970 doğumlu ve oldukça varlıklı bir aileden geliyor.Babası doktor annesi emlakçı .Rhode Island School of Design mezunu.Sokak sanatçısı titrinin yanında grafikerlikte var.

Eserlerine baktığınızda grafikerliğin ağır bastığını görüyoruz.Eski Sovyetler Birliği propaganda posterlerinden etkilenmiş.Bütün eserlerinde yıldız içinde kendi simgesi olan Obey'i görüyoruz.

 

Obey ("Andre The Giant Has a Posse")  spontan ortaya  çıkmış bir fenomen.

Shepard Fairey 1989 yazında, bir arkadaşına şablon (stencil) tekniğini  öğretirken modele ihtiyaç duyuyor.Önündeki gazetede ilk gözüne çarpan kişi Fransız dövüşçü ve aktör Andre, nam-ı diğer The Giant.

Model olarak  arkadaşından  Andre'nin şablonunu çıkarmasını istiyor.Arkadaşının bu fikri saçma ve komik bulmasına rağmen Fairey hemen orada Andre'nin bir kaç stiker ını yapıyor ve sokaklara yapıştırmaları için arkadaşlarına veriyor.Hip hop kültürünün etkisinde olan arkadaşları kendi aralarında birbirlerini The Posse diye çağırdıkları için stikerin ismi "The Giant Has a Posse " olarak kalıyor.Ve isim o gun bugündür hip hop kültürünün deyimi, bir nevi tanımı.

Public Enemy, Ice-tea, NWA gibi hip hop grupları bu ismi şarkılarında kullanıyorlar.

Arkadaşlarının dağıttığı ilk stikerlardan sadece bir kaç ay sonra onbinlerce fotokopi, baskı (silkscreen) ve stiker hip hop kültürünün sembolü olarak sadece Amerika'ya değil dünyanın bir çok şehrine yayılıyor.

Bir röportajında Fairey, Obey'in bu kadar ilgi görmesine ve bir kültürün sembolü haline gelmesine kendisinin de şaşırdığını söylüyor; sanırım bu etiketler, stikerlar bir nevi ortak dil, el sıkışma oldu diye de ekliyor.

Haksız da degil bu düşüncesinde, Shepard Fairey'in savaş karşıtı ciddi bir aktivist olması, kendisini Orwallian ( George Orwell) ve punk olarak tanımlaması,dünyanın bir çok ülkesinde aynı görüşü paylaşan insanları bir araya getiriyor.Bir nevi tarikat gibi.

 

San Diego Union Tribune gazetesi sanat eleştirmeni Robert Pincus Fairey sanatı için şunları yazmış;Daha önceden yapılmış net mesaj vermekten çekinen politik sanata, otorite  tanımadan estetik dille verilen reaksiyon.

Duchamp'ın ironik ve akıllı çocuğu...

 

2012 yılında Londra'da Sound and Vision isimli iki galerili bir sergi açtı Fairey.İlk galeride bildigimiz baskıları diğer galeride kendi yaptığı plak kapakları sergilendi.Serginin açılış günü kendisine neden iki galerili sergi açmak istediğini sordum.Eşi ile birlikte 2003 yılında bir stüdyo kurduğunu ve Black Eyed Peas, Smashing Pumpkins, Led Zepplin, Monkey Business gibi grupların albüm kapağını yaptığını söyledi.

Açılış günü DJ kabinine geçip bir de performans sergiledi bize.

Sadece DJ kabininde kalmadı performansı ,bugün hala ilk günkü gibi duran duvarlarıda posterleri ile kapladı.

Shoreditch'de iki büyük duvarda  eserlerini izleyebilirsiniz.Yanısira Obey stikerlarıda eminim dikkatinizi çekecek Orwallian yeni nesil temsilcisi olarak.