En yakın dost, en tehlikeli düşman

Abone Ol

Oldum olası iki yüzlülüklere, arkadan dolanıp vurmalara uyuz olurum. Bu durum son yıllarda dahada artarak sürmekte. Daha düne kadar uğrunda ölecek kadar sevdiğini , hatta ona canını verecek kadar bağlı olduğunu söylenenler daha en küçük sarsıntıda gemiyi terkederken kaptanları yerden yere vurmaya başlarlar bile. " Sendemi Brütüs" örneği bunlardan en önemlilerinden biridir. Güçlünün önünde günde sekiz takla atanlar, ona en güzel övgüleri her fısatta düzenler en küçük bir sarsıntıda arkalarından ayrılıp karşılarıına geçmişlerdir bile. Bunlara örnek sadece bizim ülkemizde, insanlarımızda değil dünyadada sıkça rastlanan olgulardan birisidir.
Muaammer Kaddafi bunun örneklerinden birisidir. Belki hiç sevmezsiniz. Belki en tehlikeli insanlardan birisidir. Onun yıllardır şaklabanlığını yapan, ona toz kondurmayan halkından bazıları o düşünce neler yaptığını birlikte izlemedik mi? Tamam ülkesine ve halkına en büyük kötülükleri yaşatmış olabilir. Halkına yapmadığı işkenceler, zulümler olabilir. Ama bir insanı kendi vatandaşları, hatta yakınları tarafından işkence ederek vahşice öldürmek hangi kitaba sığar? Hani adalet? hani verdiği canı sadece veren yani Allah alırdı? Birde bundan zevk alarak yapan hain değilde insanlığını untmuşlar insan olmayan mahluklar yapıyorlar. Allah kimseyi düşürüp bu tür yaratıkların eline düşürmesin.
Oralarda öylede ülkemizde değil mi sanki?  Bizim başbakan rahatsızlandı. tabii Başbakanlarda hasta olabilir. Hatta ölabilirde. Ama onun için ona dokunmak bile ibadettir diyenler hemen kuyusunu kazmaya, yerine kimin gelmesi gerektiğine dair arayışlara başlamadılar mı? Onu bir sözünü iki edemeyenler, en ufak bir zayıflıkta yanından ne kadarda uzak olduklarını, bir fırsat kolladıklarıni açığa vurmadılar mı? İşte benim üzerinde durduğum, hayıflandığım, güvenmediğim bu kafalar. Hemen arkadan vurmak, yalnız bırakmak olan bu insanlar. Bu ve bunu gibilere güvenmemek gerektiğini bir değil birçok kere anladık. Hemen 365 derece dönenler tekrar karşılarında güçlüyü görünce şaşkına bile dönmediler. Hemen padişahım çok yasa demeye başaldılar bile. " Ben öyle demedimde, şöyle demek istemiştim" gibi bol bol yaptıkları kıvırtmalarını hemen sergilemeye başladılar. Demem o ki bu tür yağdanlıkçılara kanmamak gerek. Her an ayağınızı kaydırmak, olmadık iftiralarla sizi alaşağı edebilmek için yapmayacakları yoktur. Muhalif olanlara karşı nasıl olsa önlemlerinizi alırsınız. Ama içinizdeki düşmanlarınızı iyi bilmeli ve görmelisiniz.