Hep karamsar, kendine ve dünyaya kırgın, isteksiz olacak değiliz ya insanın mutlu olmayada hakkı var. İşte bu zamanlardan geçen birkaç gün benimde mutlu ve huzurlu olduğum günlerdi. Torunlarım.... Dünya güzellerim benimle birlikteydi. Onlarla kedileri, yavru köpeklerei sevdik. Onlara yiyecek verdik. Su verdik. Onları torunlarım kucakladı. Dünyalar onların oldu. Her sabah erkenden ve akşam olmadan onları ziyaret edip onlarla oynadık. Kırlarda, bayırlarda ellerimizi, kollarımızı iki yana açarak koştuk. Şarkılar söyledik. Biricik oğlum ve gelinimde onlarla ve bizimle bu hengameye katıldılar.
Çok güzel zamanlarımız geçti.
Sayılı gün değilmi ?
Çabuk geçti.
Yollara düştük. Yayladan Dalaman havalimanına gitmek için. Çam, ardıç ormanlarının içinden geçerek vardık havaalanına. Rüya torunum bir türlü gitmek istemedi. Bizimle okul açılıncaya kadar burada kalmak istedi. Ama babasına söz geçiremedik. Bizde torunumla havaalanına vardığımızda güvenlikten geçerken en sona rüyacığım kalacaktı. Diğerleri geçince kaçıp benim yanıma gelecek ve onları atlatacaktık. Ama olmaıdı babası durumu fark etti. Sarılıp ağlaşarak ayrılmak zorunda kaldık. Artık seneye inşallah diyerek zamanı iple çekmeye başladık şimdiden. O bana yağda yumurta yapıyordu. Köpüklü kahve yapıyordu. Evi ve hertarafı temizleyip yerleştiriyordu. Allah hepsinden razı olsun. Küçük torunum Ela ise adlı kedimizle 24 saat vakit geçiriyordu. Yani bu mutluluklarımı sizlerlede paylaşmak istedim.
Sıkıldıysanız usura bakmayınız.
---
İçimden olumsuzlukları yazmak gelmiyor ama insan bu kadarda olmaz diye isyan ettiği zamanlar oluyor.
Hemde bütün gün.
Birisi çıkıp eğitimde geriyiz diyor ama en fazla matematik puanları Türkiye'de diyor.
Peki sınavlar uzayda mı yapılıyor?
Birisi çıkıp yeni bir devlet kuruyoruz diyebiliyor.
Demokrasi ile idare edilen Türkiye Cumhuriyeti'nden neden rahatsızsınız?
Bu sözleri muhalif birisi söylese ne olacağını daha önceki olaylardan biliyoruz.
Acaba Türkiye Cumhuriyeti'nden kimler niçin rahatsız?
Cumhuriyet yönetimi kimi niçin rahatsız ediyor?
Geçmişi bilmeyen geleceği de bilemez.
Bu topraklar kanla düşmanlardan alındı.
Yurdumuz binbir güçlükle emperyalistlerden temizlendi.
Ve Cumhuriyet idaresi, demeokrasi benimsendi.
Bunun kötü tarafı nedir anlatsalarda bizde öğrensek.
Ama bilmeden, görmeden sadece duyduklarının doğru olduğuna inana kişiler bu ayrımları bilip öğrenemez.
Sahi doğruları ne zaman söyeyeceğiz?
Öldüğümüzde zaten söyleyemeyiz.
Ey bu ülkenin tüm insanları artık takım tutar gibi birilerini geğil, geçmişimizi, geleceğimizi kurmaya, öğrenmeye çalışmanın zamanı geldide geçip gidiyor.
Yani izmirin dağlarında çiçekler açar marşını ıslıklamakla., geçmişimizi yok saymakla bir yere varamayız.
Ayrışmalara, ötekileştirmelere, bölünmeye yer vermemeliyiz.
Hepinize sağlıklar dilerim.
