Yat ve Tekne Endüstrisi Derneği (YATED) Başkanı Alpaslan Sirkecioğlu, mavi turların oteller kadar gelir getirdiğini belirterek, "Esasında bunlar yüzer oteller ve karadakilere göre misliyle gelir getiriyor. Türkiye'de normal turist başına turizm geliri 650 dolar civarında. Deniz turizminde bu minimum 1500 dolardan başlayıp 2 bin 500-3 bin dolara kadar çıkabiliyor. Dolayısıyla burada kaç kişi geldiğine değil nitelik mi nicelik mi olayına bakmak lazım." dedi. Sirkecioğlu, "Zoom" üzerinden video konferans yöntemiyle AA muhabirinin yat ve tekne endüstrisine ilişkin sorularını yanıtladı.

Salgınla birlikte açıklanan destek paketlerinde denizcilik alanında daha çok teşvik beklediklerini dile getiren Sirkecioğlu, "Üzülerek söylüyorum ki otellere teşvik oldu ama mavi yolculuk alanına olmadı. Esasında bunlar yüzer oteller ve karadakilere göre misliyle gelir getiriyor. Türkiye'de normal turist başına turizm geliri 650 dolar civarında. Deniz turizminde bu minimum 1500 dolardan başlayıp 2 bin 500- 3 bin dolara kadar çıkabiliyor. Dolayısıyla burada kaç kişi geldiğine değil nitelik mi nicelik mi olayına bakmak lazım." diye konuştu.

Tekne imalat sektörünün de süreçten önemli ölçüde etkilendiğini belirten Sirkecoğlu, "Restoranlar ve AVM'ler gibi günlük yaşamda halkla iç içe olmadığımız için daha az etkilendik gibi görünüyor. Çalışmalarımızda sosyal mesafeyi korumak bizim için çok zor. 10 ya da 20 metre bir tekne de olsa küçük bir alanda birkaç değişik meslek grubu aynı anda çalışmak zorunda. Bu üretimi yavaşlattı." ifadelerini kullandı.

Sirkecioğlu, tedbirler gereği teknelerin teslim edilememesi sorunu oluştuğunu ve firmaların geri ödeme talep etmesine rağmen alamadıkları için mağduriyetlerin yaşandığını dile getirdi.

"Süper yat üretiminde dünyada ilk 5'teyiz"

Seyahat yasaklarıyla teknelerin marinalardan dışarı çıkışının yasaklandığını anımsatan Sirkecioğlu, "Bu durumda bitmiş tekne teslim edilemedi. Araba üretiminde seri halinde galerilere verebiliyorsunuz ürünlerinizi ama bizim sektörümüzde durum farklı. Özellikle süper yatta rakamlar çok büyük olduğu için, ki biz bu alanda üretimde dünyada ilk 5'teyiz, çok sıkıntı yaşandı." şeklinde konuştu.

Normalleşmeyle birlikte bazı seyahat izinlerinin artık alınabildiğine değinen Sirkecioğlu, "1-2 milyon avro bu 2 ay sürede bağlı kaldı. Tekne-yat imalatı dünyada prestijli olduğumuz bir sektör. İmalatçılarımız çalışanlarının yüzde 50'sini işe getirerek kimisi 1 hafta kimisi 14 gün şeklinde dengeli çalıştı. Bu rahat bir yöntem değil, kapasite yarıya düşüyor." dedi.

Sirkecioğlu, sektörün bir ayağının tekne imalat ve satışı, diğerinin ise teknelerin denizde dolaşımı ve kullanımı olduğunu belirterek, şunları söyledi:

"Şimdi sezonun gelmesiyle teknelerin bir hazırlanması süreci var martta başlayıp mayıs sonuna doğru bitiyor. Salgından dolayı birçok marinada farklı önlemler alındı. Bazıları karada olan teknelerin bakımının acilen bitirilip denize indirilmesi ve yeni tekne alınmamasını tercih ettiler ki marinaya giriş-çıkışlar mümkün olduğu kadar az olsun ve sosyal iletişim olmasın. İstanbul'da teknelerin marinadan çıkışları da etkilendi. Ege ve güney sahillerimizi ilgilendiren tekne kiralama çok önemli. Burada kaptansız kiralananlar ve mavi tur olarak bildiğimiz kiralama turları çok etkilendi, özellikle mavi yolculuk teknelerinde yerli müşterinin yanında yabancı turist önem arz ediyor. Yurt dışından çok fazla iptaller oldu."

"Teşvikler acilen uygulanmalı"

Mavi turlar için otellerde olduğu gibi bir yıl öncesinden rezervasyonların yapıldığını belirten Sirkecioğlu, "Mavi yolculuklarda teknelerin hazırlanması sorunu var ve müşteri gelmediği zaman zaten alınan ilk avanslar teknenin bakımına harcanmış, geri ödeme de alınamazsa çok sıkıntılar oluşuyor." diye konuştu.

Sezonun başladığı bu dönemde sektör olarak teşviklerin acilen uygulanmasını arzu ettiklerini dile getiren Sirkecioğlu, "Çalışamayan ve kısa dönemli çalışan çok sayıda personelimiz var. Bunların ödemeleri için maalesef teşvik alamadık. Otellerin açılması için birtakım rahatlatma prosedürleri yayınlanacak, bunu deniz sektörü için de bekliyoruz. Bunlar genel önlemlerin bir parçası olmamalı çünkü bir otele 1,5 metre sosyal mesafe bırakın, yarı kapasite çalışın diyebilirsiniz ama bir teknede bunu sağlamak çok zor. Karaktere uygun önlem alınması ve sektör mensuplarının fikrinin alınarak yapılması çok önemli." şeklinde konuştu.