İZMİR (AA) - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye'nin büyük sıkıntılar çektiğini belirterek, "Hep ayaklarımızın, ayakkabılarımızın ucuna bakalım, geleceğe bakmayalım istediler. Hep birbirimize uğraşalım istediler. Bize dediler ki 'ey eciş bücüşler, ey köylünün çocukları, siz kimsiniz de bu ülkeyi idare edeceksiniz' dediler. 'Ey şalvarlılar, siz kimsiniz de bu ülkede vesayeti ortadan kaldırıp, bu ülkeyi kalkınan büyüyen güçlü bir Türkiye yapacaksınız' dediler. Adnan Menderes yapmaya çalıştı, bedelini ödettiler." dedi.

Soylu, partisinin Tire İlçe Başkanlığı önünde vatandaşları selamlayarak konuşmasını, seçim otobüsü üzerinden yaptı.

Türkiye'nin yakasından on yıllardır düşülmediğini, bu ülkede herkese acı günlerin tattırıldığını, hayat standardının yükselmesinin, ülkenin ayakları üzerinde durmasının istenmediğini, Türk-Kürt, Alevi-Sünni, sağcı-solcu, başı açık-kapalı, laik-dindar diye hep kaos olmasının istendiğini ifade eden Soylu, şöyle konuştu:

"Hep birbirimizle kavga edelim, cebelleşelim istediler. Ondan sonra da geleceğe bakmayalım istediler. Mecali olmayan, boynu eğik, beli bükük bir Türkiye olsun, değerlerinden uzaklaşan, köksüz, ana, ata, komşu tanımayan, vefa bilmeyen bir Türkiye olsun istediler. Onun için bu ülkede başbakanı, bakanları astılar. Hep ayaklarımızın, ayakkabılarımızın ucuna bakalım, geleceğe bakmayalım istediler. Hep birbirimizle uğraşalım istediler. Bize dediler ki 'ey eciş bücüşler, ey köylünün çocukları, siz kimsiniz de bu ülkeyi idare edeceksiniz' dediler. 'Ey şalvarlılar, siz kimsiniz de bu ülkede vesayeti ortadan kaldırıp, bu ülkeyi kalkınan büyüyen güçlü bir Türkiye yapacaksınız' dediler. Adnan Menderes yapmaya çalıştı, bedelini ödettiler. İktidar olabilirsin muktedir olamazsın' dediler. Yıllarca beynimize bunu çaktılar. 'Biz yönetiriz' dediler. Bugün milletimiz hem iktidar, hem muktedirdir."

- "Gittiğimiz yerin kanını emmeyiz"

Türk milletinin Batı gibi olmadığını, gittiği yerleri çökertmediğini, gittiği yerin kanını emmediğini vurgulayan Soylu, 6 asırdan fazla bir zaman büyük bir coğrafyada hak, adalet, hukuk sağlayan bir milletin soyundan gelen bu milletin kimseyi sömürmediğini ifade etti.

Türkiye'nin Afrin'e girdiğini ve terör örgütü PKK'yı buradan çıkardığını dile getiren Soylu, "Ne oldu? Amerika bir şey söyleyebildi mi?" dedi.

Soylu, sert konuşmaları nedeniyle kendisini zaman zaman eleştirenlerin olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:

"Ne diyeceğim yani, lafı boğazımızda da mı düğümleyeceğiz. Kadın çıkmış, karşımızda olan cenahın en önemli unsurlarından biri diyor ki 'sırtımı PYD'ye, YPG'ye PKK'ya dayadım.' Şimdi sana dört tane duvar verdik, ister o duvara daya ister o duvara. Yanlış mı söylemişim Tire? Bu kadar işler başımıza geldi, kasedi tekrar başa saralım istiyorlar. 15 vilayette Apo'nun İmralı'dan çıkması için, ben onlara milletvekili demiyorum, onlar PKK'nın vekilidir, onlar terörün vekilidir. Kim ne derse desin, vallahi de billahi de o bir siyasi parti değildir, terör örgütünün siyasi koludur. Ne olacak, 15 tane ilde yürüyüş yapacakmış Apo çıksın diye. Ben de dedim ki sizi yürütürsek adam değiliz, namerdiz."

- Diyarbakır ziyareti

Bakan Soylu, geçen günlerde Diyarbakır'ı ziyaret ettiğini, külliye açılışına katıldığını, açılışları ay yıldızlı bayraklarla yaptıklarını anlattı.

Binlerce kişinin, Türkiye'nin birliği için, bölgeyi terör örgütüne bırakmamak için yemin ettiğini anlatan Soylu, bir dönem PKK'nın merkez olarak kullandığı yerlerin, şimdi millet kıraathanesine dönüştürüldüğünü dile getirdi.

Bakan Soylu, terör örgütüne finansman sağlayan, 13 yaşındaki kızlara terör eğitimi verenlerin, onlara tecavüz edenlerin, o kızların, ailesine dönmesini engelleyenlerin burnundan fitil fitil getireceklerini söyledi.

Diyarbakır'ın ilçelerindeki gençlerin terörle uğraşmaması için mücadele verdiklerini dile getiren Soylu, şöyle devam etti:

"Biz sizin önünüzü temizlemekle meşgulüz. Terörü bize bırakın, siz yarın mühendis olun, siz yarın doktor olun, hemşire olun, öğretmen olun. Memleketinize, ananıza, babanıza bu topraklara hayırlı evlat olun. Bizim söylediğimiz odur. Ama bu tarihi bilmeyenler ne diyorlar? Pervin Buldan denilen o kadın, böyle yumuşak yumuşak gözüküyor ama lafları, zehirli diliyle birlikte 'bu seçimde 40 yıllık mücadelemizi taçlandırmak için sandığa gideceğiz.' 40 yıl önce ne kuruldu, PKK kuruldu. Demek istiyor ki 'ey bizimle beraber olanlar, bizim derdimiz seçim, belediye, o, bu değil bizim derdimiz, tam anlamıyla beraber bu PKK'nın iddiasını, ideolojisini buraya hakim kılmaktır.' Bitti mi acaba? Cahil kadın, 40 yıl mı, oranın tarihi binlerce yıl geçmiş. Onlar bizim kardeşlerimiz, bizi birbirimizden ayırmaya çalışıyorlar. Ardından suratında meymenet olmayan bir adam var HDP'nin eş başkanı, komünist sakallı bir adam tanıyor musunuz? Dedi ki 'Kürdistan'da biz kazanacağız. İstanbul'da, Ankara'da, İzmir'de, Adana'da AKP'ye ve MHP'ye kaybettireceğiz. İstanbul'da, Ankara'da İzmir'de verilen oylar Cizre'ye Eruh'a Silopi'ye selam olacak, güç katacak.' Demek istedi ki biz yüzümüze maske taktık, burada PKK, batıda CHP, Saadet ve İYİ Parti ile mücadele içindeyiz."

Soylu, 2,5 yıldır İçişleri Bakanlığı yaptığını, her istihbarat aldığında midesine kramp girdiğini, kalbinin sıkıştığını dile getirerek, "CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi kolunu PKK'ya kaptırmıştır, kaptırmıştır, kaptırmıştır..." dedi.

(Sürecek)