Bize anlatılan, okutulup öğretilen, gösterilip ezberletilen, adeletin herkese eşit davranması gerektiği. yargının, mahkemelerin işlerine, görevlerine hiç kimsenin karışamayacağıydı. Sıkıldığımızda, yalnız kaldığımızda, çaresiz duruma düştüğümüzde yargıya başvururduk. O bizim adımıza endoğruyu tarafsız bir şeklide vereceğini bilir, inanırdık. Hatta "Adaletin kestiği prmak acımaz"bile dedik. Ona o kadar bağlandık. Demokrasi ile idare edilen ülkelerde her vatandaş yasalar önünde eşit haklara sahip ve tarafsız ve bağımsız yargı tarafından güvence altına alınmıştır. Mahkemelerin suçsuzu cezalandıracağı hissi hiçbi şekilde akla gemez. Ama son zamanlarda ülkemiz insanlarının bazılarında bir tarafsızlık  endişesi hakim oldu. Tedirginlikler hat safaya çıktı. İnsanlar kime güveneceğini şaşırdı sanki. Üllkemizde yargı birilerini emri altında, onlar ne derse ona karar veriyor gibi bir his, endişe ortaya çıktı. Yargıya güven azaldı. İnsanlar evlerinde, işyerlerinde , telefonla konuşurken kılı kırk yarar oldu. Çünkü izlendiği, dinlendigi, gözlendiği hissine kapıldılar. Baksanıza diyorlar; parasız eğitim isteyen çocuklar tutuklaniyor. Yazarlar, çizerler, gazeteciler icerde.
Nasıl endişe duymayalım?
Sahi biz kime güveneceğiz?
Bu kaygılarımızı endiselerimizi kimler giderecek?
Ve bu ne zaman olacak?
İnsanlar birgün erken saatlerde kapılarını çalınıp gotürülmeyaceğine inandırılmalıdırlar. Huzur içine korkulara, endişelere kapılmadan yaşamlarını sürdürebilmelidirler.
Bunlar çok bir istekmidir?
Bu ülkede yaşayan, hatta yur dışında yaşayan tüm vatandaşlarımız, anayasa ve yasalar önünde eşit olduklarının bilincini yitirmemelidir. Bu yönetenler ve bağımsız Türk yargısı ve yargıçları tarafından en kısa zamanda sağlanmalıdır. Çevremizde bizi endişelendirecek gelişmeler artarak sürmektedir. Ortadoğudaki gelişmeler, dünyada olup bitenler hepimizi en derin şekilde ilgilendirmekte ve endişelere sevk etmektedir. Ülkemizde yaşanmakta olan terör olayları can yakmakta, kan dökmekte, ocaklar söndürmektedir. Onun için biz önümüze bakmalıyız. Ama huzur ve güven içinde olduğumuza da inanmalı güvenmeli, endişelerimizden arındırılmalıyız.
TİLKİYİ CANINDAN EDEN PARLAK POSTUDUR, İNSANI CANINFDAN EDEN KAHPE DOSTUDUR..
Kadınlarımız:
" O yıkanabilir ama plastikten değildir. 200 den fazla oynar ekleme sahip ve her çeşit yemeği yapabilir . Kalbinde birden fazla çocuğa yer verebilir. İnciler dizerek kırık kalplere kadar herşeyi sevgiyle birleştirebilir. Ve en önemlisi bunun sadece iki elle yapabilir.