Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesince, Ferizli ilçesinde cezaevi kampüsündeki salonda görülen duruşmada tutuklu yargılanan fabrika sahiplerinden Yaşar C. ile Hasan Ali V, tutuksuz sanıklar fabrika sahiplerinden Ali Rıza Ergenç C. ile Erşan Ö, Asiye A, Aslı B, tutuksuz müşteki sanık Ahmet Ç. ve taraf avukatları hazır bulundu.Duruşma salonu binası içinde ve çevresinde kolluk kuvvetlerince geniş güvenlik önlemi alındı.Duruşma salonuna müştekiler, patlamada hayatını kaybedenlerin yakınları ve diğer izleyiciler, Kovid-19 tedbirleri uygulanarak alındı.CHP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, CHP milletvekilleri Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Alpay Antmen, Süleyman Girgin, Türkiye İşçi Partisi Hatay Milletvekili Barış Atay Mengüllüoğlu ve HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm de duruşmayı izledi.

Yoklama yapılmasının ardından tarafların esas hakkındaki savunmalarını gönderdikleri, bazı müştekilerin şikayetlerinden vazgeçtiklerine dair dilekçeler ve diğer gelen belgeler zapta geçirildi.

Bir önceki duruşmada sunduğu, 7 sanığın "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıl 8'er aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılması şeklindeki mütalaayı tekrar eden cumhuriyet savcısı, sanıklar Yaşar C. ile Hasan Ali V'nin tutukluluk halinin devamını istedi.

- "Kardeşim 26 yaşında bize son kez veda edemeden can verdi"

Müşteki Muammer Y, cumhuriyet savcısının mütalaasına katılmadığını belirterek, adaletin yerini bulmasını istedi.

Müşteki Rabiye A. da mahkemelerle patlamada hayatını kaybeden kardeşi Muhammet A. sayesinde tanıştığını dile getirerek, "Yaşamaya, anlamaya çalışıyorum ama kimseyi suçlamıyorum alenen bu yapıldı demiyorum. Kardeşimin başına bir şeyler geldi, bir şeyler oldu. Benim kardeşim mert bir insandı. Onu tanımadan, bilmeden adını ağzına alan herkes onun hakkına girmiş oldu. Her şey ortaya çıksın, adalet yerini bulsun istiyorum. Kardeşim 26 yaşında bize son kez veda edemeden can verdi." ifadesini kullandı.

Müşteki Aysel A. da şikayetçi olduğunu belirterek, adalet istediğini söyledi.

Müştekilerin avukatı Şerafettin Can Atalay da olayın bir iş cinayeti olduğunu iddia ederek, "İnsanlar yoksulluğa mahkum edilip sonra yoksullukları istismar edilerek ölüm koşullarında çalışmaya mecbur edilmiş insanlar. Ali Rıza Ergenç C, telefon başında müştekileri arayarak dosyasına vazgeçme beyanı koydurttu. Bu, kastın ne kadar doğru olduğunu ortaya çıkartan bir husustur. Mütalaanızı değiştirmenizi talep ediyoruz. Kaçak barut üretiliyordu ve bu kaçak barut üretimi saklanmaya çalışıldığı için bu olay oldu. Olası kasttan ek savunma isteyiniz." dedi.

Diğer müşteki avukatları da sanıkların cezalandırılması yönünde beyanda bulundu.

Mahkeme, verilen aranın ardından tarafların esasa ilişkin savunmalarını almaya devam edecek.

- Müşteki ve avukatlarından basın açıklaması

Duruşma öncesi müştekiler ve avukatları tarafından yapılan basın açıklamasında konuşan, patlamada ölen Halis Yılmaz'ın kız kardeşi Merve Nur Yılmaz, önceki duruşmada akla ve vicdana sığmayacak şeyler yaşandığını savundu.

Hayatını kaybeden Sebahattin Tepeçınar'ın ablası Hatun Tepeçınar ise bu davayla Türkiye'deki işçi sınıfının öldükleri takdirde bile gerçek haklarının verilmesini istediklerini belirterek, "İnşallah yüce Türk adaleti bizi yanıltmaz." dedi.

Avukat Can Atalay, müştekilerin, Türkiye'de en ucuz şey işçi canı olmasın diye mücadele ettiklerini anlatarak, "Bu, göz göre göre gelen bir cinayet. Görmüşler, olursa olsun demişler. Daha önceden olmuş, başlarına hiçbir iş gelmemiş. Olası kasttan aşağısı olmaz. Ali Rıza Ergenç C, geçen hafta bütün işçileri aradı. Parayla satın almaya çalıştı. Bir sanık düşünün, sadece yaşı gerekçesiyle tutuklanmadı." ifadelerini kullandı.

- CHP heyeti, basın açıklaması yaptı

CHP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca da basın açıklamasında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu adına patlamada hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı, yaralılara da geçmiş olsun dileklerini iletti.

Karaca, etkin soruşturma mekanizmasının işletilmediğini ve kamu denetimi görevinin etkin şekilde yerine getirilmediğini iddia ederek, "Bugün buraya milletvekillerimiz, il başkanımız, ilçe başkanlarımızla adalet mücadelesi veren ailelerle dayanışmamızı sergilemek için geldik." şeklinde konuştu.

- Süreç

Sakarya'nın Hendek ilçesi Yukarıçalıca mevkisinde yaklaşık 15 dönüm üzerine kurulu havai fişek fabrikasında 3 Temmuz 2020'de saat 11.15'te meydana gelen ve olay yerine 50 kilometre mesafedeki birçok noktadan duyulan patlamalarda 7 kişi hayatını kaybetmiş, 127 kişi yaralanmıştı.

Patlamaya ilişkin gözaltına alınan aralarında fabrika sahibinin de bulunduğu 5 şüpheli tutuklanmış, bir zanlı ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Öte yandan patlamada yaralanan Ahmet Ç, davada müşteki sanık olarak yargılanıyor.

Kontrollü imha amacıyla Adapazarı ilçesi Taşkısığı mevkisine getirilen fabrikadaki patlayıcıların 9 Temmuz'da saat 11.35'te kamyondan indirildiği sırada meydana gelen patlamada da 3 asker şehit olmuştu.

İlk patlamaya ilişkin soruşturmayı yürüten Hendek Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan fezleke, Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmişti. Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığınca, aralarında fabrika sahiplerinin de bulunduğu 7 şüpheli hakkında hazırlanan 27 sayfalık iddianame, 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.

İddianamede, 7 sanığın "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıl 8'er aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.

Öte yandan tutuklu yargılanan iş güvenliği uzmanı Aslı B. ile sorumlu müdür Asiye A. ve ustabaşı Erşan Ö. tahliye edilmişti.