İSTANBUL (AA) - EDA TOPCU - Türkiye'nin uluslararası arenada rekabet avantajını elde etmesi ve söz sahibi olabilmesi için çalışmalarına hız veren operatörler sektördeki yerlilik oranlarının artırılması, kesintisiz hizmet, fiber altyapı, dijital verilerin ülke içinde saklanması gibi çoğu konuda yatırım yapmaya devam ediyor. Türkiye'nin bilgi toplumu olması, hızla değişen ve dönüşen dünyada geride kalmaması için Türkiye'deki üç operatörde geliştirdikleri ürün ve hizmetlerle üç koldan çalışıyor.

Dünya Telekomünikasyon ve Bilgi Toplumu Günü çerçevesinde AA muhabirine açıklama yapan Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu, günümüzde ülkelerin gelişmişlik seviyelerinin erişim altyapıları ile doğru orantılı olduğuna işaret ederek, hızlı şekilde gerçekleşen gelişim ve değişime ayak uyduramayan toplumların geri kalmış ülkeler arasına girdiğine dikkati çekti.

Terzioğlu, bu bilinçle bilgi toplumu olma hedefine kilitlenen Türkiye'nin, altyapı yatırımları konusunda dünyada ilk 5 ülke arasında yer aldığını belirterek, Ulaştırma Bakanlığı verilerine göre Türkiye'nin fiber altyapı uzunluğunun 325 bin kilometreyi geçtiğini, yurt dışı internet çıkış kapasitesinin 9.3 terabayta ulaştığını anımsattı.

"Yine dünyanın en hızlı 4.5G haberleşme altyapılarından biri Türkiye'de kuruldu." diyen Terzioğlu, şunları kaydetti:

"5G ile ilgili yapılan çalışmalarla da dünyada 5G'ye ilk giren ülkelerden biri olmayı planlıyoruz. Bunun için de özellikle altyapı tarafında ortak paylaşımın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Ülke olarak kaynaklarımızı daha verimli kullanarak dünyada ilk 10 ekonomi arasına girebilmek için altyapı yatırımlarının tüm oyuncular tarafından ortak yapılması kritik öneme sahip. Dünyada gücün kaynağının değiştiği bir dönemdeyiz. Artık veri en önemli güç.

Türkiye'de tüketilen verinin yüzde 96'sı yurt dışında tutuluyor. Ülke olarak bu yeni dönemde söz sahibi olmak istiyorsak dijital verilerimizi kendi ülkemizde tutmak ve bunları işleyerek yenilikçi servislere dönüştürmek zorundayız. Bunu sağlamak için Türkiye'nin en büyük veri merkezini açtık. Bu alandaki yatırımlarımız devam ediyor. Sonrasında tüm dünyada milyonlarca kişi tarafından kullanılan ve her geçen gün geliştirmeye devam ettiğimiz servislerimizi bu veri merkezimize taşıdık."

Türkiye'nin arama motoru Yaani'yi hayata geçirdiklerini hatırlatan Terzioğlu, yerli baz istasyonu çalışmalarında önemli aşamalara geldiklerini bildirdi.

Terzioğlu, "Turkcell olarak 2018 sonuna kadar teslim alacağımız 489 adet ULAK baz istasyonu ile yaklaşık 700 yerleşim bölgesine 4.5G hizmeti vermeye başlayacağız. Haberleşme sistemini daha güvenli hale getiren ULAK, teknolojiyi alan ve kullanan değil, tasarlayan, üreten ve satan ülke haline gelinmesinde önemli bir adım olarak Türkiye'yi, dünyanın baz istasyonu üreten 5 ülkesinden biri haline getirdi. Tüm bu teknolojiler ile aslında uçtan uca her alanda yerli teknoloji kullanımını artırıyoruz. Türkiye'nin teknoloji ihraç eden ülke olmasının önünde hiçbir engel yok." ifadelerini kullandı.

Kaan Terzioğlu, kısaca video içeriklerin, internet üzerinden son kullanıcıların çevrimiçi cihazlarına taşınması anlamına gelen ve son 10 yılda telekom altyapısını kullanarak dünyada milyarlarca kullanıcıya ulaşan OTT'ler ile rekabet etmenin yolunun telekom ve OTT yeteneklerini birleştirmekten geçtiğine dikkati çekti.

Dijital ihracat hamlesi ile dünyada 1 yıl içinde 100 milyon dijital servis kullanıcısına ulaşmayı hedeflediklerini belirten Terzioğlu, "Dijital servislerimiz dünyada daha fazla kullanılmaya başlandıkça ülkemizdeki ekosistemin daha da gelişeceğini ve yerli teknolojilere olan yatırımın artacağını düşünüyorum." dedi.


