TUNCELİ (AA) - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, terörle mücadele konusunda kararlılık vurgusu yaparak, "Bu iş sona yaklaşmıştır. PKK uçurumdan yuvarlanmaya başlamıştır, buradan dönüş mümkün değildir." dedi.

Tunceli'de esnaf ziyaretinin ardından kanaat önderlerinin katılımıyla gerçekleşen toplantıya katılan Bakan Soylu, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'de kalkınma, kendi iç huzurunu temin etme, bunu daim kılma ve kendisine yönelen birtakım saldırıları hep birlikte bertaraf etme gayreti içinde olduklarını belirtti.

Soylu, bunun sadece Ankara'dan temin etme, yönetme ve yüz yüze gelmeden devam ettirebilmenin mümkün olmadığını aktararak, mutlaka milletin desteği, özellikle toplumda nasihat edecek, sözü geçen insanların bu işe destek vermesinin önemli olduğuna dikkati çekti.

- "Terör örgütünün derdi uyuşturucu kaçırsın, oradan para kazansın"

Kırk yıldır bu topraklarda PKK fitnesinin yaşandığını kaydeden Soylu, şöyle konuştu:

"Ben lafımı esirgeyen bir adam değilim, açık açık söylüyorum. Terör örgütünün Kürt kardeşlerimizi bir çakıl taşı kadar düşündüğü ve dert ettiği yoktur. İdeolojisi falan yoktur. Hiçbir zaman da dert etmemiştir. Tunceli, Diyarbakır, Şırnak, Eruh, Cizre ve ne de Ağrı'ya çakıl taşı kadar bir faydası yoktur, olmamıştır. Terör örgütünün işi gücü derdi uyuşturucu kaçırsın, oradan para kazansın. Suriye'den insan ticareti yapsın, oradan para kazansın. Milletin kanından kazandıkları paraları örgüt liderleri Avrupa'da lüks yerlerde yesin. Milletin çocuğunu dağda bayırda telef etsinler, kendi ahlaksız alemlerine meze etsinler, tek dertleri budur."

"Siz bakmayın onların öyle dağda falan poz verdiklerine. Kendi yayın organlarında 'mücadele, gerilla' diye yüksek perdeden beyanat vermelerine aldırmayın." ifadesini kullanan Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz onların çektirmedikleri fotoğrafları iyi biliriz. Sefahat fotoğraflarını, ahlaksızlıklarını iyi biliriz. Avrupa uyuşturucu pazarının yüzde 80'i bu örgütün elinde. Yılda 1,5 milyar dolar sadece uyuşturucudan para kazanıyorlar. Göçmen kaçakçılığı ve diğer işlerden kazandıklarını saymıyorum. Daha Suriye'deki petrole de çökeceklerdi, pazarlıkta anlaşamadılar. Amerika 'Suriye'den çekiliyorum.' deyince paniklediler. Şimdi kendi küçük akıllarıyla bölge ülkelerini çatıştırmaya, böylece canlarını kurtarmaya çalışıyorlar. Hiç kimse merak etmesin, bu iş sona yaklaşmıştır. PKK uçurumdan yuvarlanmaya başlamıştır. Buradan dönüş mümkün değildir. Artık Ortadoğu'da yeni bir irade filizlenmektedir. Bu irade terörün bitmesi iradesidir ve inşallah hem içeride hem dışarıda bu kötülük yuvası, bu irin yuvası kısa zamanda kurutulacaktır."

Soylu, "fuzuli işler" olarak nitelendirdiği terörün ülkeye çok şey kaybettirdiğine işaret ederek, "Hiç kimseye hayır getirmeyen, sadece kaybettiren, insanları üzen, çoluk çocuğu, anne babaları ağlatan bu fuzuli işlerle çok oyalandık. Artık Türkiye elini geleceğe uzatmıştır ve Türkiye bu fuzuli işlerden kurtulmak, bu yükü sırtından atmak zorundadır." değerlendirmesinde bulundu.

- "Tehdit ettiler, onlar güldüler, millet ağladı"

Bakanlık olarak kayyum atanan belediyelerde önceden toplum yararına hiçbir şey yapılmadığını vurgulayan Soylu, şunları söyledi:

"Yıllardır buralarda belediyeleri güya yönettiler. Tek ve basit bir soru sormak isterim, Tunceli için ne yaptılar? Kendilerinden başka kimseye hayırları olmadı. Tehdit ettiler, onlar güldüler, millet ağladı. Şu güzelim Pülümür Yaylası'nı dünyaya açmak için, buralara zenginlik gelsin diye hiçbir şey yapmadılar. Batıdan terör için yardım almayı, Avrupa'dan gelen paraları Kandil'e yollamayı becerdiler ama şu Tunceli'ye iki tane turist getiremediler. Hala utanmadan kalkıyorlar, önümüzdeki seçimler için bir şeyler söylemeye çalışıyorlar. Yıllarca belediye yönettiler, yıllarca hem belediyelerin hem de şehrin bütün kaynaklarını örgüte peşkeş çektiler. Kasasındaki paradan, garajındaki aracına, iş makinesine, elemanına kadar bu belediyeleri sonuna kadar Kandil'in hizmetine verdiler."

Soylu, şimdi dağdaki elemanları ikna yoluyla indirdiklerini, birçoğunun da kendisinin teslim olduğunu söyledi.

Bunların hikayelerinin hep aynı olduğunu dile getiren Soylu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Ya belediye binasında kandırılıp yönlendirilmişler ya HDP il binasında ya ilçe binasında ya da HDP'nin bir etkinliğinde kurulmuş bir çadırda kandırılıp dağa gönderilmişler. Bunların anne babası anne baba değil miydi? Onlar evladına ağlamaz mıydı yazık değil miydi? Diyarbakır Belediyesinde anneler çadır kurdu, evlatlarını istedi, günlerce yüzlerine bakmadılar. O anneler neden evlatlarını belediyeden, onlardan istedi? Çünkü o anneler, kimin ne kabahat ettiğini çok iyi biliyorlardı. "

Bakan Soylu daha sonra Tunceli Organize Sanayi Bölgesi'ndeki tekstil fabrikasını ziyaret etti.