Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde çeşitli kurslara katılarak işaret dilini öğrenen ve öğrencilerine de öğreten sınıf öğretmeni Canan Kan, sınıfında işitme engelli öğrencilerin de yer almasını istiyor. Çorlu Yunus Emre İlkokulunda görevli öğretmen Kan, işitme engelli olduğu için küçük yaşlarda iletişim kuramadığı arkadaşı ile yıllar sonra sokakta karşılaştı.

Kan, aynı sorunu yeniden yaşaması üzerine işaret dilini öğrenmeye karar verdi.

Katıldığı çeşitli kurslarda işaret dilini öğrenen ve yaklaşık 5 yıldır da öğrencilerine bu konuda ders veren Kan'ın en büyük hayali, işitme engelli öğrencilerle sınıfında ders yapabilmek.

Canan öğretmen, AA muhabirine, yaklaşık 20 yıldır öğretmenlik yaptığını ve meslek hayatı boyunca çeşitli kurslara giderek işaret dilini öğrendiğini söyledi.

- "Toplumda iki ayrı uçurum gibi yaşıyoruz"

Aldığı eğitimlerin kendisini başka bir dünyaya götürdüğünü anlatan Kan, "İşin içine girince işitme engelli kişilerin yaşadığı sorunların daha fazla farkına vardım. İşitme engellilerin sorunlarını diğer insanlara anlatmak için bu yola çıktım. Toplumda iki ayrı uçurum gibi yaşıyoruz. Ben arada bir köprü olmak istedim. Duyanlara işaret dili öğreterek, duymayanlar ile toplumda karşılaştıkları, bir adres sordukları zaman, yardımcı olsunlar istiyorum." dedi.

Kan, işaret dili eğitimi aldıktan sonra işitme engellilerle çeşitli alanlarda çalışma yaptığını ifade etti.

''Duymayan Kalmasın'' projesiyle sosyal medyadan herkese açık işaret dili eğitimi de verdiğini dile getiren Kan, "Çeşitli müzik videoları ve etkinlikler çekiyorum. Ama aslında bunlar benim için bir araç. Amacım işaret dilinin ilkokullarda zorunlu ders olarak okutulması. Bu, zaman içerisinde mutlaka olacak bir şeydir. Ben tek başıma kendi sınıfımda yapıyorum. Artık sosyal medyadan beni tanıyanlar da bunu örnek alarak yapıyor." diye konuştu.

Her şeyin devletten beklenmemesi, öğretmenlerin de kendi imkanlarınca çalışma yapması gerektiğine işaret eden Canan Kan, şöyle konuştu:

"En büyük hayalim, işitme engelli bir çocuğun benim sınıfımda olması. Hayatı birlikte yaşamak istiyorum. Benim öğrencilerim de bunu çok istiyorlar. İşitme engelli çocukların engeli sadece duyamamak. Biz bu engeli ortadan kaldırdık. İşitme engellilerin duyamadıkları için anlayamadıklarını çok iyi biliyorum. Ben bunun farkındayım. Burada çok acı bir şey var aslında. İşitme engelliler şarkıyı duyamıyorlar, ama biz şarkı sırasında gülerek hareketler yaparak eğlenerek söylüyoruz."

- Velilerden destek

Öğrenci velisi Oktay Ceylan ise Canan öğretmenin sınıfında işaret diliyle ilgili yaptığı çalışmaları desteklediğini ifade etti.

Sosyal hayatta işitme engellilerle iletişim kurmanın zor olduğunu vurgulayan Ceylan, ''Benim oğlum da bu sınıfta öğrenci. Hepimiz anne baba olarak çocuklarımızın topluma faydalı birey olmalarını amaçlıyoruz. Teknoloji bizlere birçok yarar ve zarar sağlamasının yanında, bizlerden götürdüğü en büyük şey iletişimdir. Eğer görmeyen için göz, duymayan için kulak, konuşamayan için dil oluyorsanız, topluma faydalı birey olmak adına en büyük adımı atmışsınız demektir." dedi.

Velilerden Mine Çobanoğlu ise "Canan hoca çocuklarımıza işaret dilini öğretiyor. Biz bu durumdan çok memnunuz. Aslında bütün öğretmenlerin bu dili bilip öğrencilere öğretmesi gerekiyor.'' ifadelerini kullandı.