Aynur Tattersall- Mucizenizi Yaratın! ‘’Kapasitesinin en üstünde yaşamayı seçmek her insanın yapabileceği bir seçim değil”. Çoğu zaman mevcut düzenimiz bir şeklide bizi huzursuz ettiği için yaşamınızı değiştirmek daha fazla şeye sahip olmak, daha iyi bir kariyer, daha sağlıklı ilişkiler gibi beklentilerimiz için mucizeler olmasını bekleriz.

“Aslında insanlar kendi mucizelerini kendileri yaratıyor” sözünü çoğu zaman duyuyor ve anlam da veremiyor olabiliriz. Mucizemi nasıl yaratırım ve ne zaman?  Hayatımızın akışı içinde bir şeyleri değiştirmeye karar verdiğimizde eğer bir şeylerden rahatsızsak ve bunun farkına vardıysak ilk iş önce hemen harekete  geçmek olmalı.

Bazen bize çok karmaşık  ve çözülmesi zor gibi gelen şeylerin cevabı çok yakınımızda olabilir. Yıllar önce bir gazeteci yazar olarak bu konulara merakla çıktığım yolda bu konuların uzmanı onlarca kişi ile karşılaştım. Dünyanın her yerinde aldığım kurslar, deneyimlediğim teknik ve sistemler hayatımda büyük değişiklik ve dönüşüm yarattı.

Yıllar önce bir davet üzerine deneyimlediğim çok değerli insan davranışları uzmanı Nevşah Karamehmet’in mucize kursu da insanın hayatına sihir gibi dokunan kurslardan biri.

Aynur Tattersall: "Nevşah Karamehmet ile şimdi Londra’da 8. sini yapmaya hazırlandığı gerçek mucizelerin yaratıldığı kursu ve insanların daha iyi bir hayatı nasıl yaşayabileceği üzerine güzel bir sohbet gerçekleştirdik."

Nevşah Karamehmettoplantı

Aynur Tattersall: "Kuşkusuz, hepimiz daha iyi olmak, daha iyi hissetmek istiyoruz. Sence insanlar hayatlarının hangi noktasında dönüşüme ihtiyaç duyuyorlar?"

Nevşah Karamehmet: "Aslına bakarsan, ‘’kapasitesinin en üstünde yaşamayı seçmek’’ her insanın yapabileceği bir seçim değil.  O nedenle, bence her insan kişisel gelişime veya dönüşüme ihtiyaç duymuyor. Birçok kişi, özellikle Türkiye’de, acı ve sıkıntı içinde yaşamaya öyle alışmış ve öyle büyük bir rehavet ve adatmaca içindeler ki, bunun değişebileceği, farklı bir yaşamın mümkün olduğundan bile haberleri yok. Bazen eğitimlerimde ‘’bazı insanlar için çok geç’’ diyorum, tüm samimiyetimle. Gerçekten bazı insanlar için çok geç. Yaşamın bir sınav olduğunu, sıkıntısız bir yaşamın mümkün olmadığını, ‘’mutsuzluk hayatın bir parçasıdır’’ diye düşünen ve böyle olmadığını, aslında yaşamın cennete dönüşebileceğini, kolaylıkla, mutlu, dengeli şekilde yaşanabileceğini görmek istemeyen, bu olasılığı reddeden bir insan, ne yazıkki ne benimle ne dönüşüm metodlarıyla asla karşılaşmayacak. Bana sorarsan, gerçek dönüşüm ve yüksek olasılıklarla ilgilenen, kapasitesinin tamamını gerçekleştirmek isteyen ve tatmin edici bir hayat peşinde koşan insan sayısı dünya nüfusunun %3ünü geçmez."

Aynur Tattersall: "Bu dünyaya gerçekten neden geldik?"

