KIRIKKALE (AA) - Bahçeli, partisince Kırıkkale Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun İYİ Parti ve HDP'yle zillette buluşmakla kalmadığını, aynı zamanda vahim bir yalan koalisyonu kurduğunu söyledi.

"Bunların birlikte yalan şantiyesi işletip, yalan rüzgarı estirdiklerini" aktaran MHP Genel Başkanı Bahçeli, şıracının şahidinin de bozacı olduğunu bildirdi.

Yalancının şahitlerinin zillet ortakları olduğunu vurgulayan Bahçeli, Kılıçdaroğlu'nun kendilerine utanmadan, sıkılmadan milliyetçilik anlattığını, yüzsüzce eleştirdiğini dile getirdi.

Hem konuşanı hem de konuşturanı açıkça gördüklerini belirten Devlet Bahçeli, "Diyor ki 'Dünyanın hiçbir ülkesi kendi silah fabrikasını bir başka ülkenin ordusuna vermez. Silah fabrikasının satışına onay veren milliyetçi olmaz'. Şu yalana bakın, karşımızdaki yalancıyı iyi tanıyın. 'Ardıcın közü olmaz, yalancının sözü olmaz'. Kılıçdaroğlu tek ayak üstünde bin yalan söylüyor. Zira yalan ruhuna işlemiş, zihni melekelerini istila etmiş. Sakarya'daki Tank-Palet Fabrikası'nın satıldığını söylüyor, yalan. Ortada satış falan yokken 'var' diyor, yalan. Bir başka ülkenin ordusuna verildiğini söylüyor, yalan. Trump'a tepki göstermediğimizi söylüyor, yalan. Sandık ittifakından bahsediyor, demokrasi güçlerinden söz ediyor, tamamen uydurma, bütünüyle hayal mahsulü."

Bahçeli, Kemal Kılıçdaroğlu'na seslenerek, "Yabancı güçlerden silah alsak daha mı iyiydi? Savunma sanayisinde yerlilik ve millilik oranının yüzde 68'e çıkması mı seni üzüyor? Bu mu uykularını kaçırıyor? Ülke kaynaklarının verimli kullanılması seni huzursuz mu ediyor?" diye konuştu.

Sakarya'da kurulu bulunan ve Milli Savunma Bakanlığı Askeri Fabrikalar Genel Müdürlüğüne ait olan Tank-Palet Fabrikası'nın satılmadığını anlatan MHP lideri Bahçeli, yalnızca işletme hakkının 25 yıllığına devredildiğini vurguladı.

Bahçeli, satış yokken "var" diye çığlık atmanın yalancılığın daniskası olduğunu ifade ederek, Kılıçdaroğlu ve zillet ortaklarına baktıklarında, yabancıların eline avucuna mahkum olmalarının kaçınılmaz olduğunu dile getirdi.

- "Zillet ittifakı milli varlığımızı baltalıyor"

Atatürk'ün manda ve himayeye hasım olduğuna işaret eden Devlet Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bugünün CHP'si manda ve himaye hayranı. Aziz Atatürk tam bağımsızlık yanlısı idi, bugünün CHP'si tutsaklığa meraklı. Aziz Atatürk emperyalizmin amansız düşmanıydı, bugünün CHP'si emperyalizmin taşeronu. Şunu biliniz ki; aziz Atatürk yerinden kalksa bunların alayını müstevlilerle birlikte kovalar, yakaladığı yerde de denize dökerdi. CHP'ye oy veren kardeşlerime yazıktır, yapılanlar haksızlıktır. Arife günü yalan söyleyenin, bayram günü yüzü kara çıkar. CHP Genel Başkanı'nın yüzü ise şimdiden simsiyahtır. Olan bitenler ayıptır, utanmazlıktır, aymazlıktır, kepazeliktir. İnsanı yalan kadar alçaltan bir şey yoktur. CHP yönetimi aşağıların aşağısına çakılmıştır. İP aynı yolun yolcusudur. Yalan umut hırsızlığıdır, vicdan cinayetidir, günahkarlıktır. Yalan varsa güven yoktur, huzur yoktur, sadakat yoktur."

