İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Yeni Zelanda'da yaşananları gördünüz. Maalesef Avustralyalı bir senatör (Avustralyalı Bağımsız Senatör Fraser Anning) bir edepsizlik yaptı. Ne yazık ki o edepsizliğin bir benzerini de ana muhalefetin başındaki zat yaptı." dedi.

Çatalca Cumhuriyet Meydanı'nda Kuzey Marmara Otoyolu Çatalca-Yassıören Kesimi açılış töreninde Erdoğan, 1994'te İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak, kenti CHP zihniyetinden çöp dağları, kirli hava, susuzlukla aldıklarını dile getirerek, "CHP ne demektir? Çöp, çukur, çamur demektir. CHP ne demektir? Yolsuzluk, yokluk, yasaklar demektir." dedi.

Erdoğan, "İşte buyrun, şimdi Ankara'da yine yolsuzluklar içerisinde olan bir aday bulmuşlar. Adamda her türlü yolsuzluk var. Ve bir senet... Hesabını veremiyor şu anda. Hadi ver hesabını? Bay Kemal çık, adayının bu affedersin karşılıksız senediyle ortada dolaştığını sen izah et. Niye? Hepsi ortalıktan kaçıyorlar, kayıplar. Şimdi arkadaşlarımız da onları kovalıyor." ifadelerini kullandı.

Partisinin Çatalca Belediye Başkan Adayı Mesut Üner'in projelerinin de hazır olduğunu, her seçimin yeni bir başlangıç olduğunu anlatan Erdoğan, Türkiye'nin 24 Haziran'da yepyeni bir yönetim sistemine geçtiğini, şimdide de belediyelerde aynı heyecan içinde olduklarını dile getirdi.

Gerek ilk defa gösterdikleri adayların, gerek görevdeki başkanlardan gösterilen adayların projeleriyle, hedefleriyle, vizyonlarıyla gece, gündüz çalıştıklarını, tek gayelerinin ülkeye ve şehre en iyi hizmeti getirmek olduğuna işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:

"İçinizde Tayyip Erdoğan'ı 1994'ten, büyükşehir belediye başkanlığı döneminden beri herhalde tanıyanlarınız var. Çatalca'ya da yabancı değilim. Yarım da olsa Çatalcalıyım. Buranın havasını kokluyorum. Yaşı daha genç olanlar, 2003'ten itibaren üstlendiğimiz Başbakanlık görevimiz boyunca yaptıklarımızla bizi biliyor. Gençler de en azından Cumhurbaşkanlığı dönemimize yakından şahit oldular. Soruyorum size, biz bugüne kadar İstanbul'a ve Türkiye'ye eser kazandırmaktan, hizmet etmekten, proje gerçekleştirmekten başka bir şey yaptım mı? Bu ülkede, bu şehirde kimin kökeniyle uğraştık? Bu ülkede, bu şehirde kimin inancına karıştık? Kimin meşrebini sorguladık? Kimin giyimine, kuşamına karıştık? Bizim böyle bir derdimiz var mı? Ülkemiz tarihinin en büyük demokrasi reformlarını, hak ve özgürlük açılımlarını biz hayata geçirdik. Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, Romanıyla, Çerkeziyle, Boşnağıyla, velhasıl kim varsa bu ülkemde, biz yaratılanı Yaradan'dan ötürü sevdik."

- "31 Mart'ta da İstanbul'la birlikte yol yürümeyi sürdüreceğiz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'yi 17 yılda katbekat büyüttüklerini, zenginleştirdiklerini vurgulayarak, eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, spordan sosyal yardımlara kadar her alanda Cumhuriyet döneminde yapılanların 5-10 katı hizmete imza attıklarını vurguladı.

