İSTANBUL (AA) - Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Başkanı Dr. Saliha Okur Gümrükçüoğlu, "Ortada hiçbir haklı gerekçe yokken bir çatışma, kaos ortamı oluşturulmaya çalışılıyor. Suni gündemlerle kadın erkek çatışması yaratılıyor ve KADEM, bunun tarafı yapılmak isteniyor. Oysa defalarca ifade ettiğimiz gibi kadın ve erkek birbirini tamamlayan iki cinstir. Aralarındaki ilişkinin adalet, merhamet, sevgi, saygı gibi çok temel değerlere dayandırılması gerekir. KADEM kadın erkek arasındaki ilişkiyi çatışma temelli değerlendirmeyen bir üslubu benimsemiştir." dedi.

Gümrükçüoğlu, Başkan Yardımcısı Sümeyye Erdoğan Bayraktar'ın da katılımıyla derneğin genel merkezinde basın toplantısı düzenleyerek, sosyal medya başta olmak üzere farklı mecralarda yürütülen karalama kampanyası ve iddialara cevap verdi.

Basın toplantısında İstanbul Sözleşmesi konusuna da değinen Gümrükçüoğlu, sözleşmenin imzalandığı 2011'de KADEM'in henüz kurulmadığını ve iddiaların gerçeği yansıtmadığını söyledi.

Gümrükçüoğlu, uluslararası sözleşmeleri devletlerin imzaladığını, KADEM'in de bir devlet kurumu olmadığını ifade ederek, "İstanbul Sözleşmesi alternatifsiz değildir, burada alternatifsiz olan kısım kadına şiddetle mücadeledir. Bu mücadelenin yasalarla uygulamaya taşınması gerekir. Bir STK olarak, kadına şiddet konusu çalışma alanlarımızdan biridir. Bu alanda devletin hukuku neyse ona göre hareket etmek, o hukuki düzenlemenin uygulamadaki olumlu ve olumsuz taraflarını da raporlandırmak çok olağan bir durum. İstanbul Sözleşmesi'nin de bizi ilgilendiren şiddet boyutuyla ilgili bir çalıştay yaptık. Burada amacımız sözleşmenin uygulamadaki sıkıntılarını tespit etmek ve önerilerimizi sunmaktı." diye konuştu.

Şiddetin dünyanın her yerinde, her çağda ve toplumda, kadın, erkek, çocuk, her kesiminde yaşanan bir sorun olduğunu dile getiren Gümrükçüoğlu, ilk kampanyalarından beri "Herkese karşı her türlü şiddete son" dediklerini aktardı.

- 6284 sayılı kanun

6284 sayılı kanuna yönelik gündem edilen iddialara da değinen Gümrükçüoğlu, KADEM'e istinat edilen ithamın, "Kadının bir cümlesiyle kocaları evinden ediyorsunuz, aileleri yıkıyorsunuz." şeklinde olduğunu ancak bu kanun da KADEM'in kuruluşundan önce yürürlüğe girdiğini bu kanunda herhangi bir dahillerinin olmadığını kaydetti.

Gümrükçüoğlu, söz konusu kanunun uygulamalarında da suistimal edilen vakalar olabileceğini, bu noktada kendilerinin de yaptıkları çalışma ve toplantılarda eleştiri ve önerilerini zaman zaman paylaştıklarını, bundan sonra da bu suistimallerin önlenmesi için STK olarak ellerinden geleni yapmaya devam edeceklerini aktardı.

Burada en çok eleştirilen hususlardan birinin tedbir kararı olduğunu dile getiren Gümrükçüoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu karar şiddet failinin mağdura yaklaşamaması durumudur. Kanundaki bu tedbire olan itiraz, evden uzaklaştırılan kişinin şiddetini daha da arttıracağı iddiasıdır. Bunu örnekleyen vakaların olması da mümkündür fakat bu durum, şiddet gören birinin kendisini döven kişiyle aynı ortamı paylaşarak şiddet görmeye devam etmek zorunda bırakılmasının açıklaması olamaz. Nasıl ki karşılıksız çek vakalarından dolayı 'Çek kanunu iptal edilsin' demiyorsak, 6284'ün de iptalini konuşacağımıza uygulamadaki aksaklıkları gidermek veya iyileştirilmesini gündemimize almak daha ehemmiyettedir."

