Umut fakirin ekmeği ye memet ye diye bir söz vardır. Onun için insanlar umutsuz yaşayamazlar. Umudunu tüketen insanların neler yaptıklarını yazılı ve görsel basından izlemekteyiz. Kimisi canına kıyıyor. Kimisi başkalarının canına malına, çevresine zarar veriyor. Bu günlerde köylerde kırsalda baharın gelmekte olduğunu izlemekteyiz. İşler açıldı. Hangi birini yapsam diye çevresine bakınanlara rastlıyoruz.

Bahar demek umut demektir.

Bahar demek yeşillik demektir. Birde hiç olmazsa yapacağım bir işim var. Olmasa ne olacaktı?  Çoluk çocuğu beslemek için ne yapacaktım diye kendisini avutmaya çalışanlarda var işte. Şehirlerde insanları izleyiniz. Sanki hepsinin umutları tükenmiş. Karamsarlıklar içinde ne yapacaklarını şaşırmış durumda sağa sola  dönüp, dolaşıp duruyorlar.

Elde yok avuçta yok.

Ne ile geçineceğiz?

Ülkemizde hergün yapılan fiyat artışları karşısında insanlar kafalarını kaldırıp çevreye bakamıyorlar. Siz hiçbir varlıklının kuyruğa girdiğini gördünüz mü? Ben varlıklı olsam niye kuyruğa gireyim. Veririm birisine üçbeş kuruş istediğimi aldırırım. Allah aşkına birde insanlarla alay eder gibi bu sebze kuyrukları varlık kuyruğu diye dalga geçer  gibi söylemeyin. İnsanlar yokluktan, parasızlıkta kuyruğa girerler. Birde hastahanelerde kuyruğa giriyorlar. Bizim yöneticilerimiz her ne kadarda hastahanelerde kuyrukları kaldırdık deselerde insanlar kendi yaşadıkları ile çektikleri sıkıntılarla olayları görüp izliyorlar. Varlıklı olanlar kuyruklarda değil özel hastahanlerde, kendi özel doktorlarına tedavilerini yaptırıyorlar. Acillerde bile yer yok diye hastahane hastahane dolaşırken yaşamlarını yitirenleri görmüyorlar mı? Önceden rendevu alsan bile hastahaneye vardığında saatlerce sıra bekliyorsun.

Birbirimizi kandırmayalım.

Birazda onların yerine kendimizi koyalım.Yani umutsuzluk yoksulluk ve yaşam pahalılığı insanlarımızı şaşkın duruma  getirdi. Ne yapacaklarını bilmez halde dolaşıp duruyorlar. Psikoloji servislerinde olup bitenleri görüp izlemek gerekiyor. Sağlığımız bozulduğu gibi psikolojimizde bozuldu. Birbirimizi kötülemenin, ayrıştırmanın hiçkimseye  yararı olmayacağının bilincine biran önce varmalıyız. Bize oy verenler cennet gidecek diyebiliyorlar bazılarımız. Bizim bildiğimiz, okuyup izlediğimiz  ve Kuran-ı Kerim'de yazılanlar sadece Allahın dediği olur. Sadece Allah ibadet ediniz. Kula kulluk etmeyiniz diyor bunu bilmiyor muyuz. Yoksa bile bile onuda mı çarpıtıyoruz. Yok böyle birşey. Ancak sana ibadet eder, ancak senden yardım dileriz demiyor mu kutsal kitabımız. Her ne görevde isek insanlığın yararına çaba göstermeliyiz. Çevremize insanlara hayvanlara, bitkilere, hatta toprağa doğaya, çevremize değer vererek onada saygılı olmalıyız değil mi? Ama yinede umudumuzu yitirmiyelim. Görünen dağların arkası yakındır derdi anam rahmetlik. İnşallah yakın zamanda aklımızı başımıza toplarda hatalarımızdan bir an önce döneriz diye düşünüyorum.

Hepinize sağlıklar dilerim. Uzun ömürler dilerim.