Gerçeklerimiz

Abone Ol

Depremde neymiş. O Allahın işi canım. Biz kendimize bakalım. İstanbul’un sorunlarını çözmek yerine yeni sorunlar oluşturalım. Örneğin Kanal İstanbul yapalım. Doğanın dengesi bozulacakmış. Hadi canım sende. Doğada neymiş. İklim değişikleri olacakmış tedbirler alalım. Ne tedbiri biz kendi işimize bakalım. Günümüzü gün edelim. Elimizden geldiğince har vurup harman savurmaya bakalım. Nasıl olsa ölmeyecek miyiz. Gelecekmiş, torunlarımıza güzel bir yaşam alanı bırakalımda neymiş? Bunlar solcuların işi. Allah verdi Allah aldı onun işine karışılmaz. Ama eskilerin bir sözü vardır. Eşeğini sağlam kazığa bağla sonra Allaha havale et. Olacaklara gereken önlemleri almayalım mı? Örneğin yurdumuzun ve dünyanın deprem diye bir felaket olayı var. Ülkemizde yüzyıllardır bu gerçek gözümüzün içine bakarak oluşmakta. Biz gerekli tedbirleri almaktansa Allahı işi deyip geçiştiriyoruz. Sonrada başımıza bu felaketler gelince oflayıp pufluyoruz. O zaman Allah aklımıza geliyor. Ona yalvarmak gerektiğinin farkına varıyoruz.

Ülkemizde depremler olmakta. Bu depremler diğer ülkelerdede olmakta ama oralarda can ve mal kaybı olmuyor. Örneğn Japonya. Bu ülkede 9 büyüklüğünde depremler meydana geliyor. İnsanlar tınmıyor bile. İşlerine bakıyor. Çünkü gereken önlemleri almışlar. Binalarını depreme dayanıklı hale getirmişler. Evlerini yaparken dere kenarlarına değil doğal afetlerden zarar görmeyecekleri yerlere yapmışlar. Vatandaşlarını bilinçlendirmişler. Herkes kendi evinde doğal felaketler anında gerekli olan ihtiyaçlarını doldurdukları bavul herne ise hazır hale getirmişler. Yıllardır ülkemizdeki deprem felaketlerine dikkat çeken bilim adamlarımız, konunu uzmanları yırtınırcasına olacakları anlatmaktalar. Gerekli tedbirlerin alınmasını istemekteler. Bizimkiler onlarda kim Allahın işine karışıyorlar diyerek, deprem bir gerçektir. Heryerde oluyor diyerek kendilerini aklamaya çalışmaktalar. Önce bu deprem felaketi gerçeğini kavramamamız gerekiyor. Sonrada gereken tedbirleri almamız lazım. Binalarımızı depreme dayanıklı hale getirmeliyiz. Bunların denetimlerini yaparak sağlıklı yaşam alanlarımızı oluşturmalıyız. Yoksa her deprem ve diğer afetler sonunda canlarımızı mallarımızı, varlıklarımızı yok etmekteyiz. Çekilen acılar, üzüntüler cabası olmakta. Ülkemizin önceliklerini başında doğal afetlere karşı gereken önlemleri almamız gerek. Sonra Kanal İstanbul, ve diğer işleri zaten yaparız. Son deprem felaketinde canlarını mallarını yitiren vatandaşlarımızdan ölenlere rahmetleri kalanlara sağlık ve sıhhatler dilerim.

Allah bir daha bu gibi acılar göstermesin.

Sağlıklar dilerim..