AKSARAY (AA) - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Tuz Gölü Doğal Gaz Depolama Genişletme Projesi'nin dünyada yapımı devam eden en büyük depolama projesi olduğunu belirterek, "Tamamlandığında inşallah 5,4 milyar metreküp toplam kapasiteyle tuz yapılarında oluşturulan dünyanın en büyük depolama tesisine kavuşmuş olacağız. " dedi.

Dönmez, Aksaray'daki Tuz Gölü Doğal Gaz Depolama Genişletme Projesi Temel Atma Töreni'nde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 2000’li yılların başına kadar her yıl kış mevsimi geldiğinde büyük sancılar çektiğini, gelişmiş bir doğal gaz altyapısı olmadığı için vatandaş ve sanayicilerin sürekli bir tedirginlik içinde olduğunu söyledi.

O yıllarda televizyon ve gazetelerde sürekli "Türkiye’nin doğal gazı bitti, bu kış soğuk geçecek" gibi haberler döndüğünü anımsatan Dönmez, "Bugün geldiğimiz noktada o dönemi acı tecrübelerle anıyoruz. Türkiye’nin her anlamda yaşadığı değişim ve dönüşüm enerji sektörüne, özelde de doğal gaz sektörüne pozitif yansıdı. Son yıllarda devreye aldığımız doğal gaz depolama, FSRU, LNG yatırımları ile TANAP, TürkAkım gibi uluslararası boru hatları sayesinde bugün Türkiye, doğal gaz arz meselesi defterini tamamen kapatmıştır." diye konuştu.

Dönmez, Türkiye'nin ortalama günlük 250 milyon metreküp tüketime karşılık bugün sisteme yaklaşık 300 milyon metreküpün üzerinde gaz verebilen bir altyapıya sahip olduğunu, yakın zamanda bu rakamı 400 milyon metreküpe çıkaracağını aktardı.

Dünyada enerji dengelerinin hızlı bir şekilde değişebildiğine dikkati çeken Dönmez, şunları kaydetti:

"Böylesi bir fırtınalı denizde biz her zaman güvenli limanlarımızı inşa etmek durumundayız. Tuz Gölü de bu yöndeki hedefimize en önemli katkıyı koyacak yatırımlarımızdan birisi olacak. Tamamlandığında her biri ortalama 630 bin ila 780 bin metreküp kapasiteli 52 kavernanın toplam kapasitesi 5,4 milyar metreküp olacak. 2011’de başladığımız 1,2 milyar metreküp kapasiteli ilk 12 kavernanın yapım inşası da devam ediyor. Projenin bir kısmını tamamladık ve ilk gaz dolumunu 2017’de sayın Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle Aksaray'da yapmıştık. Bugün 680 milyon metreküp depolama ve günlük 20 milyon metreküp geri üretim kapasitesiyle tesisimiz halihazırda işletme halinde. Diğer kısımları da peyderpey devreye almaya devam edeceğiz. 2021 yılında inşallah projenin ilk kısmını, yani 12 kavernanın tamamına erişeceğiz ve böylece projemizin 1,2 milyar metreküplük ilk etabını da tamamlamış olacağız. Yüklenici firmamız China Tianchen Engineering Corporation ve BOTAŞ yetkililerine projeyi takvime uygun yürüttükleri için teşekkür ediyorum. Bugünkü temel atma törenimizle de inşallah projemizin geriye kalan 40 kavernalık kısmını tek kalemde bitireceğiz. Genişleme projemiz halihazırda dünyada yapımı devam eden tüm depolama projeleri içerisinde en büyük depolama projesidir. Tamamlandığında da inşallah 5,4 milyar metreküp toplam kapasiteyle tuz yapılarında oluşturulan dünyanın en büyük depolama tesisine kavuşmuş olacağız."

Dönmez, Tuz Gölü Doğal Gaz Depolama ve Genişletme Projesi'nin finansmanının tamamını Dünya Bankası ile Asya Altyapı Yatırım Bankası tarafından verilen 2 milyar dolarlık krediyle karşıladıklarını söyledi.

