Bizi takip eden okurlarımız anımsayacaklardır. Burada turizmimiz ve içinde bulunduğu durum ile ilgili sıkça yazıyoruz. Bazı okurlarımız bizi “felaket tellallığı” yapmakla da suçluyor. Bazıları ise, görüşlerimizi destekliyor. Biz, her türlü eleştiriye açığız ve her görüşe de saygı duyuyoruz.

 

Dikkat edilecek olursa, yazılarımızın çoğunu resmi rakamlarla destekliyoruz. Sektör temsilcilerinin görüşlerini yansıtıyoruz. Gerçeklerden de kesinlikle kopmuyoruz. Bütün bunlara rağmen halen bazıları bizi “felaket tellallığı” yapmakla suçluyorlarsa bunlar gerçekleri görmek istememesindendir.

 

Geçenlerde Bodrum turizminden söz ederken, Bodrum esnafının, otelcilerin ve işletmelerin sıkıntılarına da değinmiştik. İşte Bodrum Yalıkavak’ta yer alan ve bölgenin tanınmış otelleri arasında bulunan Club Flipper Tatil Köyü’nün Genel Müdürü Hüseyin Softa “Bodrum sezonun umutsuzluğunu maalesef devam ettiriyor” diyor ve şu açıklamayı yapıyor:

 

“Bodrum sezonun umutsuzluğunu maalesef devam ettiriyor. Okulların açılması havanın çok sıcak ve turizm için ideal olması da hala çözüm olmadı umutları artırmadı. Birçok otel grubu henüz grubun 1 otelini açık tutuyor ve diğerleri için yeni bir umut tarihi bayram dönemi. Yine en iyi dolduğunu düşündüğümüz oteller bile haziran ayı için ortalama %50 doluluk hedefinden bile çok uzaklar. Bodrumu seven ve bodrumda olmak isteyen tatilciler bile çok temkinli ya da onlarda bayram ve sonrasını bekliyorlar. Ancak bu havanında çok kısa bir dönem olabileceğini bununda sıkıştırılmış bir tatil periyodu olacağını düşünüyorum bu kısa dönemden sonra yine sıkıntılı günler bizi bekliyor. Bilinmeli ki Avrupalı ve Rus turist gelmeden bu krizi aşabilmek çok zor”

 

Zaten biz de turizmle ilgili yazılarımızda hep bunlara değindik. Rusya ile yaşanan uçak krizi, ülkemizdeki terör endişesi ve can güvenliği konusundaki endişelerin Avrupalı turistlerin rezervasyon iptallerini yapmasına neden olduğunu söyledik.

 

Konu bu kadarla da sınırlı değil, Bodrum’daki pahalılık ve turistlerin kazıklanma endişesi de bugünlere gelmemizdeki nedenlerden biridir.

 

Zaten Bodrum’da turizm sezonu çok kısa ve sıkıntılı geçiyor. Bu kısa sezonda bile konaklama sektöründe doluluk oranı % 100’lerde olsa bile yine de sektör temsilcileri yakınıyor. Şimdi, bu oranının % 50’lere düşmüş olmasıyla yaşanan bu sıkıntıların atlatılması mümkün mü?

 

Hep “Rusya bizim için önemli” diyoruz. Gelin bunun turizmdeki nedenlerine resmi rakamlarla bir göz atalım:

 

Türkiye turizm verileri uzun vadeli serilerine bakıldığında, Türkiye’ye gelen turistlerin % 17-18’ini çocuk ziyaretçiler olduğu görülüyor. Son yıllarda 5,5 milyona ulaşan bu kitlede, azalan aile sayısı ile birlikte bu kitlede de düşüş gözleniyor.

 

Çocuk ve genç ziyaretçi sayılarındaki son gelişmelere bakıldığında, Almanya ve Rusya pazarının son derece hayati olduğu görülüyor. Türkiye turizm verileri uzun vadeli serilerine bakıldığında, Türkiye’ye gelen turistlerin % 17-18’ini çocuk ziyaretçiler olduğu görülüyor. Son yıllarda 5,5 milyona ulaşan bu kitlede, azalan aile sayısı ile birlikte bu kitlede de düşüş gözleniyor.

 

Kriz öncesi dönemde, gelen çocuk ziyaretçi içinde % 20 dolayında payı olan Rusya, son bir yılda % 16’lara kadar düştü. 2016’da ise bu pazar çok büyük kayıp içinde. Rusya’dan gelenlerin % 27-28’ini daha önceki yıllarda çocuklar oluşturuyordu. Öte yandan Rusya’dan sonra % 17-18 payı olan Almanlarda da 2016 yılında çocuk ziyaretçi sayısı da erime yaşamakta. Bu pazardan gelenlerin % 16-17’ini daha önceki yıllarda çocuklar oluşturuyordu. Diğer yandan gerileme içinde olan İngiltere pazarında da çocuk ziyaretçi sayısı azalıyor. Toplam çocuk ziyaretçiler içinde % 9,5 payı olan İngiltere son yılda % 8,9 dolayına gerilerken, 2016’da da düşüş sürüyor.

 

Bulgulara göre, çocuk ve ailelerin kaybedileceği en büyük destinasyon Antalya turizmi olarak gösteriliyor. Antalya turizm verilerine göre, Türkiye’ye gelen çocukların % 44-45’i Antalya’da tatil yapmakta. Bu pazarın kaybedilmesi de en çok Antalya’yı etkiliyor. Onu İstanbul, Muğla ve Aydın’daki kayıplar izleyecek.

 

Nereden bakılacak olursa olsun, turizmde bugüne kadar görülmemiş bir durgunluğun yaşandığını görmekteyiz. Bodrum’da sektör temsilcileri ile yaptığımız görüşme ve değerlendirmelerde de bu durumun devam edeceği ve 9 günlük bayram tatili ile de açığın kesinlikle kapanamayacağı görüşü ağır basıyor.

 

Krizin faturası bu kadar mı? Değil. Buyurun: 

 

Turizmdeki kriz alışveriş sektörü ve turizmini de vurmaya başladı. Tahminlere göre; hazır giyim, ayakkabı, hediyelik eşya sahalarındaki toplam gelir kaybı 1,32 milyar Dolar düzeyinde. Diğer yandan, krizim gelir kaybı yaratacağı alanlardan sağlık hizmetleri, sosyal etkinlikler, eğitim, kültür ve spor gibi alanlardaki düşüş ise 870 milyon Dolar’a ulaşacağı hesaplanıyor.

 

Turizm sektöründen en fazla katkıyı alan alanlardan biri olan, içinde restoran, cafe, bar gibi işletmeleri barındıran yeme içme sektörü de krizde 1,56 milyar Dolar kaybedecek. Araştırmalara göre krizde en fazla gelir kaybeden sektörlerden biri de seyahat acenteleri, operatörler ve ulaştırma olacak gösteriliyor. Bu sektörlerin kaybı da 1,51 milyar Dolar’ı aşıyor.