- "Dijital dönüşüm için 2005 yılından bu yana 31,3 milyar lira yatırım yaptık"

Türk Telekom Üst Yöneticisi (CEO) Paul Doany, çağın gerisinde kalmamak için ülke ve toplum olarak sürekli yenilenmek ve geliştirilmek gerektiğini belirterek, Türk hükümetinin bu bilinçle 2000'li yılların başından beri çeşitli kalkınma programları geliştirerek çalışmalarını yürüttüğünü söyledi.

Bilgi ve iletişim teknolojilerinin, ülkenin kalkınma hedeflerinin gerçekleştirilmesinde kritik role sahip olan kaynakların, eğitim ve iş faaliyetlerinin daha verimli hale gelmesine imkan verdiğini dile getiren Doany şu bilgileri verdi:

"Türkiye'nin stratejik öneme sahip bilgi ve iletişim teknolojileri şirketi Türk Telekom olarak, biz de bilgi toplumuna dönüşüm sürecimizi hızlandırma vizyonuyla, en son bilgi ve iletişim teknolojilerini Türkiye'nin dört bir yanında yaşayan tüm bireylere ulaştırmak için çalışıyoruz. Bu amaçla Türkiye'nin dijital dönüşümü için 2005 yılından bu yana 31,3 milyar lira yatırım yaparak sektördeki öncü konumumuzu sürdürüyoruz.

Tüm Türkiye'nin iletişim omurgasını oluşturan 262 bin kilometrelik güçlü fiber ağımız ile ülkenin iletişim ağının ana sağlayıcısı olarak hızlı, kesintisiz ve kaliteli bir iletişim için gerekli altyapıyı sağlıyoruz. Kıtaları birleştiren bu omurga sayesinde ülkemizi bir iletişim üssü, teknoloji köprüsü haline getiriyoruz. Altyapımızın yanı sıra yaygın hizmet ağımızla 42,6 milyon abonemize mükemmel müşteri memnuniyeti yaşatmak için çalışıyor, veri merkezlerimizle kamuya ve kurumlara hizmet sağlayarak Türkiye'nin verisinin Türkiye'de kalmasını sağlıyoruz."

Paul Doany Türkiye'nin 2023 hedeflerinden "Yerli bilişim yerli hizmet" çerçevesinde, 2023'te bilişim sektöründe yerli ürün ve hizmet kullanımının yüzde 50'ye, Ar-Ge harcamalarının ise GSYİH'nın yüzde 3 seviyesine çıkarılmasının amaçlandığını anımsattı.

Türk Telekom'un da 2023 yılının Türkiye'si için, en ileri teknolojileri milli kaynaklarla geliştirmek ve Türkiye'nin ihtiyaç duyacağı yeni nesil teknoloji altyapısını kendi kaynakları ile sunmak için çalıştığına dikkati çeken Doany, "Ar-Ge alanında faaliyet gösteren iştirakimiz Argela aracılığı ile milli 5G teknolojilerinin geliştirilmesi ve siber güvenliğin millileştirilmesi için çok değerli projeler üretiyoruz. Bu kapsamda, Savunma Sanayii Müsteşarlığı'nın desteğiyle geliştirilen 4.5G milli baz istasyonu ULAK'ın altyapısını kurarak iletişime hazır hale getirdik ve hatta ilk kullanan şebeke sağlayıcı olduk. Projenin kesintisiz işletilmesini sağlamak konusunda da desteğimiz sürüyor. Ar-Ge'ye yaptığımız yatırımlar sonucunda Argela ile bugün dünyaya teknoloji satan bir konuma geldik." ifadelerini kullandı.

Yaptıkları çalışmalar, hayata geçirdikleri ürün ve hizmetler hakkında bilgi veren Doany, "Bilgi toplumu yaratabilmek için yerli teknolojiler geliştirmenin önemine inancımız kadar toplumun tüm kesimleri tarafından bilgi ve iletişim teknolojilerine erişebilmenin de çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Devam eden projelerimize yenilerini de ekleyerek bilgi toplumu olma yolculuğunda ülkemize refakatimizi ve desteğimizi artırarak sürdüreceğiz." dedi.




- "Yerliliği artırmak adına ortak hareket edilmeli"


Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Hasan Süel ise, Türkiye'nin bilgi toplumu olma yönünde attığı çok önemli adımlar olduğuna işaret ederek, "Bu noktada bakanlığımızın, ülkemizin dijitalleşme ve 2023 hedeflerine ulaşmak için güçlü bir çerçeve sunan Ulusal Genişbant Politikası oluşturma hedefini destekliyoruz. Altyapıda ortaklığı teşvik eden Eylem Planı'nın yürürlüğe girmesi, 2023 hedeflerine ulaşmada ülkemizi çok daha hızlı kılacaktır. Bu gelişme aynı zamanda dünya ile rekabette ülkemizin elini güçlendirecektir." dedi.

Hızlı adımlar atılması gerektiğini dile getiren Süel, dijitalleşme sürecinde fiber altyapının önemine dikkati çekerek, teknolojik dönüşümde geleceği iyi okuyan bugünden fiber alt yapıya ciddi bütçeler ayırdığını anlattı.