Nevşah Karamehmet: "Her insan eşsizdir. Her birimizin bu dünyada, doldurmaya geldiği bir yer, gerçekleştirmeye geldiği bir rol, bir görev var. Ancak ne yazıkki, birçok insan, toplumsal koşullar ve kalıplarla fazlasıyla şartlanmış, kendinden kopmuş, uzaklamış durumda. Birçok insan, değil hayat amacı, henüz kim olduğunun bile farkında değil ve bu nedenle kaybolmuş, boşlukta, mutsuz ve tatminsiz durumda. Bir insanın hakiki doyuma ulaşabilmesi, mutlu olabilmesi ve insani limitlerini aşarak, kapasitesinin en üstüne yaşayabilmesi için kim olduğunu, hayat amacını, eşsiz yeteneklerini keşfetmiş olması ve yaşamının tamamını bu hakikatle hizalamış olması gerekiyor. Her birimiz bunu yapabilmek için buradayız.. İşte tam da bu nedenle, insanın kendini keşif yolculuğu, çıkabileceği en kutsal yolculuk. Zihnimizdeki yargılar, çarpık düşünceler, koşullar, şartlanmalar ile çalışmak bu neden çok önemli. Kendimizi yaşamak, kendimizi gerçekleştirmek yaşam amacımız, varoluş sebebimiz. Bunu yapabildiğimiz zaman, vermemiz gereken tek sınavı, kendimiz olma sınavını veririz ve tüm evren bize destek olmaya, arka çıkmaya başlar. Tüm işlerimiz yolunda gider, fırsatlar önümüze çıkar, adeta kendi cennetimize adım atarız."

Nevşah Karamehmet Uk

İnsanlar kendilerini, hayatlarının amacını ve ne yapmak istediklerini ne zaman sorgulamaya başlarlar?

Nevşah Karamehmet: "Yaşamları zorlaştığında, dayanılmaz bir hal aldığında, kaybolduklarında, kendilerinden tamamen koptukları ve yaşamları anlamsızlaştığı için, artık ne yapacaklarını bilemedikleri bir döngüye girdiklerinde, ‘’bir başka yol olmalı’’ diye düşünebilirlerse, işte o zaman kendilerini ve yaşamlarını sorgulamaya başlarlar."

Medyadan, kitaplardan, televizyon programlarından "Ben hayatınızı değiştiriyorum, dönüştürüyorum" diyen yüzlerce kişi/guru tanıyoruz. Bu insanlar gerçekte hangi ihtiyaçları karşılıyor ve neden bu kadar popülerler?

Nevşah Karamehmet: "Bir metod, eğitim, eğitmen veya sistem ne kadar popülerse, ustalıktan o kadar uzaktır. Kitleler, sansasyonel ve gerçekdışı hayaller ile ilgilenirler. Bunu basına haberlerin nasıl yansıdığına bakarak anlayabiliriz aslında. Bir haber ne kadar tek taraflı, duygu yüklü olursa ve insanların çarpık bilinçlerine ve duygusal tetiklenmelerine ne kadar hitap ederse o kadar izlenir öyle değil mi? Kişisel gelişim metodları da öyle. Popülerleşebilmesi için gerçekdışı, sansasyonel ve bir hayal olması gerekir. Gerçek metodlar milyonlara ulaşamaz. Çünkü milyonlar, uzun süre, emek vererek, adım adım ilerleyerek, adeta lime lime örülen ustalık yolculuğunu tercih etmezler. Kitleler, çoğunlukla hayal alemindelerdir. Bu nedenle de ümit tüccarlarının peşine düşerler. Şu an piyasada hayatınızı değiştiriyorum diyenlerin %99u hiçbir işe yaramayan, sonuç vermeyen ama insanların vaktini ve parasını alan, hiçbir bilimsel alt yapıya oturmayan, kısa sürede sonuç verecek iddası olan hayal ürünü sistemler satmaktalar. İnsanın yaşamı birkaç günlük eğitimler ile değişmez."

Nevşah Karamehmet Ingiltere

Modern yaşamda insanların sorunlarına çare olabilecek gizli formüller var mı sizce?

