Sivas'ın Ayli köyünde dünyaya gelen ve doğuştan boy kısalığı bulunan Zeki Keskin, 16 yaşında sahneyle tanışmıştı. İlk olarak Ankara Devlet Tiyatrosunda seyircinin karşısına çıkan Keskin, daha sonra "Fabrikanın Gülü", "Karayılan", "Kasımpaşalı Recep" ve "Ana Beni Eversene" gibi filmlerde rol aldı. Bu filmlerde Yılmaz Güney, Nuri Sesigüzel, Ahmet Mekin ve Muhterem Nur ile kamera karşısına geçen Keskin, "Bitirim Zeki" olarak kısa sürede ün saldı. 

Yeşilçam'da birçok yapımcının dikkatini çeken ve çok sayıda film teklifi almaya başlayan Keskin'in yaşamı, geçirdiği trafik kazasıyla adeta alt üst oldu. "Fabrikanın Gülü" filminin 1964'te Zonguldak'ta yapılan galasından dönüşte kaza geçiren ve tekerlekli sandalyeye mahkum olan Keskin, 1,5 yıl süren tedavisinin ardından 6 aylık Yeşilçam macerasını sonlandırmak zorunda kaldı. 

Memleketi Sivas'a dönen Keskin, 51 yıl önce dönemin belediye başkanı tarafından kendisine verilen iki metrekarelik büfede zor şartlar altında yaşam savaşını sürdürmeye başlamıştı. 

Engeli ve ilerleyen yaşı nedeniyle birçok ihtiyacını iki metrekarelik büfesini yatak odası ve mutfak olarak da kullanan Keskin, Sivas'ta yediden yetmişe vatandaşların yoğun sevgisiyle karşılanıyordu. 

Sivas Belediye Başkanı Sami Aydın, belediye meclisi kararıyla yaklaşık 3 ay önce Bitirim Zeki'nin adını büfesinin karşısındaki parka vermişti.