Nevruz Bayramı ile ilgili yazımızı geç de olsa sizlerle buluşturuyoruz. Yoğun gündem nedeni ile geciken bu yazımızı çok değerli arkadaşımız Türk Dünyası Uzmanı Dr.Shurubu Kayhan kaleme almış,bizimle de paylaştı. Değişik açılardan ele alınan ve Türklerin öz be öz bayramı niteliği taşıyan Nevruz’un çiçeklerinin ele alındığı bu yazıyı beğenerek okuyacağınız inancındayız.

Kışın ardından baharın gelişinin çeşitli şenlik ve eğlencelerle kutlandığı, halkın bayram yaptığı bir gün olan Nevruz’un sembolü, kıştan sonra kırlarda diğer çiçeklerden daha önce çıkan ve adını bu günden alan Nevruz çiçeği’dir. Bu çiçek baharın müjdecisidir. Hemen, karların tamamen erimesini bile beklemeden, karların arasından çıkan çiçektir.

Havalar ısınmaya başladığı için tabiat canlanır. Bu günlerde ortaya çıkan çiçek Kardelen diğer adı ile Nevruz Çiçeği’dir. Anadolu’nun pek çok yerinde Çiğdem adı ile tanınan kardelen çiçeği, Türkistanda, Azerbaycan’da, İran’da ve diğer Türk halkların arasında Kar Çiçeği, Kardelen, Nevruz Gülü adları ile bilinir.

Kazak Türklerinde Nevruz çiçeğine “Bayşeşek” denmektedir. Bay, zenginlik, bereket bolluk demektir. Dolayısıyla Bayşeşek, bereket çiçeği anlamına gelmektedir. Kazaklardaki Bayşeşek, karın erimesiyle beraber ilk açan çiçektir. Bayşeşek’in çok olması kar suyunun bolluğuna bağlı olduğu için, doğal olarak o senenin bolluk içinde geçeceğine işaret eder.

Bayşeşek’in diğer adı “Navrızgül”dür. Ancak, halk arasında Navrızgül yerine daha çok Bayşeşek adı kullanılır. Navrızgül-Bayşeşek, baharın müjdecisi olduğu kadar gençliğin, bekaretin, geç kızların da sembolüdür. Kazak kızlarının arasında Banuşeşek, Gül Bamı, Navrızgül gibi isimler çok yaygındır. Halk folklorunda genç kızlar tarif edilirken “Bayşeşektey bür carğan, Bayçiçek gibi tomurcuk açan” ifadesi kullanılır.

Kazaklar arasında Navrızgül, Bayşeşek’i ilk görenin dileğinin kabul olacağı inancı yaygındır.

Halk arasında anlatılan bir hikayede, Nuh Tufanı’nda karayı ilk gören kuş olarak kırlangıç ve karada biten ilk bitki olarak da Bayşeşek zikredilir. Bu sebepten dolayı kırlangıçın yuvasını bozmak günah ve Bayçiçeği koparmak da hoş karşılanmaz ve hatla Navrızgül, Bayşeşek toplamaya yetişkinlerden ziyade masum, günahsız kabul edilen çocuklar giderler. Mart ayının ilk günlerinden itibaren Nevruz hazırlıklarına başlanıldığı, ilk “kardelen” çiçekleri açtığı zaman çocukların bunları topladığı ve akşam evlerine dönen büyüklerine mavi desteler halinde hediye ettiklerini, ilkbahar çiçeğiyle ilgili şiirler okuyarak baharlarını kutladıkları bilinmektedir.

Kırgız Türkleri arasında da uzun ve zor kıştan kurtulup, bolluk ve bereket mevsimi olan yaza geçişin, güzel umut ve dileklerin dilenişinin, açlıktan tokluğa geçişin bayramı olarak kutlanan Nevruz (Nooruz)’da çocukların ebeveyinleri için toplamaya çıktıkları Bayçeçek-Bayçeçekey adları ile tanınan Nevruz Çiçeği’ne Kar Çiçeği, Sarı Bayçeçekey adları da verilmektedir.

Nevruz Çiçeği, Türk Cumhuriyetlerinin yanı sıra çeşitli Türk topluluklarında da vazgeçilmez bir semboldür. Doğu Türkistan’da Uygurların hayatında da önemli yeri olan Nevruz Çiçeği, Tuva Türklerinin kâğıt paralarında ve aynı zamanda Kazan Tatarlarının da giyim-kuşamlarında millî sembol olarak yer almaktadır. Bulgaristan’da yaşayan Türkler de, tıpkı Kazak Türkleri gibi Nevruz Çiçeği’ne, sadece “çiçek-kar çiçeği”adını vermektedirler.

“Canlılık, tazelik, yenilik, gençlik, hürriyet, saflık, masumluk, şeffaflık, güzellik, bekaret, bereket, zenginlik” gibi özellikleriyle Nevruz Çiçeği, eskiden olduğu gibi dünümüzde de Türk halklarının, mimari ve küçük el sanatlarında, geleneksel unsur olarak kısmen kalıplaşmış şekilde, güçlü sembolik anlamı ile motif olarak işlenmeye devam etmektedir.

Türk Halk Kültüründe Nevruz’un çok önemli ve tartışılmaz bir yerinin bulunduğunun da altını çizelim:

Nevruz şenlikleri, geniş bir coğrafyaya yayılmış, çeşitli kültürlerde yer almıştır. Nevruz şenliklerindeki pek çok motif ortak olmakla birlikte her kültür çevresinde farklılıkların görülmesi de doğaldır (Turan, 1998:90). Her sosyal grubun kutlama şekilleri Nevruzun içeriğini farklı belirlemektedir. Bazı toplumlarda mitolojik kaynağa, bazı toplumlarda dini kaynağa oturtulmaya çalışılmıştır.

Nevruz, çeşitli toplumlarda kendi kültürünün derinliklerindeki bir olayı kaynak göstererek kültür değerleriyle özdeşleştirip sembolleştirerek bayram niteliğinde kutlanılan gündür. (Tezcan, 1957: 37). Tarih boyunca bütün Anadolu, çeşitli adlarla Nevruzu kutlamıştır.

Nevruz; bahar ve bereketi, yeni yıl ve yılın başlangıcını çağrıştırır. Nevruz, Türk kültüründe baharı, yaşama sevincini, su ve kutsal arınmayı, yenilenmeyi, uyanan doğa ile birlikte bolluk-bereketi ve üremeyi simgeleyen anlam ve ögelerle yüklüdür. Geleneksel ve toprağa bağlı her sosyal grubun toprakla ilgili baharı, hasadı ve kışa girişi törenlerle kutladığı şenlikler vardır.

Anadolu dışındaki Türklük Dünyası’nda Nevruz’un Kazakistan’da (İbrayev 1996:189), Kırgızistan’da (Karatayev 1995:229 ), Özbekistan’da (Muratoğlu 1996:281), Azerbaycan’da 2 (Nerimanoğlu 1995:125), Doğu ve Batı Türkistan’da ( Nazar 1996:299), Kırım’da (Özkan 1995:173), Yakutlar’da (Kirişcioğlu 1995:16 ), Balkan Türkleri’nde (Dede 1978:123), Yugoslavya Türkleri’nde (Çay 1991:113-114), Kıbrıs Türkleri’nde (Çay 1991:116) kutlandığını öğreniyoruz. Aynı zamanda Türkiye dışında Azerbaycan, Bulgaristan, Kazakistan, Özbekistan gibi Nevruz geleneğinin yaşandığı coğrafyalarda konuyla ilgili çeşitli çalışmalar yapılıp kitaplar yayınlanmıştır.