YETER!!!!!!

Abone Ol

Dünyanın bir çok ülkesini sırt çantamla birlikte gezdim. Brezilya'dan, Meksika'ya, Costa Rica'dan Panama'ya.. Sizlerden saklayacak değilim.
Korktuğum anlar çok oldu yalan değil ama hiçbir zaman beni dünya'yı gezmekten alı koymadı bu korkma duygusu. Gerekli önlemleri alıp yoluma devam ettim. Meksika'da taksiye binme dediler binmedim. Brezilya'da hava kararınca evde oturup film seyrettim. Ben bir kadın olarak mafya'nın bile korktuğu mahallelere girip fotoğraflar çektim geçmişi düşündükçe ne kadar çılgınmışım diyorum kendi kendime..

Gel gelelim İstanbul'a ailemin yanına gelince en geç akşam 11'de evde olmak zorundayım. Evimizde 24 saat açık McDonald ve benzin istasyonu ile karşı karşıya. Toplu taşıma duraklarına da 5 dakika mesafede. Hal böyleyken annem babam yinede endişe içinde beni bekliyorlar. Bazen bu kadar da abartmayın diyorum, tepki gösteriyorum. Bana her zaman dedikleri 'Sen İstanbul ne kadar tehlikeli bilmiyorsun" Eskiden bu cümleyi çok ciddiye almazdım. Bir kaç senedir onlara o kadar hak vermeye başladım ki....Türkiye'de kadınlar öldürülüyor... Kadınların kafası kesiliyor, balkondan atılıyorlar, yakılıyorlar, üzerlerine çimentolar dökūlüyor. Daha neler neler. Bunlar medya'ya yansıyanlar birde hiç haberimiz olmayanlar var.

Açıkça itiraf edeyim mi ben İstanbul'da şort ya da mini etek giymeye çekiniyorum. Erdek'ten yazlıktan dönerken feribotta şortumu çıkartıp kot pantalon giyiyorum ne üzücü değil mi? Belki Bağdat caddesi, Moda da o kadar değil ama İstanbul'da genel anlamda durum bu. 


Pınar Gültekin cinayeti bizi kahretti, kalbimiz acıdı. İnsanca yaşamayı, kadına saygı duymayı ne zaman öğrenecekler.
Haftaya görüşmek üzere