Rusya’yı, hali ile Devlet Başkanı Putin’i seversiniz veya sevmezsiniz bu başka bir şeydir. Ancak, Rusya’nın bölgede bir denge unsuru olduğunu sanırız herkes kabul ediyordur. Özellikle, Dünya’yı avuçlarının içine alma savaşı veren Amerika ve Batı’ya karşı dimdik ayakta durmayı başaran, hatta meydan okuyan Putin, iyi bir satranç oyuncusu olduğunu bir kez daha ortaya koymuş oldu. Ukrayna krizi sürerken, Kırım’ı kendisine bağlayan Rusya’ya karşı oluşturulan ittifakın bugüne kadar fazla etkili olduğunu da söyleyemeyiz.

                                                    Kırım konusunda bizim de Rusya’ya öfkemiz var ve bunun karşısındayız. Ancak, öfkeli olmak, yapılanların karşısında olmak ne yazıktır ki sorunların çözümü için yeterli olamıyor.

                                                     Rusya, doğalgaz ve petrol zengini bir ülke olarak dikkat çekiyor. Ukrayna krizi nedeni ile de Amerika ve Batı ile gerilim yaşıyor. Avrupa, Rusya’nın en büyük doğalgaz müşterisi olarak da biliniyor. İşte, bu kriz ortamında Rusya Devlet Başkanı tüm dengeleri değiştirebilecek bir anlaşmaya imza atarak yine dünya kamuoyunu şaşırttı.

                                                    TARİHİ ANLAŞMA

                                                     Rusya ile Çin’in müttefik ve dostluğunu perçinleyecek doğalgaz anlaşması Pekin’de iki devlet başkanı tarafından imzalandı. Bu anlaşma için “400 milyar dolarlık tarihi anlaşma” ifadesi kullanılıyor. 10 yıl süren müzakereler sonunda tarafların yaptığı anlaşmaya göre Rusya 30 yıl boyunca her yıl 38 milyar metreküp doğalgazı Çin’e satacak. Anlaşmanın toplam değerinin de 400 milyar dolar olduğu taraflarca açıklandı.

                                                    Çin, petrol ihtiyacının çok büyük bir bölümünü İran’dan karşılıyor. Suriye’deki iç savaş nedeni ile bölgede baş gösteren dalgalanmalar ve İran’ın daha önce Amerika ve AB’nin hedefi haline gelmesi Çin’i derinden düşündürüyordu. Rusya-Çin işbirliği ile bölgede Suriye’ye sahip çıkılarak planlar altüst edildi. Ukrayna sorunu nedeni ile Amerika ve Batı ile sıkıntılı günler yaşayan Rusya’nın doğalgaz konusunda yüzünü Çin’e çevirmesi bu krizin Çin’e yaramış olduğunu da gösteriyor. Bu anlaşma ile Putin “Bundan sonra ben değil, düşünen Batı olmalıdır”

demeye getiriyor.

                                                      Zaten var olan Rusya ile Çin ittifakı, “Asya’da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı “ile daha da güçlendi. Pekin’de bulunan İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ve Irak Başbakan’ı El Maliki ve Moğolistan Cumhurbaşkanı Tsaghiagiin ile de baş başa görüşen Putin ve Çin Devlet Başkanı Xi Jimping böylece bir gövde gösterisini de yapmış oldular.

                                                      ASKERİ ALANDA DA GÜÇ BİRLİĞİ

                                                       Daha önceden de Rusya ile Çin’in ortak deniz tatbikatı ve bu tatbikatta denedikleri yeni araç-gereç ve silahlar iki devletin ticaret dışında siyasi ve askeri alanda da işbirliğini güçlendirdiğinin bir mesajı olarak değerlendirilmişti. Dikkat edilecek olursa, Ukrayna krizi ve diğer olaylar nedeni ile Amerika ve Batı, Rusya’ya karşı askeri güç kullanımının lafını bile etmiyorlar. Sadece ekonomik ambargo ile yetiniyorlar. Ancak, bugüne kadar uygulanan ekonomik ambargolar Putin için hiçbir şey ifade etmedi. Kaldı ki Rusya Devlet Başkanı meydan okumayı da sürdürdü. Şimdi ise Çin ile yapılan doğalgaz anlaşması ekonomik alanda Rusya’yı daha da güçlendirmiş olacaktır.

                                                       “Asya’da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı “(CICA) 4 yılda bir toplanıyor. CICA’ya Türkiye ile birlikte 24 üye ülke var. 9 ülke ve 4 Uluslar arası Organizasyon gözlemci statüsü ile örgütte yer alıyor.

Cumhurbaşkanı Gül, Soma Maden faciası nedeni ile bu yıl düzenlenen konferansa katılamadı.

                                                        Öte yandan Pasifik’te bazı sorunlar yaşayan Çin’in yanında yer alacak olan Rusya’nın sorunların Çin lehine gelişmesinde de rol oynayabileceğine dikkat çekiliyor. Bu sorunlar arasında Tayvan’ın çok önemli rol oynadığını belirtmek istiyoruz. Bu ittifak, Tayvan üzerindeki Amerikan etkisini kırabilecek mi ilerleyen zaman içinde bunu birlikte göreceğiz.

                                                        SURİYE KONUSUNA DİKKAT

                                                         Rusya ile Çin arasındaki doğalgaz anlaşmasının yanı sıra 40’ın üzerinde başka konular üzerinde de anlaşma sağlandığı ve bu işbirliğinin bölgedeki dengeleri iyiden iyiye değiştireceği de ifade ediliyor. Rusya’nın Kafkaslar’daki etkisi sürerken, Ortadoğu’da da Suriye, İran ve Irak üçgeninde de Rusya’nın Çin’in de desteği ile daha sağlam ve güçlü ittifaklar sağlayabileceğine dikkat çekiliyor. Putin de yaptığı açıklamada Amerika’ya vurgu yapıyor ve “Dünya’nın tek patronunun olmadığını gösterdik,”diyor.

                                                         Ortada 3 yıldan daha fazla iç savaş yaşayan bir Suriye var. Komşudaki belirsizlik sürüyor. Rusya’nın desteğindeki Esad’ın artık devrilemeyeceği ve muhaliflerin kazanamayacağı görülüyor. Çin ile yapılan anlaşma sonrası Rusya’nın Suriye konusunda ağırlığını iyiden iyiye Esad’dan yana koyabileceğini de görmek gerekiyor. Bu nedenle zaten baştan bu yana yanlış politikalar uygulayan Türkiye’nin değişen bu dengeleri değerlendirerek yeni baştan politikalar üretmesinde yarar olacağı görüşündeyiz.