Sivas'ta, yeni tip koronavirüse (Kovid-19) yakalandığı için bebeği sezaryenle erken alınan 27 yaşındaki ev kadını Hatice Koçak, 10 günlük tedavisinin ardından bebeğini kucağına almanın mutluluğunu yaşadı.İl merkezinde yaşayan hamile Hatice Koçak, 24 Aralık 2021'de öksürük, ağız kuruluğu, yüksek ateş ve nefes darlığı şikayetiyle Sivas Numune Hastanesine başvurdu.Kovid-19 testi yapılan ve 32 haftalık hamile olan Koçak, test sonucunun pozitif çıkması üzerine hastaneye yatırıldı. Koçak'ın hastanede durumu ağırlaşınca 29 Aralık'ta anestezi yoğun bakım servisine alınmasına karar verildi. Doktorları bu sırada bebekte hayati tehlike oluşabileceği ihtimali üzerine Koçak'a sezaryenle doğum yaptırdı. Koçak'ın yoğun bakımda tedavisi sürerken bebek yeni doğan yoğun bakım ünitesine alındı. Tedavisi tamamlanan ve taburcu edilen Koçak, 10 gün sonra ilk kez oğlunu kucağına aldı. - Hamilelere aşı çağrısı yaptı Anne Koçak, AA muhabirine, çok zorlu bir süreç yaşadığını anlattı. Sağlıklı bir bebek dünyaya getirdiği için mutlu olduğunu belirten Koçak, "Çok zor bir süreçti, Allah bunu kimseye yaşatmasın, Rabb'im herkesi evladına bağışlasın." dedi. Kovid-19 aşısının önemine dikkati çeken Koçak, "Çok zor bir süreç geçirdim, anlatmak dahi istemiyorum. Bütün gebeler kesinlikle aşısını yaptırsın. 10 gün sonra evladımı ilk kez görüp kucağıma aldım, çok değişik duygular içindeyim. Anlatılacak gibi değil, bunun bir tarifi yok." diye konuştu. Baba Akif Koçak ise zor süreçte eşinin sağlığına kavuşmasına vesile olan doktorlara teşekkür etti. Birinci doz aşı yaptıran eşinin şanslı olduğunu vurgulayan Koçak, "İkinci aşıda ise kimi ol, kimi olma dedi. Ama şunu söyleyebilirim, herkesin kesinlikle aşı olmasını tavsiye ediyorum." ifadelerini kullandı. - "Aşısı olmasaydı daha da kötü sonuçlar doğurabilirdi" Sivas Numune Hastanesi Kadın Doğum Servisi'nde görevli Operatör Doktor Gamze Sönmez Ünal da Koçak'ın tedavi süreci hakkında bilgi verdi. Annenin zorlu bir süreç yaşadığını, sağlığına kavuşmasının ise sevindirici olduğunu dile getiren Ünal, "Gebemiz bize geldiği zaman tek doz aşılıydı, belki bundan dolayı bu süreci daha kolay atlatabildi. Aşısı olmasaydı daha da kötü sonuçlar doğurabilirdi. Bu nedenle tüm gebelerimize aşı yaptırmalarını öneriyoruz." dedi. Hastanın serviste takip edilirken genel durumunun iyi olduğunu ancak aniden kötüleştiğini aktaran Ünal, "Ani bir kararla sezaryen olmak durumunda kaldı. Bu süreçte anne çok endişeliydi, hatta giderken 'Hocam, hakkını helal et.' dedi. 'Hocam iyi olacak mıyım? Bebeğim iyi olacak mı?' diye sordu. 'İnşallah iyi olacaksın, bebeğinde sağlıklı doğdu, sen şimdi kendine bak, kendini düşün.' dedim. Hastamızı o şekilde yoğun bakıma uğurladım. Ama çok şükür şu an iyi, biz de bu durumdan dolayı çok mutluyuz." diye konuştu. Hamilelere aşı olmaları tavsiyesinde bulunan Ünal, şunları kaydetti: "Aşı olmayıp gebelikte Kovid-19’a yakalanan çok sayıda hastamızı kaybettik. Gebelik döneminde Kovid-19 çok ağır seyredebiliyor. Bu nedenle herkesin dikkatli olmasını, maske, mesafe, hijyen tedbirlerinin yanı sıra gebelik döneminde mutlaka aşı olmalarını öneriyorum. Bebek ve annesinin yoğun bakıma gitmesine çok üzüldüm. Ama sonuç yüz güldürücü oldu. Şu anda annenin yanına çocuğunun gelmesinden dolayı kendi çocuğum geliyormuş gibi sevindim. Bundan sonraki hayatlarında hep mutlu ve birlikte olsunlar, tek dileğim bu." - "Gebelerde Kovid-19'un ilerlemesi hızlı oluyor" Anestezi uzmanı Dr. Nuh Dede ise annenin durumunun ağırlaşması üzerine heyet oluşturup durumu değerlendirdiklerini anlattı. Koçak'a sezaryen ile doğum yaptırma kararı aldıklarını belirten Dede, "Hastanın sezaryen öncesi oksijen değerlerinde ciddi derecede azalma vardı. Tedavi sonrası hastanın oksijeninde ciddi düzelmeler oldu. Hastayı 4 gün yoğun bakımda takip ettikten sonra kadın doğum servisine naklettik. Hastanın iyileşmesi bizim açımızdan çok büyük mutluluk, çünkü gebelerde Kovid-19’un ilerlemesi çok hızlı oluyor. Sonunda anne ve bebeği kaybedebiliyoruz. Servisimizde yatan hastalar genelde aşısız olan hastalar, bu hastaların iyileşip taburcu edilmesi bizim için çok büyük bir mutluluk. Bir canı değil iki canı kurtarmış oluyoruz." sözlerine yer verdi.