Nevşah Karamehmet: "Eğer ilgi alanınız terapi, rahatlama, kendinizi uyuşturarak yaşamdaki sorunlarla başa çıkabilecek bir zihin seviyesinde olma ise, onbinlerce metod sizi bekliyor. Ama amacınız yaşamınızdaki tüm sorunların sebebi olan kendi bilinç seviyenizi, zihin alışkanlılarınızı, çarpık bakış açılarınızı değiştirmekse, işte o zaman çok daha derine inmeniz gerekecek. Bir günde değil, uygulaması ciddi zor olan ustalık metodlarına yıllarca devam ettiğinizde olacak bu. Daha da önemlisi, BEN SORUMLUYUM demen gerekecek. ‘’Yaşamımın tamamından, başıma gelen herşeyden sadece ve tek ben sorumluyum. Bu dünya düşüncelerimin yansıdığı yer. Her an düşüncelerimin yansımasını yaşıyorum. İçimde ne kadar savaş varsa, hayatımda da o kadar var. Dışarda kimse yok. Tamamı benden dolayı. Yaşamım, ben böyle olduğum için böyle’’ diyebilmeniz gerekecek. Bunu da diyebilecek, gerçekten sorumluluk almaya hazır, o sorumluluğun altında ezilmeyecek insan sayısı çok az bu dünyada. Zaten o nedenle, hakiki ustalık metodlarını uygulayabilen ve yaşamını gerçekten değiştiren insan sayısı çok az."

İnsanların öğrenebileceği, uygulayabileceği ve gerçek iç huzuru yakalayabileceği basit yaşam sırları hakkında neler önerirsiniz?

Nevşah Karamehmet: "Klasik Vedik meditasyon yolcuğuna çıkmalarını, benim bu konuda videolarımı izlemelerini, Sessizlik Devrimi kitabımı okumalarını tavsiye ederim. Bu kolay olmayacak, kalıcı huzur ve mutluluk mümkün ama kolay değil. Emek ister, adanmışlık, disiplin ve bilinci en üst seviyede, hakiki bir ustanın açtığı yolda ilerlemenizi gerektirir. Belki 2 sene meditasyon yapacak, daha bilincin ikinci seviyesine bile geçemeyeceksiniz. Ama sebat edecek, hocanızın rehberliğinde, onun açtığı yolda ilerleyecek, sonunda en üst seviyeye ulaşacaksınız. Kalıcı huzur ve dinginliğin olduğu, ZEN seviyesine. Ve sizi bu seviyeye ancak o seviyeye ulaşmış, hakiki bir usta getirebilir, bunu da unutmamalısınız"

Nevşah Karamehmet Ile Şimdi Londra

Bu aralar özellikle kadınlara odaklanıyorsunuz, neden?

Nevşah Karamehmet: "Öğrencilerimin %99u her zaman kadınlar oldu. Kadınların, onlara kendi güçlerini hatırlatacak bir rehbere daha fazla ihtiyaçları var. Kadınlar erkeklere göre daha ezik, daha boynu bükük, başarıları, yetenekleri, güçlü yönleri arkasında duramayan varlıklar. Mesela bana ‘’egosu çok yüksek’’ diyen çok insan var tamamı kadın. Bir erkek bana bakıp egosu yüksek demez mesela. Çünkü erkekler, başarıları, güçlü yönleri, yetenekleri arkasında durabilen, gücünü gösterebilen ve sahiplenebilen varlıklar. Benim gücümü sahiplenmem onları rahatsız etmiyor ama kadınları ediyor. Neden? Çünkü kendi gücünü sahiplenemeyen, kendini ezen, güçsüz bir kadın, güçlü olana, gücünü sahiplenene bakınca rahatsız oluyor. Ben de onların benim kendimi ortaya koyuş şeklimden, gücümü sahiplenişimden rahatsız olmalarından rahatsız oluyorum. Çünkü ben bunu yapabildiğim için yaşamın tüm alanlarında ilerliyorum, maddi olarak ta manevi olarak ta kapasitemin en üstünde, tam gaz ilerliyorum kendi yaşamımda ve her günüm bir öncekinden daha güzel, bol, sağlıklı, iyi. Onların da yaşamlarını bu şekilde yaşamalarını istiyorum. Birçok kadın daha 40ına varmadan, hasta, yaşlı, depresif, maddi manevi yerlerde. Buna gerek yok. Kadınların benden öğrenecekleri çok şey var. Bugüne kadar açtığım yoldan ilerleyen, rehberlik ettiğim, öğrettikleimi uygulayan ve yaşamımda sergilediğim duruşu sergilemeyi öğrenen bir kadının, ilerlemediğini hiç görmedim. Eğitimlerim özellikle kadınların yaşamlarında bir devrim niteliğinde."

