Öncelikle özellikle Pazar günleri çok uzun saatler uyumak yerine erken uyanmayı tercih edin. Sevdiklerinizle beraber olmak size iyi gelir. Hafta boyunca çok yoruluyorsanız, o gün kendinizi şımartın; uzun zamandır okumak istediğiniz kitabı okuyun, sizi mutlu edecek bir film izleyin. Saat çok geç olmadan duş alın. Bir süre mum ışığında kendinizi dinlendirin. Ve güzel şeyler düşünerek uykuya dalın.

GÜNE NASIL BAŞLAMALI? 

Pencereyi açarak güneşin odanıza girmesine izin verin. Güne en sevdiğiniz müzikle başlayın. İmkânınız varsa açık havada bir yürüyüş yapın, mümkünse deniz kenarında yürümeyi tercih edin. Vaktiniz kısıtlı bile olsa asla kahvaltıyı atlamayın, bu size gün içerisinde ihtiyaç duyduğunuz enerjiyi sağlayacaktır. Ve tabii gülümsemeyi unutmayın!

UZUN VADEDE KESİN SONUÇLAR

Her negatif düşünce stres hormonlarını tetikler. Bu hormonlar öyle bir etkiye sahiptir ki bir anda tüm enerjinizi vakumlar; kendinizi yorgun, hasta gibi hissedersiniz. Bu yüzden hayata pozitif bakmayı öncelik edinin. Unutmayın; hayata ne kadar güzel bakarsanız, hayat da size o kadar güzellikler sunar. Taze ve doğal ürünlerle beslenmeye özen gösterin. Bol bol sebze, meyve ve protein tüketin. Çok şekerli, işlem görmüş gıdalardan uzak durun. Düzenli sporu ihmal etmeyin. Kaslarınızı güçlendirin. Uyku kaliteniz önemlidir. Açık havada geçirdiğiniz zamana, hayata bakışınıza, stres yönetiminize dikkat edin. Bunların hepsi ayrı ayrı çok önemli. Hepsine dikkat ederek bir yaşam standardı oluşturmalısınız.

KİMLER SENDROMDAN ÇIKAMAZ?

Hafta sonunu hem eğlenmek hem dinlenmek hem sevdikleriyle keyifli vakit geçirebilmek ve hem de yeni insanlarla sosyalleşmek için yoğun geçirenlerin, alkol alıp geç saatlerde yatanların sendromdan kaçması zor.