İSTANBUL (AA) - Fener Rum Patriği Bartholomeos, suya erişimin temel insan hakkı olduğunu belirterek, "Dinler, suyun ne kadar kutsal olduğunu belirtmiştir. İklim değişikliği ve şiddet nedeniyle oluşan büyük göçler, çağdaş problemlerimizin en önemlileridir. Bu soruna acil ve hep birlikte çözüm bulmamız gerekir. Ekonomi, politika, fen bilimleriyle birlikte dünya dinlerinin işbirliği, katkısı da çok önemli. Yarının sorunlarını çözmek için bugün neler yapabiliriz bunu düşünmemiz gerekir." dedi.

Bartholomeos, Marmara Grubu Vakfı tarafından "Geleceğe Sorumluluk" ana temasıyla düzenlenen 22. Avrasya Ekonomi Zirvesi'nin ikinci gününde "Su ve Göç - Su ve Din" başlıklı oturumda konuştu.

Güvenli içme suyunun insanlar ve bütün canlıların hayatının devamı için şart olduğuna işaret eden Bartholomeos, temiz suya erişimin, insanın vazgeçilemez haklarının en önde geleni olduğunu vurguladı.

Bartholomeos, suyun herhangi bir kişiye veya ulusa ait olamayacağını dile getirerek, özellikle yoksul ülkelerde insanların günlük hayatlarında yeterli su bulamadığını kaydetti.

Milyonlarca mültecinin evlerini terk etme nedeninin çatışmalar olduğuna değinen Bartholomeos, şu değerlendirmelerde bulundu

"İçme suyu da insanların hayatını zorlaştıran ve göçe zorlayan etkenlerden biridir. Büyük miktarda nüfusun Orta Doğu ve Kuzey Afrika'dan kaçmasına neden olmaktadır. Komşu bölgelere, özellikle Avrupa'daki ülkelere giden mülteciler, gittikleri ülke için de büyük olgular oluşturmaktadır. Su azlığı hiç şüphe yok ki göçlere katkıda bulunan en önemli faktörlerden biri olarak algılanmalıdır. Ancak tabii ki bu büyük bir tehlikedir. Hatta biz buna bir günah bile diyebiliriz: Evrenimizin doğal kaynaklarını paylaşmaktan kaçınmak. Giderek daha fazla zorluklarla, ciddi çatışmalarla karşılaşacağız. Dolayısıyla her şey bize bağlı. Temiz suya erişim herkesin hakkıdır ve biz bunu savunmalıyız. İnsan onuruna saygı ve yaratının kutsallığı, birbirimizle bağlantımız sonucunda insanoğlunun kültürel standartlarını ve başarılarını tayin edecek insanlar bizleriz. Doğal çevrenin korunması bizler için sosyal adaletin ve insan haklarına saygının ayrılmaz bir parçasıdır. Suya erişim, bir temel insan hakkıdır. Dinler suyun ne kadar kutsal olduğunu belirtmiştir. İklim değişikliği ve şiddet nedeniyle oluşan büyük göçler, çağdaş problemlerimizin en önemlileridir. Bu soruna acil ve hep birlikte çözüm bulmamız gerekir. Ekonomi, politika, fen bilimleriyle birlikte dünya dinlerinin işbirliği, katkısı da çok önemli. Yarının sorunlarını çözmek için bugün neler yapabiliriz bunu düşünmemiz gerekir."