Bahçeli, CHP'de güven ve huzur kalmadığını, CHP'de vatan ve millet sevgisinin sıfırlandığını ifade etti.

Zillet ittifakının Türkiye'nin kuyusunu kazdığını, ancak kazdıkları kuyuya kendilerinin düşeceğine işaret eden MHP Genel Başkanı Bahçeli, şunları kaydetti:

"Zillet ittifakı milli varlığımızı baltalıyor. Ama her balta darbesi kendilerine değecek. Şimdi size soruyorum; PKK ve HDP'yle yan yana duran CHP ve İP'e sandıkta ceza kesecek misiniz? Zilletin bedelini ödettirecek misiniz? Zillete dünyayı dar edecek misiniz? Kırıkkale'yi MHP'ye verecek misiniz? İşte bu evetler, 31 Mart'ın müjdesidir. İşte bu evetler, 31 Mart'ta zilletin sonunu getirecektir. Zillet ittifakı çamurdur, çürümedir, çukurdur, çözülmedir, çarpıklıktır. Buna karşılık Cumhur İttifakı helaldir, hakikattir, dürüsttür, millidir, samimidir, adam gibi adam olanların kutlu bir beraberliğidir. İki şey aklın eksikliğine işaret ve delalettir; Susulacak yerde konuşmak, konuşulacak yerde susmak. Gün konuşma vaktidir, gün maskeleri indirme günüdür. Kırıkkale inanıyorum ki zillete düşmeyecektir. Biz 'vatan' diyoruz, bunlar 'patates' diyor. Biz 'bayrak' diyoruz, bunlar 'patlıcan' anlıyor. Biz 'beka' diyoruz, bunlar 'soğan cücüğü' algılıyor. 'Vatanı kaybedersek yiyecek ekmeğimiz olmaz' diyoruz. Bunlar, 'YPG bize mi saldıracak' diye alay ediyor."

Zilletin tavır ve davranışının tam manasıyla husumet olduğunu belirten Bahçeli, Mehmet Akif Ersoy'un "Sahipsiz olan memleketin batması haktır. Sen sahip olursan bu vatan batmayacaktır." dizelerini de okudu.

"Varsın zillet zilletliğini yapsın, varsın illette buluşsunlar, varsın kaos ve krizde anlaşsınlar." diyen Devlet Bahçeli, şöyle devam etti:

"Zillet varsa, karşılarında Kırıkkale vardır, millet vardır, cumhur vardır, cumhurun ruhu ve iradesi vardır. Her şeyin üzerinde de Allah vardır. Kırıkkale şehidimizin, şühedamızın kemiklerini sızlatmayacak, terör iş birlikçilerine, PKK/YPG'yi masumlaştırmaya çalışan zillete ve Furkan yavrumuzun katillerine hesabı soracaktır. Zillet, hezimet, rezalet ve melanet emellere karşı Kırıkkale'nin gücünü gösterecek misiniz? Kırıkkaleli zulme rıza göstermez, ihaneti affetmez, Türklüğün bekasına asla gölge düşürmez. Çünkü Kırıkkale Türk'tür, Türk milletinin yılmaz neferi, yıkılmaz kalesidir. İman varsa imkan vardır, bunu unutmayacağız."

Bahçeli, Belçika mahkemesinin terör örgütü PKK kararına ilişkin de "Brüksel'de bir alt mahkemenin aralarında terör örgütü PKK'nın Avrupalı elebaşlarının da olduğu 36 özel ve tüzel kişinin terörle mücadele kanunları çerçevesinde yargılanmayacağı yönündeki kararını şiddetle kınıyorum." ifadelerini kullandı.

(Bitti)