Ingiltere Nevşah Karamehmet

Dişi enerji nedir, gerçekte nasıl ortaya çıkar? Dişi enerji hangi toplumlarda daha belirgin görünüyor?

Nevşah Karamehmet: "Dişi enerji aslında kadının öz varlığındaki ana güç. ANA GÜÇ aynı zamanda. Anaç bir güç. Yaratıcı Güç. Her kadın, Yaradan ile doğrudan bağlantıda. Bu nedenle bedenlerimiz çocuk yaratabiliyor. Bizler yaratıcı gücün sınırsız varlığıyla bağlantıya geçebiliyoruz ve bu gücü kullanarak dilediğimiz herşeyi yaratabiliyoruz. Ancak birçok kadın bunun nasıl yapılabileceğini bilmiyor. Ben de eğitmen ve rehber olarak bunu öğretiyorum. Dişi enerji, kadının farkındalığıyla ilgili. Farkındalığı yüksek, sağlıklı, enerjisi yüksek kadınlar, bu yaratıcı gücü kullanan kadınlar. Varlığındaki Yaradan ile, Rahim ve Rahman ile bağlantısı kopuk, farkındalığı düşük kadınların enerjisi de düşük oluyor, hızla yaşanıyorlar, sağlık, ilişki, kariyer, kısacası her alanda problem yaşamaya başlıyorlar. Oysa dişi gücüyle, rahmindeki Yaradan ile, hakiki gücüyle bağlantıda bir kadın, hastalanmaz, yapmak, yaratmak istediği bir şeyi yapamaması, yaratamaması söz konusu değildir. O nedenle, kadınların hasta, sağlıksız, problemli olduğu bölgelerde dişi enerji eksik diyebiliriz."

Sizce kadınlar dış dünyada gelişme ve başarı açısından erkeklerin gerisinde kaldıklarında ne gibi bahaneler öne sürüyorlar? Asıl engel başka bir yerde mi?

Nevşah Karamehmet: "Kadın, varlığındaki yaratıcı güçle bağlantısı kopuksa, hiçbir alanda ilerleyemez. Ve ne yazıkki birçok kadın, eril enerjiye öyle kapılmış durumda ki, dinlenmediği, kendine bakmadığı, içine dönmediği için, sürekli aksiyonda, ordan oraya başı kesik tavuk gibi koşuşturduğu için başarısız oluyor, erkeklerin gerisinde kalıyor. Bir kadın, erkeklerin uyguladığı kurallar ve sistemlerle ilerleyerek, yani sonuç almak için daha çok çalışarak, aksiyon planları yapıp sürekli eylemde kalarak güçlenemez. Tam tersine bunları yaptıklça gücünü kaybeder. Kadının erkeğin arkasında kalmaması ve hatta kendi hayatımda deneyimleidğim üzere, erkeğinin önünde ilerlemesi, hakiki bir lider ve yaşamının kraliçesi olabilmesi için varlığındaki dişi güç ile nasıl bağlantıya geçeceğini ve bu gücü nasıl kullanacağını öğrenmesi gerekiyor. Bir kadın sadece hakiki bir kadın olabildiğinde güçlü, önde, lider. Ve zaten o kadınlar, ‘’Tapılası Kadınlar’’, erkeklerin elinin üstünde tuttuğu, saygı duyduğu, sevdiği, güvendiği, incitmek istemediği, desteklemek istediği, kutsal kadınlar. Kadın, varlığındaki Yaradan ile, yaratıcı enerji ile, kutsallıkla bağlantıda kaldığında, farkındalığı yüksek olduğunda, yeryüzüne yaydığı ışık, şifa, bolluk, bereket ve güzellik te çok fazla oluyor ve erkekler bunu yapabilen bir kadını gördüklerinde onun sözünden dışarı çıkmıyorlar. Kadının değil geri planda kalması, en önde ilerlemesi, en üstte tutulması ancak bu şekilde mümkün. Ben bunu kendi yaşamımda deneyimliyorum ve öğrencilerime de bunu yapmayı öğretiyorum."

