ANKARA (AA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, "Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Türk-İş yönetimi arasında yaklaşık 200 bin kamu işçisini ilgilendiren toplu iş sözleşmesi imzalanırken ortaya çıkan sonuç hem sendikalarımız hem de işçilerimiz adına içler acısıdır." ifadelerini kullandı.

Ağbaba, yaptığı yazılı açıklamada, enflasyon temmuz ayında 16 yıllık ortalamaya göre yüzde 19,91 artmışken, elektriğe son bir ayda yüzde 14,98 zam gelmişken hükümetin önerisi ile sonuçlanan toplu iş sözleşmesinin işçilere adeta zorla sefaletin ve açlığın dayatılması anlamını taşıdığını savundu.

İktidarın, 200 bin kamu işçisinin toplu iş sözleşmesi hakkını açıkça gasbettiğini belirten Ağbaba, "Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Türk-İş yönetimi arasında yaklaşık 200 bin kamu işçisini ilgilendiren toplu iş sözleşmesi imzalanırken ortaya çıkan sonuç hem sendikalarımız hem de işçilerimiz adına içler acısıdır." değerlendirmesini yaptı.

Ağbaba, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) çıkana kadar, kamu kesiminin toplu iş sözleşmeleri sürecinde yetkinin iş kolu sendikalarına ait olduğunu anımsatarak, bu kararname ile yetkinin konfederasyonlara devredilerek, konfederasyonlara bağlı iş kolu sendikalarının sürecin dışında bırakıldığını kaydetti.

Böylece, sendikaların özgür toplu iş sözleşmesi yapma imkanının ve grev hakkının ortadan kaldırıldığını öne süren Ağbaba, işçilerin grev hakkı olmadan, karar süreçlerinde sendikaları ile yetki ve söz sahibi olmadan bu "sefalet ücreti zammı"na muhtaç bırakıldığını belirtti.

Ağbaba, Türkiye'de sendika ve toplu iş sözleşmesi hakkının yalnızca kağıt üzerinde olduğunu vurgulayarak, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"AKP iktidarının OHAL sürecinde çıkardığı hukuk dışı kararlar ne yazık ki ülkemizde emeği ile geçinen yüz binlerce yurttaşımızın yaşamını halen derinden etkilemeye devam etmektedir. 696 sayılı KHK ile ülkenin neredeyse 40 yıllık toplu iş sözleşmesi düzeninin ortadan kaldırılmasının acı reçetesini hem işçilerimiz hem de sendikalarımız bu sözleşme ile ödemiştir."