MADRİD (AA) - İspanya'da azınlık sol koalisyon hükümeti, sahte haber ve dezenformasyonla mücadeleyi ulusal güvenlik planına dahil eden karar aldı.

Ulusal Güvenlik Konseyi'nde 6 Ekim'de kabul edilen ve Başbakanlık talimatıyla dün Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren karar gereği, "Dezenformasyona Karşı Eylem Prosedürü" oluşturuldu.

Ulusal Güvenlik Stratejisi'ne dahil edilen sahte haber ve dezenformasyonla mücadele kapsamında, özellikle seçim dönemlerinde, demokratik değerleri manipüle eden ve İspanya'nın ulusal imajına zarar veren sahte haberlerin takibi yapılacak.

Hükümet, oluşturulacak komisyon aracılığıyla sahte haberleri tespit etmek için internet ağlarını sürekli olarak izleyecek. Yabancı bir devlete İspanya'ya karşı bir dezenformasyon kampanyasının sorumluluğu atfedildiğinde misilleme önlemlerinin benimsenmesini inceleyerek gerektiğinde "siyasi bir yanıt" verebilecek.

Sahte haber ve dezenformasyonun takibinde, "önlem, tespit, erken uyarı, analiz, müdahale ve değerlendirme" prosedürleri uygulanacak.

Başbakanlık kaynakları, söz konusu girişimin sahte haberle mücadele konusunda Avrupa Birliği'nin (AB) üye ülkelerden talebi olduğunu vurgulayarak, "Bu, hiçbir şekilde basın haklarının meşruluğunu ve özgürlüğünü sınırlamak, sansür veya gözetlemek değildir." açıklamasında bulundu.

İspanya'da benzer bir karar, 2018 yılında dönemin sağ görüşlü Halk Partisi (PP) iktidarı zamanında çıkarılmak istenmiş ancak şu anda iktidarda olan ve yeni karara imza atan Sosyalist İşçi Partisi (PSOE) ile aşırı sol görüşlü Unidas Podemos tarafından reddedilmişti.

PP lideri Pablo Casado, şimdi kabul edilen karardan dolayı hükümeti eleştirerek, " (Başbakan Pedro) Sanchez, medyayı izlemek ve kabinesinin dezenformasyon olarak gördüğü şeyleri takip etmek için bir karar çıkardı. Eleştirel basına saldırıyorlardı, gazeteci fişliyorlardı ve şimdi de totaliler bir Hakikat Bakanlığı kurdular. Meclis'te buna açıklama istiyoruz. Düzeltmezlerse, Avrupa Birliği'ne başvuracağız." dedi.

Basın dernekleri ise sahte haber ve dezenformasyonla mücadelenin "medyanın da önceliği olduğunu ve her zaman desteklediklerini" belirterek, basın kuruluşlarının da bu komisyonun içinde yer alması gerektiğini savundu.

İspanya'da sahte haber ve dezenformasyon konusu özellikle Katalonya'daki ayrılıkçı girişimlerde gündeme gelmiş ve bu konuyla ilgili bazı sahte haberlerin arkasında Rusya'nın olduğu iddialarına karşı soruşturmalar açılmıştı.