Süel, Türkiye'nin de tüm ülkeyi saran bir fiber altyapı için önceliklendirilmiş yatırımlara ihtiyacı bulunduğunu belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Burada hem kamuya hem de ortak adımlar atabilmek noktasında oluşturulacak bir zeminle özel sektöre önemli görevler düşüyor. Yatırımların önünün açılması, yatırım ikliminin desteklenmesi ve bu alanda yeni teşviklerin devreye alınmasıyla Türkiye, telekomünikasyon sektöründe bölgesinin lideri olmaya aday bir ülke olur. TÜBİSAD 'Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörü 2016 Pazar Verileri'ne göre, yerlilik oranı BT yazılımda yüzde 60, IT donanımda yüzde 11, BT donanımda ise yüzde 7 seviyelerinde. 4,5G özelinde ise yerlilik oranları yerli ürün arzının çok kısıtlı olması sebebiyle hedeflenen seviyelerin altında.

Ortaya çıkan bu tablo, yerlilik oranlarını hızla artırmak adına çözümler geliştirilmesi ve ortak hareket edilmesi gerekliliğini göstermesi açısından önemli. Bununla birlikte, yerli üretim, ülkemizin telekomünikasyon teknolojileri alanında dünyada söz sahibi ülkelerden biri olması ve ekonomimize sağlayacağı katkı anlamında son derece önemli. Ülkemizin dijitalleşme çıtasını yükseltme hedefinde, yerli ve milli baz istasyonu üretimi büyük bir rol oynuyor. Maliyet avantajı, maliyet ölçeği ve yüksek Ar-Ge yatırımları gibi unsurlar göz önüne alınarak yapılan yerli baz istasyonu üretimi, ülke ekonomisi için önemli bir avantaj sağlayacak."

Operatörlerin toplam yatırımları içinde baz istasyonlarının yaklaşık yüzde 60'lık yeri olduğuna dikkati çeken Süel, ULAK projesinin yerli alım yükümlülüğü bağlamında son derece önemli ve belirleyici bir proje olduğunu söyledi.

Süel, Vodafone olarak bugüne kadar ULAK başta olmak üzere yerli üretimi ve yerel işbirliklerini desteklemek amacıyla önemli adımlar attıklarını dile getirerek, "1,5 yılı aşkın bir süredir, konusunda uzman 30'dan fazla mühendisimizle projede aktif olarak çalışıyoruz. Ürünü test etmekle kalmayıp, ürün geliştirme sürecinde bilgi ve tecrübelerimizi paylaşıp ciddi katkılar sağlıyoruz. Şubat 2017'de GSMA toplantısında 250 adet baz istasyonu siparişi verdik. Ayrıca Türk Telekom ile kırsal alanların dijitalleştirilmesi için çalışmalarda bulunduğumuz Evrensel Hizmet Projesi'nin ikinci fazı için, yüzde 30 olan yerli hedefinin üzerinde, yüzde 51 ile 600 ULAK siparişi veriyoruz." şeklinde konuştu.


- "Yerlilik oranını yükseltecek her türlü projenin içinde olacağız"


Vodafone'un 4.5G yerli yatırımlarını KOBİ'lerle işbirliği içinde artırmak istediklerini dile getiren Süel, Türkiye'deki yerli ürün ekosistemini geliştirmek için hükümetin yürüttüğü çalışmaları desteklemeye, yeni projelerle çözüm, ürün ve hizmet geliştirmede, işin içine yerli firmaları katmaya devam edeceklerini anlattı.

Türkiye'de faaliyet gösterdikleri 12 yıl boyunca 20 milyar lirayı bulan yatırım yaptıklarını vurgulayan Süel, şunları söyledi:

"Ülkemizin en büyük uluslararası doğrudan yatırımcılarından biri olarak Vodafone, önümüzdeki dönemde de ülkeye ve sektörün gelişimine duyduğu güvenle yatırım yapmaya devam edecek. Dijitalleşme, hem müşterilerimizin başarısında hem de ülkemizin geleceğe hazırlanmasında belirleyici olacak. Toplam telekomünikasyon hizmetlerinin sunulmasında altyapının geliştirilmesi önemli rol oynuyor. Bu noktada hem sabit hem mobilde altyapı paylaşımına, yatırımları hızlandıracak ve bunun sayesinde daha yaygın ve daha iyi bir hizmet sağlayacak çözümlere Vodafone olarak sıcak bakıyoruz.

Ortak fiber yatırımlarının teşvik kapsamına alınması, fiber şebekelerin en ücra köşelere kadar hizmet sağlamasını ve bilgi toplumu olma yolunda herkesin fiberden yararlanmasını sağlayacak şekilde geliştirilecek ortak projelerde, işin önemli taraflarından biri olmaya hazırız. Ayrıca Vodafone olarak sektörde yerlilik oranını yükseltecek her türlü projenin içinde olacağız ve destek vermeyi sürdüreceğiz."