- "Flamingo nüfusu düzenli olarak artmaya başladı"

Dönmez, Tuz Gölü ile birlikte genişletme projesi devam eden Silivri Doğal Gaz Depolama Projesi'ni de tamamladıklarında, toplamda 11 milyar metreküplük bir depolama kapasitesine ulaşacaklarını ve 2023'te yıllık tüketilen doğal gazın yüzde 20’sini depolamayı hedeflediklerini belirtti.

Tuz Gölü Doğal Gaz Yer Altı Depolama Tesisi'nin bölge ile uyumlu, bulunduğu coğrafyaya hayat veren, çevre dostu bir proje olduğunu söyleyen Dönmez, "Tesisimiz kendi elektrik ihtiyacının yüzde 60’ını birazdan açılışını gerçekleştireceğimiz güneş enerjisi santralimizden karşılayacak. İnşallah Güneş Enerjisi Santralimizin (GES) tamamını 2021 yılında devreye alacağız ve böylece ihtiyaç duyulan elektriğin tamamını GES vasıtasıyla karşılayacağız." dedi.

Dönmez, söz konusu tesisin bitki ve hayvan habitatını korumak, buradaki doğal çeşitliliği artırmak adına da önemli bir sosyal sorumluluk projesi olduğunu söyledi. Dönmez, şöyle devam etti:

"Bu bölge Akdeniz havzasında en fazla flamingo kolonisine ev sahipliği yapan yer durumunda. Projeyle birlikte tuzlu su deşarjının başladığı 2014’ten bu yana flamingo nüfusu düzenli olarak artmaya başladı. 2016’larda yaklaşık 10 bin olan sayı bugün 13 binlere kadar ulaştı. Ayrıca sahadaki ağaçlandırma çalışmalarımız kapsamında da 2 bin 500 ağacımızı toprakla buluşturduk. İnşallah ekim-kasım döneminde dikilecek 5 bin 500 ağaçla bu sayıyı 8 bine çıkaracağız. Konya Ovası hep kıraç topraklarıyla bilinir ancak ağaçlandırma çalışmalarımızla birlikte inşallah burada adeta bir vaha oluşacak. Bir müjdemiz daha var çiftçilerimiz için. Az önce Sultanhanı Belediyesi'ndeydik. Sayın başkan birtakım taleplerini şahsımıza iletti. Bugüne kadar bazı yapılan işler var. İnşallah bundan sonra da buraya gerek BOTAŞ'ımız gerekse burada hizmet veren şirketler ellerinden geldiğince yardım etmeye devam edecekler. Sayın başkan 'bu projenin adının önüne Sultanhanı'nı da eklesek çok iyi olur' dedi. Biz de 'tamam, seni kırmayalım sayın başkanım' dedik ve Tuz Gölü Doğal Gaz Depolama Projesi'nin tesisinin adının önüne, bize ev sahipliği yaptığı için Sultanhanı adını eklemiş olduk. Hayırlı uğurlu olsun."

Dönmez, Hirfanlı barajından tesise kadar inşa edilen tatlı su boru hatlarının, projelerin sonunda tarımsal sulama amacıyla çiftçilerin emrine sunulacağını, yaklaşık 40 bin dönüm arazinin sulanabilir hale geleceğini söyledi.

- "Dost olmak isteyenlere kapımız her zaman açık"

Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki haklı faaliyetlerine yönelik yaptırım tehdidi savunanlara karşı en güzel cevaplardan birinin bu tesis olduğunu belirten Dönmez, şöyle konuştu:

"Türkiye hiçbir zaman alternatifsiz değildir. Hiçbir zaman bir emrivakiye eyvallah demedik, demeyeceğiz. Tarihimiz, ulusal bilincimiz, vatan ve memleket sevdamız buna hiçbir zaman müsaade etmez. Türkiye’nin ve KKTC’nin uluslararası meşru hakları hiçbir zaman pazarlık meselesi olamaz. Bizimle iş yapmak, dost olmak isteyenlere kapımız her zaman açık. Uluslararası ilişkilerde hiçbir zaman husumeti besleyen, körükleyen bir ülke olmadık. Her zaman yapıcı adımlar attık ancak bu yaptığımızı atalet olarak yargılayanlar varsa onlar da şunu bilsin ki gereken neyse onu yapmaktan da hiçbir zaman çekinmedik, çekinmeyeceğiz."