"Kadının beyanı" konusuna da değinen Gümrükçüoğlu, delil arama süreçlerinin pek çok can kaybına sebep olduğunu, bu nedenle 6284 sayılı kanun düzenlenirken tedbir kararı verilebilmesi için beyanın yeterli kabul edildiğini dile getirerek, "Burada önemli olan şu ki, kadının beyanının esas alındığı yer sadece şiddetle ilgili tedbir kararındadır. Failin hüküm giymesi için yine delil aranıyor, yine ispat gerekecek. Yani, bir kadın 'eşim beni dövüyor' dedi diye hiçbir eş hapse girmiyor. Sadece bu beyanla giremez, bu beyan sadece akut bir tedbir olarak mağduru failden uzaklaştırmadır." dedi.

Bahsi geçen kanunun sadece kadını değil, aile içi şiddete maruz kalan her bireyi koruduğunu aktaran Gümrükçüoğlu, 6284'le beraber şiddetin arttığı iddiasının bir tahminden ibaret olduğunu, buna dair sağlıklı bir veri bulunmadığını kaydetti.

- "Öldüresiye dövmek insanı insanlıktan çıkaran bir durumdur"

KADEM Başkanı Dr. Saliha Okur Gümrükçüoğlu, KADEM'in kamu spotlarına yönelik iddialara ilişkin de "Tüm erkekleri hayvanlara benzettiğimiz iddiası var. Ne münasebet. Kadın da erkek de bizim inancımıza göre eşrefi mahlukattır. Bizim bu kamu spotunda hedeflediğimiz çok açık bir şekilde, tüm erkekler değil, kadına şiddet uygulayan erkeklerdir. Yani bu kamu spotu şiddetin ne kadar korkunç bir fiil olduğunu göstermek için yapılmış bir analojidir ve evet eşine şiddet göstermek, öldüresiye dövmek insanı insanlıktan çıkaran bir durumdur. Odak noktamız o kamu spotunda buydu." ifadelerini kullandı.

Gümrükçüoğlu, öte yandan erken yaşta evliliklere de değinerek, iki tarafın rızasıyla erken yaşta kurulmuş ailelerin de toplumun bir gerçeği olduğunu aktardı.

Bu ailelerin erkeklerine, tecavüzcülerle aynı maddeden ceza verilmesinin adil olmadığını, bu noktada itirazların odak noktasının gerçek mağdurların yanında istismarcıların da af kapsamına dahil edilip dışarı çıkma ihtimali olduğunu dile getiren Gümrükçüoğlu, bu tehlikeyi tamamen ortadan kaldıracak yeni bir af tasarısına ve çalışmaya destek vereceklerini kaydetti.

Öte yandan nafaka konusunda da erkeğin de kadının da mağdur olmayacağı şekilde yargının daha fazla inisiyatif almasını veya alamıyorsa da maksimum evlilik süresince bir düzenleme yapılmasını teklif ettiklerini hatırlatan Gümrükçüoğlu, haklarında "Yeşil feministler" şeklinde bir yakıştırma olduğuna da değinerek, feminizme göre konumlanmadıklarını aktardı.

Gümrükçüoğlu, yoğun bir çalışma atmosferinin içinde bir yandan da pek çok haksız ithamla başa çıkmak durumunda olduklarını ifade ederek, "Şu konuda ciddi bir tutarsızlıkla karşı karşıyayız. KADEM sadece bir STK olmasına rağmen az çok alanımıza giren pek çok konuda, yapılan her düzenlemede bizden otoriteymişiz gibi sürekli bir açıklama yapmamız, meselelere müdahil olmamız gibi bir beklenti var. Ama öte yandan da çalıştığımız alanlara bakanlar 'KADEM niye her yerde?' diye bir eleştiri de alıyoruz. Bunların ikisinin aynı anda hakkımızda konuşulması da takdir edersiniz ki hakkaniyetten uzak bir durum." değerlendirmesinde bulundu.

Dr. Gümrükçüoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Ortada hiçbir haklı gerekçe yokken bir çatışma, kaos ortamı oluşturulmaya çalışılıyor. Suni gündemlerle kadın erkek çatışması yaratılıyor ve KADEM, bunun tarafı yapılmak isteniyor. Oysa defalarca ifade ettiğimiz gibi kadın ve erkek birbirini tamamlayan iki cinstir. Aralarındaki ilişkinin adalet, merhamet, sevgi, saygı gibi çok temel değerlere dayandırılması gerekir. KADEM kadın erkek arasındaki ilişkiyi çatışma temelli değerlendirmeyen bir üslubu benimsemiştir. İnandıklarımızın mücadelesini verirken, kendi alanımızdaki konularda, samimi, halis niyetli herkesle, bundan önce de olduğu gibi, bundan sonra da oturup konuşmaya açığız."

(Bitti)