 Zihinle çalışma önerinizi açıklayabilir misiniz? Bir kişi zihniyle nasıl çalışır? Bunu kendi başlarına yapmak isteyen insanlara denemeleri için rehberlik edebilir misiniz?

Nevşah Karamehmet: "İnsanın, zihninde, çocukluğundan beri devam eden otomatikleşmiş, hiç farkında olmadığı zihin kalıplarını dönüştürebilmesi ve kalıcı olarak bilincini üst bir seviyeye çıkarabilmesi için mutlaka destek alması gerekiyor. Çünkü birçok kişi otomatik devam edene düşünce patenlerinin farkında değil. Bunun farkına varabilmeniz için, bu patenlere sahip olmayan, sizin devam ettirdiğiniz inanç kalıplarının tamamen dışında bir kişinin zihninini ışığı gerekiyor, hakiki dönüşüm için. Sanırım öğrencilerime verdiğim en büyük hediye de bu olsa gerek. Bence aldığımız sonuçların ana sebebi bu. Benim, öğrencilerimin sahip oldukları kalıpların hiçbirine sahip olmamam, onların da kendilerini ve inançlarının hızla sorgulamalarını ve kalıplarını yıkabilemelerini sağlıyor. Ustalık yolculuğunda hoca en önemli şeydir. İyi bir hocanız yoksa ilerleyemezsiniz."

Uluslararası bir marka olma hedefinizde önemli ilerlemeler kaydettiniz. Bu işte nasıl marka olursunuz, kendiniz için nasıl bir strateji izliyorsunuz?

Nevşah Karamehmet: "Uyguladığım stratejilerin tamamını öğrettiğim ve öğrencilerimin birkaç ay içerisinde müşteri sayısını ve gelirini en az 5 katına çıkartmalarını sağladığım bir eğitimim var. “Marka Ol Zengin Ol” eğitimi. Ben de bu eğitimde öğrettiğim metodları uyguluyorum yıllardır. Marka olabilmek, üst gelir ve standart seviyesine geçebilmek, başarılı ve anlamlı işler yapabilmek için, insanın önce kendi öz değerlerini, yeteneklerini, eşsizliğini keşfetmesi, anlaması, sonra kime, nasıl hizmet etmek istediğini anlaması, orijin hikayesi üzerine çalışıp, geçmişindeki başarılar ve başarısızların nedenlerini araştırarak, kendini tanıma yolculuğunda çok ileri seviye bir yere ulaşması gerekir. Bu nedenle müfredatımızdaki Marka Olma yolculuğu, eğitimlerimiz arasındaki en spiritüel, en ağır ve derin yolculuk."

Ben bunu yıllardır deneyimliyorum. Ben ben oldukça, olmaya geldiğim insan olup, yapmaya geldiğim şeyi yaptıkça, hayat amaçlımı gerçekleştirdikçe, sadece anlamlı ve tatmin edici işler yaratmıyorum, aynı zamanda iş hayatında ve maddi birimimde kolaylıkla ilerliyorum. Ve bunu nasıl yapacağını isteyen kişilere öğretiyorum.

