Bugünlerde yine Milano’daydım ama tatil yapıyorum falan sanmayın kendimi resmen kampa aldım. Anne evinde geçirilen iki haftaya iki de doğum günü partisi eklenince kilolar aldı başını gitti.  Malpensa havaalanından iner inmez soluğu Virgin Fitness club'ta aldım. Bu arada hemen belirteyim İtalya'daki üye kartımla dünyanın her yerindeki Virgin Fitness Club'larına girebiliyorum. Londra’da bir çok semtte olmasına karşılık ne yazık ki hala İstanbul'da şubeleri yok.

İtalya’yanlar 25 nisanı faşizmden ve Nazı İşgalinden Kurtuluş ve Bağımsızlık Günü olarak kutluyorlar. Bu uzun tatili fırsat bulan herkes tatile çıkmış hayalet şehir gibi Milano. Sokaklar turistlere kalmış güneşli havada yenen gelato yani dondurmanın tadına varıyorlar.

Geçen akşam yorgun ve bitkin bir vaziyette Virgin'in deri koltuklarında biraz dinleneyim derken bir de ne göreyim bacakları benim boyum kadar, uzun bal renkli dalgalı saçları yüzünü saklamış muhteşem fiziğinden Brezilyalı olduğunu tahmin ettiğim hatun çantası bir yerde kendi bir yerde bütün koltuğu kaplamış. Mecbur yandaki koltukta telefonuyla oynayan İtalyan gencin yanına oturdum. Neyse lafı uzatmadan tanışma faslını atlıyorum. Barbie bebeklere benzeyen baştan aşağı Nike'lı, muhteşem vücutlu bayan, İtalyanların “Regina Della Trans” yani Transların Kraliçesi, İtalya’nın  en ünlü ve en çok kazanan  travestisi Efe Bal çıktı. Eğer hatırlarsanız Efe Corriere Della Sera gazetesinin önünde fahişeliğin yasal bir iş olarak görülmesi ve  vergi mükellefi olup emekli olma hakkına sahip olmak için  protesto amaçlı soyunmuştu. Efe çok renklı, İtalya’da çok seviliyor. Spor salonunun koltuklarında bile hayranları yanına gelip sohbet ediyor. Reklam filmlerinde, billboardlarda, TV programlarında her yerde. Ayrıca “Kocaların Anlatmadıkları” isimli Berlusconi’nin yayınevinde yayımlanan İtalya’yı bayağı bir karıştıran kitabı da var. Her parmağında ayrı bir hüner yazmakla bitmez ama ben bunları onun kendi ağzından duymamızı istiyorum. 

Efe’nin göz kamaştırıcı bir güzelliği var ama aynı zamanda çok eğlenceli ve zeki dört dil konuşuyor. Bana röportaj vermek için de söz verdi. Londra'daki yaşamından da konuşacağız...

Haftaya görüşmek üzere..