Cumhurbaşkanı Tatar, uzmanlar Girne Üniversitesinden Prof. Dr. İlkay Salih, Girne Amerikan Üniversitesinden Prof. Dr. Ali Ünyayar, Doğu Akdeniz Üniversitesinden Yrd. Doç. Dr. Burak Ali Çiçek, Çevre Koruma Dairesinden Doç. Dr. Nazım Kaşot, Cumhurbaşkanlığı Sağlık Danışmanı Prof. Dr. Nedime Serakıncı ve Cumhurbaşkanlığı Daire Müdürü Doç. Dr. Serkan İlseven ile petrol sızıntısının Ada'ya ulaşma riski ve muhtemel çevresel etkilerine ilişkin toplantı gerçekleştirdi.Toplantı sonrası Türk Ajansı Kıbrısa (TAK) yaptığı açıklamalarda bulunan Tatar, dünden bu yana sızıntı olayını yakından takip ettiklerini, Başbakanlıkta oluşturulan Kriz Komitesinin toplantılarının bütün gün devam ettiğini, ilgili bakanlıkların koordine halinde bölgede çalışmalar yürüttüklerini söyledi.

Tatar, KKTC Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığının da tüm imkanlarını seferber ettiğini belirterek ülkedeki mevcut iş birliği ve eylemlerin memnuniyet verici olduğunu dile getirdi.

Türkiye ile de sürekli temasta olduklarını, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ile görüştüklerini belirten Tatar, Oktay'ın talimatlarıyla Türkiye'deki ilgili bakanlık ekiplerinin KKTC'ye intikal ettiğini aktardı. Tatar, Türkiye’den gelen araçlarla çevre kirliliğine yönelik denizde çalışmaların başladığını, acil müdahale gemilerinin de bölgeye hareket ettiğini bildirdi.

Sabah saatlerinde Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile de görüştüğünü söyleyen Tatar, Akar'ın talimatlarıyla da İHA'ların devreye konulduğunu, çekilen fotoğrafların tüm bakanlıkların hizmetine sunulduğunu belirtti.

Tatar, yerel kurumlar ve yakıt şirketlerinden toplanan bariyerlerin 12 mil sınırına yerleştirilmeye başlandığını da bildirdi.

Cumhurbaşkanı Tatar, Birleşmiş Milletler (BM) ile de temasa geçtiklerini, gerekli istişarelerde bulunduklarını, BM aracılığıyla Suriye'den bir açıklama beklediklerini dile getirdi.

Petrol sızıntısının son durumuna ilişkin bilgileri paylaşan Tatar, "Kaçak şu anda sahillerimizden 12 mil uzaklıkta ve stabil halde. Bir yakınlaşma söz konusu değil. Mevcut görüşler, İskenderun'a ve Suriye’ye doğru ilerleyebileceği yönünde. İskenderun'a yanaşması durumu söz konusu olursa, zararın önlenmesi için elimizden ne gelirse yapacağız." dedi.

- "İlk defa bu büyüklükte bir riskle karşılaştık"

Uzmanların, kaçağın zaman itibarıyla tomurcuk haline gelerek ağırlaşacağı ve denizin dibine çökeceği, bu formda ileride katran şeklinde tekrar kıyılara vurabileceği riski hakkında bilgi verdiğine değinen Tatar gelecekte olası tüm riskler için çalışmaların yürütüldüğünü vurguladı.

Tatar şunları da kaydetti:

"Yaptığımız değerlendirmeler riskin azaldığı yönündedir ama bu bizim rahatlayacağımız anlamına gelmiyor. Buna benzer ilerde oluşacak tehlikelere karşı ne önlemler alınabileceğini de görüştük. Çalışmamız ilgili birimlerle paylaşılacak ve yönetmelikler hazırlanacak. İlk defa bu büyüklükte bir riskle karşılaştık. İleride daha da büyüğü olabilir. İlgili yönetmeliklerin çıkarılması, hazırlıkların yapılması lazım."