Bunlarla da kalmadıklarını, Türkiye'nin yurt dışındaki itibarını yükselttiklerini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:

"Buradaki kardeşlerimizin çoğu, atalarının yaşadığı Balkanlar'a gitmişlerdir. Türkiye'ye oralarda nasıl gıptayla bakıldığını bizzat görmüşsünüzdür. Bizim amacımız hem ülkemizin bu kazanımlarını daha ileriye taşımak hem de içinden geçtiğimiz kritik dönemde ekonomik ve güvenlik alanlarında başladığımız işleri bitirmektir. Ülkemizi bugünkü seviyesine getirmemizin gerisinde, sağladığımız siyasi istikrar ve toplumsal huzur iklimi vardır. İnşallah önümüzdeki seçimlerde istikrar ve güven iklimini bir kez daha tesis ederek, 2023 hedeflerimize doğru yürümeye devam edeceğiz. Evlatlarımıza miras bırakacağımız 2053 ve 2071 vizyonları için bunu başarmak zorundayız. İstanbul bugüne kadar girdiğim her mücadelemde yanımda oldu. İnşallah 31 Mart'ta da İstanbul'la birlikte yol yürümeyi sürdüreceğiz. Bu süreçte Çatalca'nın da bizimle beraber olmasını istiyoruz. Bugün burada gördüğüm manzara Çatalca'nın da aynı hissiyata sahip olduğuna işaret ediyor. İnşallah 31 Mart akşamı bu güzel manzarayı sandık zaferiyle taçlandıracağız. Sizlere güveniyorum."

- "Bir Müslüman bunu kendisi için nasıl söyler?"

Konuşmasında, Yeni Zelanda'da yaşanan terör saldırısını hatırlatarak, "Maalesef Avustralyalı bir senatör, bir edepsizlik yaptı. Ne yazık ki o edepsizliğin bir benzerini de Türkiye'de ana muhalefetin başındaki zat yaptı." diyen Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarının yer aldığı videoyu izletti.

Erdoğan, "Hale bak ya, bakın Avustralya'daki dinsiz midir, nedir bilmem. Avustralyalı senatör bu ifadeleri kullanabilir. Bay Kemal, eğer sen bir Müslümansan, terörün kaynağının İslam dünyası olduğunu nasıl söylersin ya?" ifadelerini kullanarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Önce sen kendini bir test et, test. Ben CHP'ye gönül veren kardeşlerime sesleniyorum, bakın size ekranda kendisini bizzat dinlettim. Adamın söylediği ortada. 'İslam dünyası kendisine bir bakmalı' diyor. 'Terörde kendisini gözden geçirmeli' diyor. Ya bir Müslüman bunu kendisi için nasıl söyler? Nasıl böyle bir şeyi Müslümanlara yakıştırır? Affedersiniz Müslümanların birbirlerini kırıp geçirdiği yerlerle ilgili derdimiz bizim başka. Ama buradaki olay bambaşka. Cuma namazında olan benim Müslüman kardeşlerime, Müslüman olmayan başka hangi dinden olursa olsun, İslam düşmanı bir namussuz bu. Öyle mi? Ki sen bunun üzerinde yorum yap. Ama bunu söyleyemezsin. Bunu söylediğin zaman işte biz burada gürleriz. Ha burada bana da fatura kesemezsin. Bana faturayı o namussuz kesiyor, bunu biliyoruz, o keser. Ama Bay Kemal sen nasıl kesersin? Senin bir defa vatanseverliğin diye bir şey yok. Senin milliyetperverliğin diye bir şey yok. Seni biz iyi tanıyoruz. Sen bu ülkede şu anda kimlerle berabersin? Teröristlerle berabersin. Kim var senin kolunda? HDP var. Öbür tarafta sözde İYİ Parti var, işte bir de sözde maalesef Saadet var. Dörtlü bir çete, beraber yürüyorlar. Şimdi bu dörtlü çeteye, biz Cumhur İttifakı olarak Allah'ın izniyle 31 Mart'ta sandıkta demokratik bir cevabı vermeye hazır mıyız? Bunlara sandıklarda bir Osmanlı tokadı atmaya var mıyız?"

(Sürecek)