Kitaplarla Hayat

Uzun bir aradan sonra yine sizinle beraber olabilmek güzel bir duygu!

Bu haftaki kitabımızın konuları;

-Son haftalarda çok konuşulan ama yıllardır devam eden Göçlük ve Göçmenler, kendilerini ve çoçuklarını kurtarmak için, tehlikeli olduğu halde, kendilerini plastik botlara teslim eden çaresiz insanlar ve onlara merhametsizce davranan ülkeler ve o ülkelerin insanları. İki annenin ve bir babanın öyküsü; ve de -Balıkçı köylerin ve doğanın, medeniyet, turizm, madencilik ve uygarlık adına yok edildiği, insanların hayatlarının hiç sayılarak, onlara sormadan onlar için yapıldığını söylenen doğa katliamları, karada ve denizde.

Yazarımızı tanıtmama gerek yok sanırım? Yine de bahsediyorum; Zülfü Livaneli, sadece yazar değil, aynı zamanda bir edebiyatçı ve fikir adamı.Hem Türkiye hemde dünya yazınına ve kültürel birikimine müzik,edebiyat,sinema gibi çeşitli mecralarda katkıda bulundu.

Kitabın kahramanı;

Her kitabın bir kahramanı vardır! Bu kitabın kahramanları Mustafa ve Mesude.

Mustafa, Ege kıyılarında yaşayan masum bir balıkçı ve eşi Mesude ev hanımı. İkiside çok saf ve doğacı. Mustafa 7 yaşındaki oğlunu Deniz'i bir Deniz kazasında kaybettikten sonra hayata ,dünyaya ve eşine küser, hayattan bıkmış bir halde yaşamaya, ona yaşamak denebilirse,devam eder. 

Bir gün limana geri dönerken, hayatlarını değişecek bir olay olur ve hayatları değişir. 

Bu hikaye içinde göçmenlik, göçmenlerin çektiği , bir annenin diğer anneye gösterdiği sevgi, bir annenin fedakarlığı ve niye göçmenlere merhametle davranmamızı, niye ülkelerini bırakıp yollara düştüğünü öğreniyoruz.

Eserin bende bıraktığı;

Okurken duygulanacağınız, bazen gülüp bazende ağlayacağınız bir hikaye. Konusu çok güncel ve bilgilerle dolu bir kitap. Göçmenlik deyince aklınıza ne geliyor bilmiyorum ama bu kitabı okuyunca anlayacağınızdan eminim. 

Şahsi olarak bana etkisi çok oldu bunun sebebi de bende bir göçmenim!

Bir göçmen olarak, hemde 2kere, ben çok etkilendim!

İlk göçüm, 1974 Kıbrıs Barış Harekatında, Limasol'un Binatlı köyünden İngiliz üstü olan Pergamaya oradan da şu an annemin yaşadığı Güzelyurt a kamyon arkasında, annem ben ve kardeşimin göçü geldi! Annemin hikayesini dinleyen bir sanatçı, şarkısını bile yazmış! Ben şanslılardan, birde varacağı yere varamayanlar, denizde boğulanlar, yolda dağda ölenler var. Onların hikayesini kimse bilmiyor. 

İyi okumalar 

Bu Kitabın Film olması büyük bir isteğim, umarım birileri cesur olup Filmini yaparlar!