Bu virüs nedeniyle herşeyimiz alt üst oldu. Aylardır evlerden dışarı çıkamaz olduk. Uzun süredir saklanıyoruz ki bize bulaşmasın diye. Geçen gün bir kez yaylaya daha doğrusu babamdan kalan tarlama gideyim dedim. Varınca oraya  gözlerime inanamadım. O güzelim el emeklerim ağaçlarım kurumuş. Bahçeyi dikenli otlar bürümüş. Oluşan meyveler dalında kurumuş ya da susuzluktan küçücük kalmışlar. Domuzlar her tarafı perişan etmişler. Ağaçların dallarını kırmışlar. Yaptığım çitleri tel örgüleri paramparça ederek her tarafı talan etmişler.

Yani emeklerim tümden boşa gitmiş.

Küçük biraderim rahmetli için yaptırdığım çeşmede su yok. Kurumuş. Bir bardak su içmek için aradığım bütün çeşmeler kurumuş. Çevreme baktığımda bahçede bulunan ağaçlar. çiçekler üzgün bir şekilde sanki bana bakarak yardım istiyorlardı.

Artık o dil döndüren kuşlarında sesleri eskisi gibi çıkmıyor.

Sanki babası vefat etmiş te öksüz kalmış çocuklar gibi aç kalmışlar yiyecek ama en önemliside su arıyorlar. Bizim bahçedeki çeşme akmıyor ama havuzunda biriken su var bereket.  O suya binlerce kuş ve arı böcek yarışarak koşuyorlar. Allah kimseyi susuz bırakmasın. Dağ taş kurudu. Allahım su diye yalvarıyoruz mevlama. İnşallah bizi görür. Gene o gürül gürül derelerden sular akar. Çeşmeler coşarak akarda susuz kalanların susuzluğuna çare olur.

Bizim yaylada göl vardı. O kadar azalmışki suyu.

Sanki küçük bir havuza dönmüş.

Zaten çayır çimenlar kuruyalı aylar oldu.

Ağaçlar bile kimisi kurumuş, kimisi zamansız yapraklarını dökmeye başlamışlar. Her ne olursa olsun Allah'tan umudumu kesmiyorum.

O yarattıklarının rızıklarını verecektir. Ama ne de olsa ata yurdu oralar. Gelesim gelmedi yinede.

Dolu dolu yaşanmış hatıralarım var her karışında.

Yurdumuzun düşmanlar tarafından işgal edilmiş gibi susuzluk ve kuraklık topraklarımızı, yapraklarımızı esir almış.

Ama biz topraklarımızı kurtarmasını biliriz sonu ölümde olsa.

Gerçekten susuzluk çok büyük bir afet. Bunda bizlerinde suçu büyük. Çevremizi kirletip kuruttuk.

Ağaçları kesip oksijenimizi azalttık.

Yani yapmadık kötülük bırakmadık hem kendimize hem de çevremize.

Şimdi yağmur yağmıyor, susuz kaldık kuruduk diye dert yanıyoruz.

Aklımızı başımıza almazsak daha da kötü olacak.

Kurumaya devam edeceğiz.

Neredeyse içecek su bile bulamayacağız.

Allah sonumuzu hayır etsin ama kendinizde olanların yaptıklarımızın zararlarını görerek kendimize gelmeliyiz.

Hepinizi dahada duyarlı olmaya davet ediyor sağlıklar dilerim.