Bir insan sadece spor yapmak için gittiği kentte gelen ya da oradan ayrılan kafileyi hedef alarak nasıl silahl saldırı düzenler. Fenerbahçe otobüsüne yapılan silahlı saldırıdan bahsediyorum. O otobüste bulunanlar o saldırıyı düzenleyenlere ne kötülük yaptı acaba? Otobüste bulunanları öldürerek nereye varacak? O kafilede bulunanların can güvenliğini kimler koruyacak kardeşim. Burası dağ başımı? Dağ başında bile olsa böyle pervasız hareket edemezsiniz. Mala cana kastederken Allah korkusu yok mudur?

Ülkede görevi adalet dağıtmak olan bir savcıyı makamında rehin alarak öldürüyor. Bu savcının görevi suçluları ya da suçsuzları ortaya çıkarmak. Senin benim hakkını savunmak değilmi? Böyle bir hakkı kendilerinde nasıl ve ne hakla görüyorlar? Adı üstünde cumhuriyetin savcısı kardeşim bu yahu. Keza cumhuriyeti savunmak, hatta onu anmak bile son yıllarda neredeyse suç  sayılır oldu sanki.

Birileri güvenilğimizi sağlamak için çalışan emniyet müdürlüğünede saldırı düzenledi geçen gün. Donkişot'un saldırısına benziyor ya ! Kim neyi nasıl yapmaya , ispat etmeye çalışıyor bilemiyorum ama bu devleti ve kurumlarını yıpratacak, itibarsızlaştıracak, cana mala kastedecek her harekete karşı çıkmak bu ülkede yaşayan tüm insanların, yurttaşların görevi olmalıdır. Bu ülkenin insanları her konuda eşittir. Hepimiz bu devletin koryucusu vatandaşıyız. Birileri her ne şekilde olursa olsun birlik veberaberliğimize kastedecek olursa hep birlikte karşı çıkmalı savunmalıyız. Son yıllarda ve günlerde akla hayale gelmeyecek olaylar yaşadık. Bir vali öğretmeni giyim kuşamından dolayı öğrencilerinin önünde azarlamış. Onu hakir görmüş. Bu her alanda olduğu gibi eğitimcileride rencide etme modası haline geldi. Ama o öğretmen onuruna, mesleğine,  kişiliğine yediremedi. Kalp krizi geçirerek hayata veda etti. Şimdi onun geride kalanları, onun yetiştirmeye çalıştığı öğrencileri bunu nasıl unutacak? Yani ne oldum delisi olanlar türedi son yıllarda. Mesleklerinin gereğini, ağırlığını taşıymayanlar ya da o liyakata sahip olmayanlar insanların hayatlarıyla oynuyorlar. Yaşam haklarını bilerek, bilmeyerek ellerinden alıyorlar. Bunun dinimizde, ilmimizde yeri var mı? Tabiki yok. Ama kime anlatacaksın. Eğitimin gerekli şekilde gereği gibi, dosdoğru verilmediği toplumlar her zaman bu gibi durumları yaşamışlardır. Siyaset kendi alanında. Eğitim kendi alanında, sağlık kendi alanında uzmanların gösterdikleri doğrular üzerine ilerlemelidir. Yoksa bu gibi olaylar bizi ileri değil geri götürür. Ama bizim gibi ülkelertin insanlarınıda kendi ülkelerinde insanca yaşamaya, insanca muamele görmeye hakları vardır diye düşünüyorum.