İSTANBUL (AA) - Oyuncu Tamer Levent, Türkiye'nin komşu ülkelerle kültürel ve sanatsal etkileşimini güçlendirmek amacıyla bu yıl ikincisi düzenlenen 'Komşu Sinema İran Günleri'nde sinemaseverlerle bir araya geldi.

Atlas 1948 Sineması'nda gerçekleştirilen ve moderatörlüğünü Tülay Türken'in üstlendiği programda, Levent 'Sanata Evet Sinemaya Evet' başlıklı söyleşi gerçekleştirdi.

Levent, sanat ve sinemayla ilgili çok fazla klişenin olduğunu belirterek, söz konusu eksik bakışın, var olan konuların yanlış anlaşılmasına sebep olduğunu söyledi.

- 'Her şeyi sanat olarak yapma çağında yaşıyoruz'

'Her şeyi sanat olarak yapma çağında yaşıyoruz.' görüşünü paylaşan Levent, 'Hangi işi yaparsanız yapın, onu sanatlı bir şekilde yapmanız gerekiyor. Buradaki temel sıkıntı ise hayatımızda kelimeleri yanlış bir şekilde kullanmamızdan kaynaklanıyor. Birtakım ezberler var. Ben bunları bozmak istiyorum.' dedi.

Usta oyuncu, söz konusu ezberlerden birisinin 'drama' ile ilgili olduğuna işaret ederek, 'Dram, 'acıklı' demek değildir. Dram, 'durum' anlamına gelir. Sinemada da durumların ortaya konularak 'dramatize' edilmesini, biz temel olarak durum görürüz. O durum, bir sanat inceliğiyle yazılmış ve çekilmiş ise biz ondan etkileniriz. Böyle bir özelliğe sahip değilse, o bize hiçbir şey söylemez ve ondan etkilenmeyiz. Sanat bu anlamda bu sürecin adıdır. O yüzden, 'sinema sanattır' bir klişedir.' diye konuştu.

Sanatın 'ne olduğu' sorusuna verilen cevaplardan birisinin de 'duygu' olduğuna dikkati çeken Levent, şunları kaydetti:

'Sanat nedir? Bu soruya 'duygu' cevabını vermek yanlış olacaktır. Sinema ve sanatı duyguya indirgemek çok büyük bir hatadır. Burada ihmal ettiğimiz temel unsur düşüncedir, fikirdir, farkındalıktır, bilinçtir. Oysa bizim insan olarak çok yüksek bir düşünme kapasitemiz var. Duygu, kalpten gelir. Duygular önemlidir ama hayatın tamamını anlatamaz, yönlendiremez. Hayatımızın büyük bir bölümü ise düşünceden kaynaklanır ve ne yazık ki bizler bunları çoğunlukla ihmal ederiz. Bu büyük bir hatadır. Sinema ve sanatta düşünmenin rolünü iyi anlamak gerekiyor.'

- 'Drama, sadece mesleği oyunculuk olan kişilerin değil, tüm eğitimin ekseni olması gerekiyor'

Tamer Levent, hayatı doğru ve gerçek bir şekilde anlamanın öneminden bahsederek, 'Hayatla gerçek anlamda bir teması olmayan insanlar, 'Ben kimim ve niçin bu işi yapıyorum?' sorusuna da cevap veremezler. Bu oyuncular için de geçerlidir. Dolayısıyla 'Sanata ve sinemaya evet' demek, farkındalıkla yapılmış işi anlatmaktadır. Benim için 'kutsal' olan, bir işin hakkını vererek, sanatlı bir şekilde yerine getirmektir. Sanattan yoksun kalmak, gerçek anlamda düşünmekten de yoksun kalmaktır. Sadece kalp ve duyguyla hayatı idame ettirmek mümkün değildir. Sanatta düşünsel olanı yitirmek en büyük tehlikelerden birisidir.' görüşlerini paylaştı.

Konuşmasında geçmişte yaşamış önemli isimlerin hayatlarından örnekler veren Levent, Shakespeare'in yaşadığı dönemde önemli bir aktör olduğunu söyledi.

İspanya hükümeti, İsrail'i boykot için Eurovision Yarışması'ndan çekilme kararından memnun
İspanya hükümeti, İsrail'i boykot için Eurovision Yarışması'ndan çekilme kararından memnun
İçeriği Görüntüle

Levent, şu değerlendirmelerde bulundu:

'Bu cümleyi itiraz edenler olabilir ama bu gerçekliği değiştirmeyecektir. Shakespeare, Rönesans'ın en önemli aktörüdür, o sadece bir şair değildir. Tıpkı bunun gibi İkinci Dünya Savaşı'nın en önemli aktörlerinden biri de Hitler'dir. Aktörün buradaki kullanımı sanatın hayatla olan temasının bir yansımasıdır. Leonardo da Vinci 'Son Akşam Yemeği' tablosunda bize Hz. İsa ve havarileri arasındaki durumu anlatmıştır. O, durumları inceleyen bir iş ortaya koymuştur. Sinema da durumları anlatan bir sanattır. Durumları gerçekçi bir şekilde ortaya koyabilen, hayatla teması olan eserler ise gerçek anlamda sanatsal ürünlerdir.'

Usta oyuncu, sanatta analizin de olması gerektiğinin altını çizerek, 'Analiz yapmada anahtarlarımız çok eksik. Böyle olunca da hayatı anlamada sıkıntılar yaşıyoruz. Buradaki temel unsur dramadır. Oyuncularımızın esas olarak 'drama kültürü' almış olması gerekiyor. Dramanın, sadece mesleği oyunculuk olan kişilerin değil, tüm eğitimin ekseni olması gerekiyor. Drama kültürü aldığımız zaman buradaki açığımız da kapanmış olacaktır. Buna da 'eğitimde drama metodu' diyoruz. İngiltere'de bu 1936'dan beri uygulanan bir modeldir. Türkiye'de ise böyle bir model yoktur.' ifadelerini kullandı.

Etkinlik, soru cevapların ardından usta sanatçıya günün anısına verilen ödülle sona erdi.

Kaynak: AA