Son zamanlarda hayatta “mucizeler” yaratmaya öncelik verdiniz. Çok dikkat çekiyor. Mucize nedir? Herkes her gün yeniden doğarak bu mucizeyi yaşamıyorsa, insanlar için gerçek mucize nedir?

Nevşah Karamehmet: " 25 senedir mucize yaratma işindeyim. 25 seneyi aşkın süredir, farklı ustalık metdolarını kullanarak, insanların yaşamlarını değiştirmelerine, yaşamın tüm alanlarında ilerlemelerine destek oluyorum. Bugüne kadar 40,000den fazla öğrencim oldu. Benimle tanışıp yaşamı değişmemiş biri yoktur. Ama tabi devam etmeyenler çok. Yarı yolda kaldıkları, eğitimi, ustalarıyla çalışmayı bıraktıkları için ilerlemeyenler var tabi. Ama benimle halen devam edenlerin tamamı, yaşamın tüm alanlarında ilerliyor."

Nevşah Karamehmet: "Mucize insanın kendisi. Varlığındaki sonsuz kapasite. Bu kapasite ile bağlantıda yaşamayı öğrendiğinde, ona varlığını, hakikatini hatırlatacak, karşılaştığı her sorun veya yeni seviyede destek olacak bir rehberi ve destek aldığı bir ailesi varsa, her gün mucizevi açılımlar yarayabilir. Yaşam her alanda, insanın önüne hiç durmadan fırsatlar çıkaran bir müzeye, cennete dönüşebilir. Ama bu bir gecede olmayacak. Kalıcı ilerleme için düzenli eğitim, iyi bir sistem, güçlü metodlar, adanmış bir rehber, bir hoca gerekir. Nevşah Enstitü bu nedenle çok başarılı bir okul. Hedefimiz daha fazla insana ulaşıp daha fazla para kazanma değil, gereken adanmışlığı, disiplini gösterebilecek, bizler gibi, ustalık yolunda ömür boyu ilerleyecek, hakiki üstadlar yetiştirmek, onlara destek olmak olduğu için, binlerce öğrenci ile değil, yüzlerce öğrenci ile, ömür boyu ilerlemeyi seçtik."

Nevşah Karamehmet Aynur Tattersall

Aynur Tattersall, Nevşah Karamehmet ile Londra’da sekizincisiyapılacak gerçek mucizelerin yaratıldığı kurs üzerine güzel bir sohbet gerçekleştirdi

Mozart’tan esinlenerek Neşet Ertaş türkü bahçası Mozart’tan esinlenerek Neşet Ertaş türkü bahçası

Kendi tecrübelerinize ve öğrendiklerinize dayanarak bize anlamlı ve mutlu bir yaşam sürdürme konusunda üç temel mesaj verebilir misiniz?

Nevşah Karamehmet;

1. Kendini keşfet, kim olduğun, hayat amacın, özün, yeteneklerin, özelliklerin konusunda netleş.

2. Sahip olduğun tüm yetenekleri bir hizmete, formüllere dönüştür. Kime, nasıl destek olmak, insanlığa nasıl hizmet etmek istediğine karar ver.

3. Her gününü, her anını, tüm enerjini, yapmaya geldiğin şeyleri yaparak, olmaya geldiğin insan olarak ve insanlığa hizmet ederek geçir. Daha ödüllendirici ve anlamlı bir yaşam olamaz.

Londra’da 8. mucize kursu 28-30 Haziran tarihlerinde yapılacak.

Mucize kursu bugüne kadar yapılan benzeri programlardan çok farklı olacak. İngilizce gerçekleştirilen kursta ihtiyaç hissedenler için Türkçe çeviri de olacak. Londra’da Richmonda’da VIP olarak hızlandırılmış program 3 gün sürecek.   

Kursa katılmak isteyenler haftaya açılacak kayıtlar için  [email protected] adresine mail atarak randevu talebinde bulunarak isimlerini listeye yazdırabilirler.

Editör: Avrupa Gazete