İSTANBUL (AA) - Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mert Öksüz, Yunus Emre Enstitüsü (YEE) tarafından düzenlenen "Türk Edebiyatı Yaz Okulu-2019" programı kapsamında "Edebiyat ve Hayat" konulu seminer verdi.

YEE'nün Türkoloji ve tercümanlık alanlarında çoğunluğu lisansüstü eğitim alan yabancı katılımcılara Türkçeyi ve Türk edebiyatını anlatmak amacıyla başlattığı etkinlik, Türk edebiyatının seçkin yazarları, şairleri ve akademisyenlerini seminer, ders ve atölyeler aracılığıyla uluslararası öğrencilerle buluşturuyor.

İstanbul Üniversitesi Rektörlük Binası'nda devam eden etkinliğin ikinci gününde "Edebiyat ve Hayat" başlıklı derste konuşan Mert Öksüz, tarihi veya türü sınırlandırılmamış "edebiyat ve hayat" başlığının çok kapsamlı olduğunun altını çizerek, "Bu kadar geniş bir konuyu yıllarca konuşsak bile bitiremeyebiliriz. O yüzden bu derste sizlerle çoğunluğu Türk edebiyatından olmak üzere bazı alıntılar paylaşacağım ve bunlar üzerinden konuşacağız." dedi.

Mert Öksüz, Stendhal, Edward Morgan Forster, Namık Kemal, Ahmet Haşim, Orhan Pamuk, Necip Fazıl Kısakürek ve Yunus Emre gibi isimlerin eserlerinden alıntılar yaparak, hayat ve edebiyat bakışına ilişkin değerlendirmede bulundu.

Türk edebiyatında hayat ve edebiyat tartışmalarının çoğunlukla suni ve tabii kavramları çerçevesinde yapıldığının altını çizen Öksüz, şu bilgileri verdi:

"Hepimiz, hayatı ötekinin gözünde, hayat zannettiğimiz şey olarak yaşıyoruz. Dolayısıyla başkasının hayata dair tecrübesi bizler için çok değerli ve yaşadığımız şeyin hayat olduğunu gösteren tek nokta. O olmadığı müddetçe yaşadığınız şeyin hayat olduğunu anlayamazsınız."

Öksüz, bakış açılarının çokluğu ve nesnel gerçekliğin zıtlığının edebi eserlerdeki yansımalarına vurgu yaparak, Yunus Emre'den şu alıntıyı yaptı:

"Çıktım erik dalına, anda yedim üzümü/Bostan ıssı kakıyıp, der ne yersin kozumu. Bu mısralardaki mesele herkesin hayat zannettiği şeyi yaşaması, konuya bir noktadan yaklaşmasıdır. Bunun üzerine düşünebilirsiniz."

Öğrencilerle sohbet ortamında söyleşiyi gerçekleştiren Öksüz, katılımcılarla hatıra fotoğrafı çektirdi.

- Türk Edebiyatı Yaz Okulu-2019

Klasik ve Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatının örneklerinin görüleceği yaz okulu kapsamında katılımcılar, Türk edebiyatının seçkin yazarları ve şairleriyle bir araya gelerek, seminerler, dersler ve atölyeler aracılığıyla farklı edebi türleri ve eserleri tanıma olanağı bulacak.

Daha önce "Türkçe Yaz Okulları" adıyla düzenlenen program, bu yıl YEE'nin kuruluşunun 10. yıl dönümü ve Türkçenin ürettiği zengin ve seçkin edebiyatı anlatmak, tanıtmak hedefiyle "Türk Edebiyatı Yaz Okulu", "Türk Sineması Yaz Okulu", "Dünya Kültür Mirasında Türkiye: Arkeoloji Yaz Okulu" ve "TABİP Bilim Yaz Okulu" başlıklarıyla çeşitlendirildi.

- Yaz okulu kapsamında klasik ve çağdaş Türk edebiyatı ele alınacak

Türk Edebiyatı Yaz Okulu'nda, Türkçenin yüzyıllardır işlediği edebi metinler, bu eserlerin yazar ve şairleri tanıtılacak. Ayrıca çağdaş Türk edebiyatının eser ve şahsiyetleri de eser sahipleri veyahut araştırmacılar tarafından anlatılacak.

Yaz okulundaki eğitimler, İstanbul'un seçkin bilim ve kültür mekanları arasında yer alan İstanbul Üniversitesi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Türk Edebiyatı Vakfı, Kubbealtı Akademisi ve Sanat Vakfı, İstanbul Fetih Cemiyeti, Yahya Kemal Enstitüsü ve Müzesi, Türkiye Yazarlar Birliği'nin İstanbul Şubesi ve YEE'nin Eminönü'ndeki binasında gerçekleştirilecek.

Eğitimler kapsamında, Gülhane Parkı Alay Köşkü'nde seminerler gerçekleştirilecek, Ahmet Hamdi Tanpınar Uygulama ve Araştırma Merkezi, Türk Ocağı Haziresi, Sait Faik Abasıyanık Müze Evi ve Masumiyet Müzesi'nin yanı sıra şair ve yazarların anı evleri, yayınevleri ve kütüphaneler gezilecek, Boğaz turu düzenlenecek.

Katılımcıların Türkiye'nin Çeviri ve Yayım Destek Programı'nı da (TEDA) yakından tanıma fırsatı bulacakları okul 4 Ağustos'a kadar devam edecek.