Dışişleri Bakan Yardımcısı Faruk Kaymakcı, AB'nin Türkiye'ye yönelik katılım öncesi mali yardım (IPA) fonlarında 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında 1,2 milyar avroluk kesinti yapıldığını belirterek "Ümit ediyoruz 2021-2027 döneminde IPA fonlarında Türkiye'ye yönelik herhangi bir kesinti yapılmaz." dedi.
Türkiye ve AB tarafından yürütülen IPA projelerinin izlenmesini hedefleyen "Türkiye’de Sonuç Odaklı İzleme Teknik Destek Projesi"nin toplantısı Ankara'da yapıldı. Toplantıya katılanların çoğunluğunu Türkiye'deki kurumların IPA işlerinden sorumlu kamu görevlileri oluşturdu.
Dışişleri Bakan Yardımcısı Faruk Kaymakcı, burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin AB’ye resmen aday ilan edildikten sonra 2002’den itibaren katılım öncesi yardım almaya başladığını hatırlattı. IPA-I döneminde Türkiye’ye 4,7 milyar avro ve ikinci dönemde 4,4 milyar avro tahsis edildiğini anımsatan Kaymakcı, "Maalesef IPA-II döneminde siyasi gerekçelerle ve belki de 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasındaki dönemde projelerde ve ihalelerde oluşan tıkanıklıklardan dolayı Türkiye’ye IPA fonlarında 1,2 milyar avroluk kesinti yapıldı." dedi.
Kaymakcı, IPA’nın Türkiye’yi AB’ye tam üyeliğe hazırlayan, Türkiye’nin gelişmesine, dışa açılmasına, Avrupa ile bütünleşmesine ve AB müktesebatına uyumuna katkıda bulunan bir program olduğunu belirterek şöyle devam etti:
"IPA fonlarında yapılacak bir kesinti Avrupa’nın geleceğine yapılan yatırımdan bir kesintidir. Ümit ediyoruz 2021-2027 döneminde IPA fonlarında özellikle Türkiye'ye yönelik herhangi bir kesinti yapılmaz. Zaten IPA-III döneminde ülkelere yönelik bir tahsis olmayacak. Biz şuna inanıyoruz. Gerek IPA-I'i gerek IPA-II'yi etkin şekilde kullanmış bir aday ülke olarak IPA-III'ten de en fazla ve en etkin yararlanacak aday ülke olacağız."
IPA fonlarının Türkiye’nin üyelik süreciyle ilgili kaynak olduğunu vurgulayan Kaymakcı, "Ancak son dönemde IPA’daki bazı projelerin göç konusuyla ilgilendirildiğini görüyoruz ve göçe kaynak ayrıldığını görüyoruz. Bunun için başka fonlar kullanılmalı. IPA fonları Türkiye’nin üyelik sürecine katkıda bulunacak projelere tahsis edilmeli." ifadesini kullandı.
Kaymakcı, Türkiye'nin IPA dönemlerinde yüzlerce proje yürüttüğünü belirterek bu projelerin gerçekten amacına hizmet edip etmediğini görmeye çalıştıklarını söyledi.
Uygulanan tüm projeleri yeni dönemde izlemeye aldıklarını aktaran Kaymakcı, "Harcadığımız her kuruşun Türkiye’nin üyelik sürecine katkıda bulunmasını istiyoruz." dedi.
- Berger'den destek mesajı
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger ise bugünkü toplantının teknik olduğunu ancak siyasi açıdan da önem taşıdığını çünkü projenin AB'nin dünyanın dört bir yanında fonlarının doğru harcandığından emin olunmasını takip ettiğini söyledi.
Projeleri uygulayan kişilerle konuşularak veriler toplandığını belirten Berger, dışarıdan tarafsız bir değerlendirme yapmayı, Dışişleri Bakanlığı AB Başkanlığı ile iş birliği içinde sahadaki projelerde neler yapıldığını görmeyi amaçladıklarını aktardı.
Berger, "Türkiye’nin aday konumuna destek olmak, Türkiye'yi bu sürece daha da yaklaştırmak, uyum sürecini güçlendirmek için çalışıyoruz." dedi.
- Kaymakcı'dan AB anketi
Kaymakcı, konuşmasından sonra toplantıya katılanlara yönelik anket düzenledi. Neredeyse tamamı kurumların IPA işlerinden sorumlu kamu görevlilerinden oluşan katılımcıların cep telefonlarından oy kullandığı ankette Türkiye'nin AB üyelik süreci hakkında sorular soruldu.
Kaymakcı'nın yönelttiği "Türkiye'nin AB üyeliğinin Türkiye'ye yararlı olacağına inanıyor musunuz ve Türkiye'nin AB üyelik sürecini destekliyor musunuz?" sorusuna katılımcıların yüzde 93'ü "Evet" yanıtını verdi.
Ankette "AB üyeliğinin Türkiye’ye en fazla yarar sağlayacağı üç alan" demokrasi ve insan hakları, daha nitelikli yaşam standartları ve vize serbestisi/serbest dolaşım oldu.
Katılımcıların yüzde 81'i "Türkiye’nin AB’ye üye olacak yönetsel ve kurumsal kapasiteye ve yetişmiş insan gücüne sahip olduğuna inanıyor musunuz?" sorusunu "Evet" diyerek yanıtladı.
Salondakilerin yüzde 94'ü ise mevcut koşullarda AB’nin Türkiye’yi üyeliğe kabul edeceğine inanmadığını belirtti. "AB'nin üyelik koşullarını yerine getirmiş ve algısını olumluya çevirmiş bir Türkiye'yi, AB üyeliğine kabul edeceğine inanıyor musunuz?" sorusuna ise yüzde 55 "Hayır" yanıtı çıktı.
