NEW YORK (AA) - New York merkezli Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ), İsrail'in Associated Press'in (AP) canlı yayın ekipmanlarını iade etmesinin, basın özgürlüğünü savunan sivil toplum kuruluşlarının yoğun tepkisi sayesinde mümkün olduğunu belirtti.CPJ tarafından AA muhabirine yapılan yazılı açıklamada, İsrailli yetkililerin, AP'nin canlı yayın ekipmanlarını geri alması ve bölgeden yayınlarına devam etmesinde, "basın özgürlüğü savunucularının yoğun tepkisinin ve Beyaz Saray'ın talebinin" önemine değinildi.Açıklamada, CPJ'nin program direktörü Carlos Martinez de la Serna'nın, "İsrail medya susturma kampanyasına El Cezire'yi yasaklayarak başladı ve şimdi bunu AP'yi engellemek için bahane olarak kullanıyor. İsrail bu sansür kampanyasına son vermeli, AP'nin ekipmanlarını iade etmeli ve El Cezire dahil tüm uluslararası medya kuruluşlarının ülkede serbestçe faaliyet göstermesine izin vermeli." ifadelerinin, İsrail'in yasağı kaldırmasındaki etkisi vurgulandı.

AP'nin yayın yasağının kaldırılması yönünde yapılan baskıya ilişkin detaylara yer verilen açıklamada, İsrail İletişim Bakanlığının soruşturma ve halkla ilişkilerden sorumlu kıdemli koordinatörü Netanel Weiss'e yorum yapması için e-posta gönderildiği ancak "herhangi bir yanıt alınamadığı" aktarıldı.

- CPJ, Gazze’ye medya erişimini destekleyen bildiriyi de imzaladı

CPJ, Güney Afrika Cumhuriyeti'nin, Gazze'ye medya erişimi konusunda kolaylık sağlaması yönünde İsrail'e emir vermesi için Uluslararası Adalet Divanına (UAD) yaptığı başvuruyu destekleyen bir bildiriye de imza attı.

Komitenin Savunuculuk ve İletişim Direktörü Gypsy Guillen Kaiser, 9 insan hakları derneği ve basın özgürlüğü örgütü tarafından imzalanan ortak bildiriye destek bağlamındaki bildiriye ilişkin, şu ifadeleri kullandı:

Fransız gazetesi Le Monde'dan THY'ye övgü Fransız gazetesi Le Monde'dan THY'ye övgü

"İsrail'in yabancı gazetecileri Gazze'den neredeyse tamamen yasaklaması ve El Cezire ve Associated Press gibi yayın organları üzerindeki artan kısıtlamaları, Filistinli basın teşkilatının zor durumuyla birleştiğinde, Güney Afrika'nın UAD'nin medyaya engelsiz erişim talebinin acil ve hayati olduğu anlamına geliyor. Gazze'deki gelişmelere yönelik herhangi bir sansür, propagandaya, yanlış bilgilendirmeye ve dezenformasyona açık bir bilgi boşluğu yaratıyor; bu da kamunun hesap verebilirliği ve insanların yaşamları üzerinde sonuçlar doğuruyor."

UAD'ye, Gazze'de yaşananlarla ilgili "delillerin korunması" çağrısının yapıldığı bildiride ise bugüne kadar bölgedeki çatışmalarda en az 105 medya çalışanının öldüğü, bunlardan bazılarının İsrail ordusu tarafından hedef alındığına dair kanıtların arttığı kaydedildi.

Kaynak: aa